English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Because of me

Because of me translate Turkish

9,470 parallel translation
He died because of me.
- Benim yüzümden öldü.
- Oh, shit. Because of me?
Benim yüzümden mi?
Because of me.
Benim yüzümden.
The only reason you're alive right now is because of me.
Şuan hayattaysan, bu da benim sayemde.
There are people out there, good people, who are going to suffer because of me, and I am not asking you to clean up my mess.
Dışarıdaki insanlar, iyi insanlar benim yüzümden acı çekecekler ve senden benim hatalarımı düzeltmeni istemiyorum.
Friends of mine were killed because of me.
Arkadaşlarım benim yüzümden öldü.
The heretics are here because of me, and when I saw our town, our home, like this,
Asiler benim yüzümden burada ve kasabamızı böyle görünce...
Are you acting like a freak because of me?
- Benim yüzümden mi deli gibi davranıyorsun?
So they're gonna die because of me.
Benim yüzümden ölecekler.
My father is dead because of me.
Babam, benim yüzümden öldü.
They trusted me. They followed me. And now they're dead because of me.
Bana güvendiler, yanımda oldular, ama şimdi benim yüzümden hepsi öldü.
People died because of me.
Benim yüzümden insanlar öldü.
Yeah, that you made because of me.
Evet, ama benim yüzünden verdin o kararı.
He's dead because of me.
Benim yüzümden öldü.
I've never seen Home Alone and everyone makes me feel like a freak because of it.
Evde Tek Başına'yı izlemedim diye herkes ucube muamelesi yapıyor.
But if you're gonna kick me to the curb just because I think you're all capitalist swine and want to see your way of life destroyed, well, so be it.
Kapitalist domuzlar olduğunuzu düşündüğüm ve yaşamlarınızı yok etmek istediğim için beni kapının önüne koyacaksanız, koyun gitsin.
It would be fun if you liked me, because I'd prove my parents were wrong to never support me, because I earned the admiration of an authority figure, proving I have intrinsic worth, but it's not a big deal or anything.
Gerçi sevsen eğlenceli olurdu. Ailemin desteklememesinin hata olduğunu ispatlardım. Başka bir otorite figürünün hayranlığını kazandım.
But, also, stay close, because if he finds me alone, who knows what he's capable of?
Ama yakınlarda da dur çünkü beni yalnız görürse kim bilir neler yapar. Peki.
Every good thing that ever happened to you happened because of network executives like me.
Başına gelen bütün iyi şeyler benim gibi kanal yöneticileri sayesinde.
I meant you are going to be a big fan of me because I am going to win you an Oscar.
Büyük bir hayranım olacaksın demek istedim. Çünkü sana Oscar kazandıracağım.
Come to think of it, you've never even congratulated me, Which means you're actually here because, Oh, my god, you miss me.
Aklıma gelmişken beni tebrik bile etmedin bu da demek oluyor ki buraya gerçekten geliş sebebin aman Tanrım, beni özlediğin için.
- Because if you're on a case Against me, it's just a matter of time Until you eviscerate someone I care about.
- Çünkü bana karşı bir davan varsa değer verdiğim birinin bağırsaklarını çıkarman an meselesi.
Took me a while, because, well, favors aren't exactly at the top of my to-do list.
Benim biraz zamanımı aldı, çünkü, iyilikler yapılacaklar listemin önceliği değildir.
Because, uh, I have a slide of the Capitol building that I'd like projected behind me.
Çünkü arkamda ABD kongre binası'nın fotoğrafının olmasını istiyorum da. Ve ; evet.
Because of me, you...
Benim yüzümden sen...
Well, that's too bad because Lily made a bunch of phone calls that bounced off a cell tower there, and something tells me she's not making plans for her spring break.
Kötü oldu çünkü Lily o çevredeki baz istasyonunda gözüken aramalar yapmış. Ve içimdeki ses bahar tatili için plan yapmadığını söylüyor.
Well, that's because none of them... are me.
Çünkü onlardan hiçbiri ben değil.
Because you, Uhtred of wherever, you do not see me as your king.
Çünkü sen bilmem nerenin Uhtred'i beni kralın olarak görmüyorsun.
And when I finally did, when I couldn't stop crying because of what you made me do to my friend, to my friends... you laughed at me!
Bunu en sonunda yaptığımda, arkadaşıma, arkadaşlarıma yaptırdıklarınız yüzünden ağlamaktan kendimi kaybettiğimde bana güldünüz!
The president was happy to meet with me, but he ordered my crew out of the room because he did not want any witnesses to his surrender.
Cumhurbaşkanı beni gördüğüne çok sevinmişti ama ekibime odadan çıkmaları talimatını verdi çünkü teslim olma anına kimsenin tanık olmasını istemiyordu.
I thank him because he freed me of my fear.
Ona çok teşekkür ediyorum çünkü beni korkularımdan kurtardı.
Of course you don't, because you want to protect him like you did when you lied to me about what he did to Esther.
Tabii ki sanmazsın, çünkü onu korumak istiyorsun aynı Esther'a ne yaptığı hakkında, bana yalan söylediğinde yaptığın gibi.
Because instead of talking to me about this, you should be talking to me about what happened last night between Louis and Harvey.
Çünkü benimle bu konuyu konuşmak yerine geçen gece Louis ile Harvey arasında ne yaşandığını anlatabilirsin.
Well, it sure sounded personal when you accused me of screwing up because I was jealous.
Beni kıskanç davrandığımdan dolayı anlaşmayı batırmakla suçladığında gayet kişisel gözüküyordu.
Because part of me's still in love with you.
Çünkü bir parçam hala sena aşık.
Just because you're getting out of here doesn't mean you're getting rid of me.
Hastaneden taburcu olman benden kurtulacağın anlamına gelmiyor.
Because, you know, they're just, like, asking me a bunch of questions...
Çünkü, bildiğin gibi, onlar sadece bana bir sürü soru sordu.
Because you just ran down a litany of things that you want me to do to you.
Çünkü sen de benden yapmak istediğin..... binbir türlü teraneyle beni aşağladın.
Is it because of what he did to me?
Bana yaptığı şey yüzünden mi?
I put that gun to my head because of him, because of what he did to me.
Silahı başıma onun yüzünden dayadım. Bana yaptığı şey yüzünden.
The only reason why I have let you within 100 feet of me is because the hospital needs this money, and I am not gonna jeopardize that.
30 metre yakınıma yaklaşmana izin vermemin tek sebebi hastanenin bu paraya ihtiyacı olması. Parayı tehlikeye sokamam.
Because of whatever it is you're not going to tell me.
Çünk o bana söylemediğin herneyse, onun yüzünden.
First of all, you don't like me Because I'm friends with Superman, And now because I know Supergirl?
Her şeyden önce beni sevmeme nedeniniz..... Superman'in arkadaşı olmamdı.
Uh, it's just, you wouldn't get this about me because of my wide student fan base, but I actually don't have a lot of girlfriends.
Uh, it's just, you wouldn't get this about me Uh, sadece, geniş bir öğrenci fan kitlem oluşu konusunda beni anlayamazsın, ama aslında çok fazla kız arkadaşım yok.
Because if you're really asking me to use the powers of the DA's office to bring down Mr. Boss...
Çünkü cidden benden bölge savcısı gücümü kullanarak Bay Boss'u haklamamı istiyorsan...
I know you sent the chain letter to me because of him.
Bana o mektubu bunun yüzünden gönderdiğini biliyorum.
I was OK, because I put the bike in front of me.
İyiydim, çünkü motoru önüme çekmiştim.
Also I know that the end of the race will be harder for me, because I feel tired from the shoulder.
Yarışın sonunun çok zor olacağını da biliyordum. Çünkü omuzum yüzünden yorgun hissediyordum.
And they took her from me because of you.
Onu da sizin yüzünüzden elimden aldılar.
That's really interesting, actually, because I think it was you and I over a plate of nachos at the Clippers-Spurs game when you told me that a meal is all about the person you're sharing it with.
Çok tuhaf çünkü sanırım Clip pers-Spurs maçı izleyip cips yerken bana yemek konusunda önemli olan onu paylaştığın kişidir demiştin.
I hate what he did, and I hate that he died because of it, but what happened to him is not going to define me.
O zaman yaptıklarından ve bu yüzden ölmesinden nefret ediyorum ama ona olanlar beni bağlamaz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]