Ne dediğin umurumda değil Çeviri Portekizce
62 parallel translation
Ne dediğin umurumda değil.
Não quero saber.
Ne dediğin umurumda değil, adil bir paylaşım değil ve sende bunu biliyorsun.
Dirá o que quer. A partilha não está bem, sei.
- Bana ne dediğin umurumda değil!
Estou farta de ti!
Ne dediğin umurumda değil.
Não quero saber de mais nada.
Ne dediğin umurumda değil!
Quero lá saber do que dizes!
Ne dediğin umurumda değil.
Não me importa o que dizes.
Ne dediğin umurumda değil.
Por mais que digas que não.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa o que estás a dizer.
Ne dediğin umurumda değil!
Pai, não me importa o que diga! Tanto faz!
Hey sen! Ne dediğin umurumda değil!
Não quero saber o que você diz, eu adoro Os Miseráveis.
Onlara ne dediğin umurumda değil.
- Latino! Joe, não interessa como lhes chamas.
- Ne dediğin umurumda değil!
- Que se lixe o que querias dizer!
Ne dediğin umurumda değil, Bozz.
Não me importa o que digas.
Ne dediğin umurumda değil Raymond, tamam mı?
Não me interessa o que dizes, Raymond.
Ne dediğin umurumda değil.
Digas o que disseres.
Bu gece çok müşteri götüreceğim. Ne dediğin umurumda değil babalık, artık gündüz mesaisi yapmayacağım.
Não me interessa o que dizes, D, não faço mais o turno do dia.
Ne dediğin umurumda değil babalık, artık gündüz mesaisi yapmayacağım. Eve gitmek için taksi tutmam gerekse bile.
Não me interessa que tenha de ir de táxi para casa.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa o que tu dizes.
Ne dediğin umurumda değil. Buraya ait değilsin--tıpkı benim gibi.
Digas o que disseres, o teu lugar não é aqui, nem o meu.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa o que lhe chamas.
Ryuzaki! Ne dediğin umurumda değil, bu imkansız!
Tornar-se-ia um caso de direitos civis se fosse descoberto... e seríamos todos despedidos!
Ne dediğin umurumda değil, tamam mı, Bill?
Não me importa que o digas, Bill.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa o que lhe chama.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me importo com o que vais dizer.
- Anlıyorum. Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa o que dizes.
Ne dediğin umurumda değil.
E não me interessa o que diz.
Ne dediğin umurumda değil.
Não importa o que digam.
"Ne dediğin umurumda değil, Peder. Bu kadının kıçını soktuğu suyla ağzımı yıkamam ben."
"Não me importa o que diz, padre, não vou lavar a minha boca naquela água depois de ela se sentar nela."
Ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa como é que você lhe chama!
Ne dediğin umurumda değil, o kız seni gerçekten sevdi.
Não importa o que digas, aquela miúda gostava muito de ti.
Ona ne dediğin umurumda değil. Sadece onunla uğraşmayı bırak.
Não quero saber como a chamas, apenas não a chateies.
Hayır, ona ne dediğin umurumda değil.
Não, não me interessa o que lhe vais dizer.
Ne dediğin umurumda değil.
Não quero saber do que dizes.
Ne dediğin umurumda değil, salak herif!
Não me importa o que possas dizer, idiota.
Ne dediğin umurumda değil.
- Não interessa o que dizes.
Ne dediğin umurumda değil. Bırakacağım okulu.
- Não me interessa o que dizes, vou desistir à mesma.
- Senin ne dediğin umurumda değil.
Não me interessa.
Ne dediğin umurumda bile değil.
Não me importa o que diz.
Ne dediğin çok da umurumda değil ya. "
Estou-me nas tintas para o que lhe disseres. "
Ne dediğin umurumda bile değil, gazetenin tadını alabiliyorum.
Seja como for, sinto o sabor a jornal.
D'Argo, senin ne dediğin umurumda bile değil.
D'Argo, não dou a mínima para como você chama.
Ne dediğin umurumda değil.
Nunca seria capaz de tirar uma vida.
Bak, gece daha iyi uyumak için kendine ne dediğin umurumda bile değil.
Não importa nada o que é preciso dizer para conseguir dormir à noite.
Ne dediğin umurumda değil.
Estou sumido.
Pekala. Ne dedigin umurumda degil.
Muito bem, não importa o que dizes.
Bugünlerde kendine ne dediğin umurumda bile değil.
Pouco importa como te chamas.
pratikte bir yığın poniyi zehirledi ve yeni doğmuş hareketli bebek tavşanları terorize ederek üzerlerinde derin bir etki bıraktı. Ne dediğin umurumda değil.
Não quero saber do que tu digas.
Ne dediğin umurumda bile değil, onun evcil hayvanıyım veya sürüsünün bir parçası.
Não quero saber o que dizes dele fazer-me sua mascote ou... Parte da sua alcateia.
Ne dediğin umurumda değil.
Não me importo com o que você diz.
Ne dediğin pek de umurumda değil sadece buraya getir, tamam mı?
Diz algo que a faça vir.
Ne dediğin umurumda değil.
Por quê?
ne dediğini anlamıyorum 36
ne dediğini biliyor musun 20
ne dediğini duydun mu 34
ne dediğini biliyorum 18
ne dediğini bilmiyorsun 33
ne dediğinin farkında mısın 25
ne dediğini bilmiyor 21
ne dediğini duydum 20
ne dediğini duydun 17
umurumda değil 1240
ne dediğini biliyor musun 20
ne dediğini duydun mu 34
ne dediğini biliyorum 18
ne dediğini bilmiyorsun 33
ne dediğinin farkında mısın 25
ne dediğini bilmiyor 21
ne dediğini duydum 20
ne dediğini duydun 17
umurumda değil 1240
ne demek 1168
ne demek istiyorsun 3675
ne demek istedi 57
ne dersin 1648
ne demek bilmiyorum 27
ne demek istediğini anlamadım 51
ne demek istedin 139
ne demek istediğinizi anlamadım 16
ne demek istiyorsun sen 25
ne demek yani 49
ne demek istiyorsun 3675
ne demek istedi 57
ne dersin 1648
ne demek bilmiyorum 27
ne demek istediğini anlamadım 51
ne demek istedin 139
ne demek istediğinizi anlamadım 16
ne demek istiyorsun sen 25
ne demek yani 49