English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ H ] / Hayır bayım

Hayır bayım Çeviri Portekizce

824 parallel translation
- Hayır bayım. - Beyan edecek bir şeyiniz var mı?
- Algo a declarar?
- Bana bir açıklama borçlusunuz. - Hayır bayım! Bu bayan her şeyi apaçık anlatmadığı sürece hiçbir şey açıklığa kavuşmayacak.
Sim, e nunca estará esclarecido enquanto for ela a explicar.
Hayır bayım, sadece bizimle gelip hikayenizi polis müdürümüze anlatmanızı istiyorum.
Não, senhor. Queremos apenas que venha connosco... e conte a sua história ao nosso chefe da policia.
Hayır bayım, bulamadım.
- Não, senhor. Não soube.
- Hayır, hayır bayım. Bu farklı.
De modo algum, Sir, isso é diferente.
Hayır bayım, anlaşma hala duruyor.
Sir, o nosso acordo mantém-se.
Hayır bayım, paranızı alamam oğlum için yaptıklarınızdan sonra olmaz.
Não, Sr., não ficaria com o seu dinheiro, não depois de tudo o que estão fazendo pelo meu rapaz.
Hayır bayım.
Não, senhor.
Akrabanız mı? Hayır bayım.
Que eu saiba, não.
- Hayır bayım yapmayın! Altını yerine koyun!
- Não, Sr. Deixe esse ouro!
- Hayır bayım, demiyorum!
- Não, senhor. Eu não.
- Hayır bayım.
- Não, senhor.
Hayır bayım.
- Não senhor.
- Hayır bayım. Bakmıyorum.
- Não, não estou.
Hayır Bayım.
Claro que não quero.
- Hayır bayım.
Não, senhor.
Hayır bayım.
Não, señor.
Hayır bayım, sevecen kocam. Ben gözlerimi kapatmıyorum.
Não, meu querido marido, eu não fecho os olhos.
Sorunuza gelince, hayır bayım. İşimi sevmiyorum.
E, respondendo à sua pergunta, não, não gosto do meu emprego.
Hayır, bayım uyuyor.
Está a dormir e...
- Bu arada, oğlunuz kolayca bayılır mı? - Hayır, neden?
- Já agora, o seu filho desmaia facilmente?
Hayır Bay ffolliott, korkarım kendisi henüz gelmedi.
Não, Sr. Ffolliott. Receio que ele ainda não chegou.
- Hayır, bayım.
- Não, senhor.
Oh, hayır, Bayım.
Ah, não, senhor.
Hayır, bayım.
Não, senhor.
- Hayır bay Graham, karım hâlâ rahatsız.
Não, minha esposa ainda está sofrendo.
Hayır hayatım, çünkü Bay Hoskins içeri girdiğinde... onunla tam bir düzine olacağını düşündüğümü hatırlıyorum.
Lembro-me que quando o Sr. Hoskins entrou eu pensei que já ia fazer uma dúzia certa.
Hayır, bayım. Bilmiyordum.
Não.
- Biletleriniz lütfen bayım. - Hayır hayır. Yolcu değiliz.
- Bilhetes, por favor.
Albay, yardım edebilir - Bay Lawson... Hayır, siz de sandalyeye sıkıştınız.
Major, não, Sr. Lawson, não, o senhor está na cadeira.
Hayır, Bayım.
Não, senhor.
Hayır, hepimiz ona yardım ettik, öyle değil mi Bay Morley?
Todos o ajudámos, não é, Sr. Morley?
Hayır, Bay Williams'ın dediği gibi sadece bir uykuya ihtiyacım var.
Não. Só preciso de dormir, como o Sr. Williams disse.
- Hayır, bayım.
Não, senhor.
Çocuğunuz var mı, Bay Dussel? Hayır.
O senhor tem filhos?
Umarım size çok fazla sıkıntı vermiyorumdur, Bay Dussel. Hayır.
Espero não incomodá-lo muito.
Hayır, sayın bayım, ne düşünürseniz düşünün, insanlığı ilerletecek olanlar, en ustası olsa dahi, yankesiciler değil.
Não, não, caro senhor, apesar do que pensa, não serão os ladrões, mesmo os mais hábeis, que ajudarão ao progresso da humanidade.
Hayır, bayılmadım.
Näo foi isso.
Hayır bayım.
Não.
" Hayır, bayım.
" Não.
Hayır, bayım, hemen.
Não, senhor, imediatamente.
- Hayır mı? - Ama bu bir klasik Bay Pierce.
- Mas é um clássico, Sr. Pierce.
Hayır, bayım.
- Não, senhor.
Verandada oturan bir elemanı görür, ve der ki "Bayım kasabaya nasıl gideceğimi tarif edebilir misin?" Eleman der "Hayır."
Ele encontra um aldeão sentado num alpendre e diz : "Caro senhor pode dizer-me como posso voltar à cidade?" E o sujeito diz : "Não."
Bay Dyle'ın odasında mı? Hayır, kendi odamda.
Não, no meu quarto.
- Hayır, yapamazsınız, Bayım çünkü tüm hikâyeyi bilmiyorsun.
Não conta, porque não sabe a história toda.
Hayır, bayım düşünceniz daha en başından çürüdü.
Não, Deus me livre, caro senhor.
Hayır, yazdığım bir şey yok Bay Cobb.
Não, não tenho nada escrito, Sr. Cobb. Nada. Sim?
Bayım, size söyIemem gereken bir... Hayır!
Não fique calado.
Hayır, bayım.
Não, obrigada.
Hayır bayım, sanmıyorum.
Onde estão elas?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]