English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ R ] / Radyoyu aç

Radyoyu aç Çeviri Portekizce

87 parallel translation
Radyoyu aç ve maçı dinle!
Liguem o rádio e oiçam o relato do jogo!
Jackie, arkandaki radyoyu aç.
Jackie, liga esse rádio que está atrás de ti.
Sonra uyandığımda radyoyu açıp müzik çaldılar.
Quando acordei, ligaram o rádio e ouvi música.
- Şu radyoyu aç.
- Liguem o rádio.
Sağdan devam et, radyoyu aç John!
- Liga o rádio, John!
Radyoyu açıyorum.
Liguei o rádio.
Audrey, radyoyu açık bırakacağım.
Audrey, eu deixo o rádio ligado.
- Evet. Bir süre daha radyoyu açık bırakabiliriz.
Sim, podemos ter o rádio ligado um pouco.
Tırmanıp radyoyu açıver.
Subir e ligar o rádio.
Joycie, radyoyu aç.
Joycie, liga o rádio.
Dedim ki " Radyoyu aç.
Disse-lhe : " Liga o rádio.
Radyoyu açın.
Ligue o rádio.
Radyoyu aç.
- Filipp, liga o rádio.
Radyoyu açıyorum seni duyamıyorum, keyif yapıyorum.
Estou a curtir. - Vá. Deixa-me entrar.
Ev-vet! Radyoyu aç!
Aumente o rádio!
Ama bazen radyoyu açıyorlar.
Mas mais tarde ligam um rádio.
Radyoyu açıp istasyon arıyormuş. .. ve orada yaşayan çılgın bir adamın var olduğunu söylemişler.
Ela escutava o rádio..... e falavam sobre um homem louco que estava à solta.
Radyoyu aç.
Liga o rádio.
Radyoyu açıyorum ki kimse seni duymasın.
Vou ligar o rádio para ninguém te ouvir.
Bütün gece radyoyu açık tuttun ve aküyü bitirdin. Farları açık tuttun, aküyü bitirdin. Kapıları açık tuttun ve lamba açık kaldı ve aküyü bitirdin.
Deixaste o rádio ligado a noite toda, gastando a bateria, deixaste as luzes acesas a noite toda, a porta aberta, que faz acender a luz interior, gastando a bateria.
Radyoyu açık unuttum yine herhaIde.
Devo ter deixado a aparelhagem ligada outra vez.
Pete, radyoyu aç.
Pete, liga o rádio.
- Radyoyu aç.
- Liga o rádio.
- Evde radyoyu açık mı bıraktım?
- Deixei o rádio ligado em casa?
Pursey, durma git radyoyu aç, kutlayacağız.
Pursey, coloque uma música. Vamos celebrar.
Kapıyı kilitleyip radyoyu açın ve kemerlerinizi bağlayın.
Senhores, tranquem as portas, aumentem os rádios e sentem-se.
Radyoyu aç, Gerard.
Liga o rádio, Gerard.
Tommy ve benim çıkarttığımız birkaç plağımız var, ama bir kere olsun radyoyu açıp "Bu benim şarkım." diyebilmek istiyorum.
O Tommy e eu tínhamos alguns discos no ar, mas gostava de um dia ligar o rádio e dizer : "Aquela canção é minha."
Radyoyu açıp neler olduğunu öğrenelim mi?
Que tal ligarmos o rádio, para sabermos o que se passa?
Şu radyoyu aç.
Liga o rádio.
Peter ve Lois dışarıya çıktıklarında radyoyu açık bırakırlar böylece bende evde biri varmış gibi hissederim.
O Peter e a Lois costumam deixar o rádio ligado quando saem, para que não me sinta sozinho.
Radyoyu açıp oturun ve çenenizi kapatın. Çünkü maç başlıyor, millet!
Liguem o rádio, sentem-se e calem-se, é hora do jogo, pessoal!
O zaman radyoyu aç.
- Então, liga o rádio.
Radyoyu aç ve o şarkı çalacak mı diye dinle.
Deixas o rádio ligado e ficas atento àquela música.
? Radyoyu aç
Tenta o rádio.
Bir de radyoyu açık tut ve işe yarayabileceğini düşündüğün her şeyi topla, fenerler, battaniyeler, su, pil gibi.
Mantenham o rádio ligado, reúnam tudo que acharem útil. Lanternas, cobertores, água, baterias. Vão ficar bem.
En son ne zaman havalı arabanı alıp,... radyoyu açıp, öylece sürdün?
Quando foi a última vez que entraste no teu carro fixe, ligaste o rádio e guiaste sem rumo?
'Radyoyu açıp 1003 ölü dediklerini duydun mu?
Ligou o rádio e ouvi-os falar em 1003 mortos?
Ben şimdi işe gidiyorum ama senin için radyoyu açıyorum.
Muito bem, Barney, agora vou para o trabalho, mas vou deixar-te o rádio ligado.
# Hemen radyoyu aç #
Liga aquele rádio
Bakın, radyoyu duymaya çalışıyorum. Delmar, aç şu şeyin sesini!
Escute, estou a tentar ouvir a rádio.
Bak, radyoyu bir süre açık bırakırız, böylece sıvıştığımızı kimse duymaz.
Olha, ficamos com isto ligado um tempo, e ninguém me vai ouvir sair.
Şu radyoyu bul ve aç hemen!
- Ache o rádio e ligue-o!
Ya da radyoyu falan aç.
Faz qualquer coisa.
Radyoyu parçaları evin her yanına dağılmış bir şekilde ortalıkta bırakırdı ve annen de o radyonun sesini açıp, evin içinde deliler gibi dans etmeye bayılırdı.
Desmontava o rádio todo... e ela adorava ouvir música e andar a dançar pela casa. - A mãe dançava?
Radyoyu aç.
Levanta aí o rádio.
- Radyoyu ac, adamim.
Põe telefonia.
Radyoyu aç.
Ligue o rádio.
Dinle, sadece radyoyu bizim kanalımızı aç, tamam mı?
Liga o rádio na nossa emissora, sim?
Radyoyu her açışımda, yeni bir ayaklanmanın, bomba yüklü arabaların polis tarafından pencereden atılan bir başka şüphelinin haberlerini dinleyeceğim.
Sempre que ligo a telefonia houve outro motim, outra bomba, outro suspeito que foi "saltado" da janela pela Polícia.
Tamam mı? - Staten Island'lı Paul en sevdiği futbolcudan dayak yedi ve şimdi de ona karşı 77 milyon dolarlık bir dava açıyor! - Radyoyu dinliyor musun?
- Estás a ouvir?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]