Yemekler nasıl Çeviri Portekizce
49 parallel translation
- Aşağıda yemekler nasıl?
Como é a comida lá em baixo?
Su getireceğim. Yemekler nasıl?
Querem água, eu dou-lhes água, não há problema.
Yemekler nasıl?
Que tal é a comida?
Arkadaşlar alüminyum folyo işinde, yemekler nasıl saklanır onu anlatıyorlar.
Os homens da Glad estão a mostrar-nos como conservar os restos frescos.
Yemekler nasıl?
Como é a comida?
- Yetimhanede yemekler nasıl?
- Como é a comida no orfanato? - É boa.
Yemekler nasıl?
- Como está tudo?
Açız Yemekler nasıl?
Estamos cheios de fome. E que tal um pouco de comida?
- Yemekler nasıl?
Que tal é a comida?
- Yemekler nasıl, iyi mi?
- A comida está melhor?
Yemekler nasıl?
Que tal a comida?
Burada yemekler nasıl?
Como está o pão?
- Yemekler nasıl?
- Que tal a comida?
- Burada yemekler nasıl?
- Então, que tal é a comida?
- Janice'nin hazırladığı yemekler nasıl?
- Como está essa comida que a Janice preparou?
Oradaki yemekler nasıl?
- Que tipo de comida é que eles têm?
- Burada yemekler nasıl?
- Que tal é a comida de este lugar?
Yemekler nasıl?
Como está essa costeleta?
Güney Amerika'da yemekler nasıl?
- Como é a comida na América do Sul?
Yemekler nasıl?
E a comida?
Yemekler nasıl?
- O que estão achando?
Yemekhanedeki yemekler nasıl?
- Como é a comida no refeitório?
Peki, yemekler nasıl?
Então, como é a comida?
Burada yemekler nasıl peki?
Como é a comida daqui?
Orada yemekler nasıl?
Que tal é a comida aí?
Burada yemekler nasıl?
Como é a comida daqui?
Ne... Tamam. Aa, yemekler nasıl?
E que tal a comida?
Yemekler nasıl olsa bozulacaktı.
A comida ia-se estragar.
yemekler, güzel yemekler... nasıl göründüğü önemli değil... yanık, az pişmiş ya da çiğ olsun... aşçının da neye benzediği önemsiz...
comida, gloriosa comida mas que interessa o aspecto? queimada, crua, cozida que me interessa o cozinheiro
- Şişmanlamayı düşünün hele - Baş döndürücü bir şey... doymak nasıl bir şeydir düşünün hele... yemekler, güzel yemekler... bir parça daha yiyebilmek için... neler vermezdik... sadece bunun için yaşıyoruz... niçin sadece buna mahkum ediliyoruz... yemekler, büyülü yemekler, harika yemekler, mükemmel yemekler... cennetten çıkma yemekler, güzel yemekler... muhteşem yemekler!
- só de pensar em engordar - põe-nos a cabeça a rodar poder ter um só momento a sensação de estar cheio comida, gloriosa comida aquilo que não daríamos por podermos repetir é p'ra isso que vivemos porque estaremos destinados a não fazer mais que sonhar
bunca tehlike ve serüven yeter artık durulup evlenme zamanı... karım dikiş dikip bana yemekler yapar hep hizmetime koşar... sonra kafamı şişirip dır dır eder hababam azarlar... sürekli para ister hayatı bana dar eder... en iyisi bu konuyu bir daha düşüneyim... evlilik hayatı benim neyime gözüme uyku girer hiç değilse... dünyada hiç kimsem yok ama artık birileri olmalı... acaba nasıl dost kazanıp insanları etkileyebilirim?
com tantas penas dores é melhor assentar e ter uma mulher que cozinhe e cosa as meias e faça tudo o que eu pedir que me aborreça e repreenda o dinheiro que ela gastava e a tristeza que me dava o melhor é pensar nisto outra vez podem ficar lá com a mulher que eu prefiro descansar só no mundo sem ninguém é melhor começar já como se fazem amigos e se movem influências?
Peki yemekler ; onları nasıl hallediyorsunuz? Alo, evlere servisiniz, var mı?
Al, porque não saltamos o nome dela e passamos às pessoas que compram os cosméticos?
Yemekler nasıl?
Uma porcaria.
- Ya yemekler? O nasıl oluyor?
E a comida, como é que isso funciona?
Yemekler nasıl General Burroughs, efendim. - Alanlar heyecanlı görünüyor.
- Como tem passado o general Burroughs?
Beyler, yemekler bugün nasıl?
- Um cinto entrançado! Não se foquem nos pormenores, absorvam tudo.
- Bunlar nasıl yemekler böyle?
- Isso não é comida!
Hapiste nasıl yemekler veriliyor?
O que se come na prisão?
Yemekler, alışveriş ve Vespa'lı çocuklarla gününün nasıl geçtiğini öğrenmek istedim.
Quero saber como correu o dia. A comida, as compras e os rapazes nas vespas.
İhtişamlı yemekler yemek uğruna nasıl olur da kendime onun ölümünden faydalanmaya izin veririm? Çünkü ben bir kadının yaşama sevincini söndürdüm.
Como posso permitir-me a mim próprio lucrar com a morte dela para... jantar em esplendor porque desfiz a vontade da mulher em viver?
Yemekler nasıl?
Então como está a comida?
- Nasıl yemekler yiyorsun sen?
Que tipo de comida você come?
- Yemekler nasıl?
Como é a comida?
Biliyor musunuz, tasarruf etmek için ailemi kırsala getirdim ama nasıl oluyorsa burada Moskova'dan daha çok eğlence düzenliyorum. Avlar, temsiller, yemekler, müzisyenler kalmaya gelen misafirlerin ardı arkası kesilmiyor.
Sabe, eu trouxe a família para o campo para poupar dinheiro, mas andei a divertir-me mais aqui do que em Moscovo, caçadas, teatros, jantares, musicais, convidados sem fim...
nasılsın 5362
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasilsin 47
nasıl 3954
nasil 16
nasıl gidiyor 2080
nasil gidiyor 23
nasılsınız 3074
nasıl oldu 268
nasıl öldü 77
nasıl yani 1497
nasıl olmuş 116
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701
nasıl ölmüş 19
nasılsın canım 26
nasılsın tatlım 38
nasılsın bebeğim 20
nasıl oldun 41
nasılsınız hanımefendi 16
nasıl yardımcı olabilirim 221
nasılsın hayatım 22
nasıl istersen 701