Behind your back translate Turkish
1,554 parallel translation
It's to put behind your back when you drive.
Araba kullanırken arkana koyman için.
What's behind your back?
Arkanda ne var?
All right, sir, slowly put your left hand behind your back.
Sol elinizi yavaşça belinize koyun.
I didn't want to do it behind your back but... it had to be done.
Arkanızdan iş çevirmek istemedim ama yapılması gerekiyordu.
If anyone is suggesting that I've broken chain of command, that I've gone behind your back, that I've lobbied against you in any way, they're lying.
Birileri emir komuta zincirini kırdığımı senin arkandan iş çevirdiğimi ve sana karşı lobi oluşturduğumu söylüyorlarsa yalan söylüyorlar demektir.
She came up to me just like you said and offered me a bunch of cash to talk behind your back.
Dediğin gibi yanaştı çift taraflı oynamam için para teklif etti.
And offered me a bunch of cash To talk behind your back.
Dediğin gibi yanaştı ve arkandan oynamam için para teklif etti.
People always talk behind your back.
İnsanların ağzı torba değil ki büzesin.
Put your hands behind your back!
Arkanı dön! Ellerini arkana koy!
Fine, put your hands behind your back now.
İyi, ellerini arkana koy şimdi.
Look, I didn't want to go behind your back, but you didn't leave me any choice.
Bak, arkandan iş çevirmek istemezdim ama bana başka seçenek bırakmadın.
Look, I am sorry that I went behind your back, but I... I promise you this play with Burnett will go down just the way Jack says.
Bak, arkandan iş çevirdiğim için üzgünüm ama inan bana, bu Burnett işi Jack'in söylediği gibi olacak.
Look, I didn't want to go behind your back, but you didn't leave me any choice.
Bakın, ben arkanızdan iş çevirmek istemezdim, Ama bana başka şans bırakmadınız.
Put your hands behind your back, sir.
Ellerinizi arkanıza koyun bayım.
Special Agent Grant with the FBI, put your hands behind your back!
FBI'dan özel ajan Grant. ellerini arkada birleştir.
Put your hands behind your back. You're under arrest.
Ellerini arkana koy, tutuklusun.
Put your left hand behind your back.
Sol elini arkana koy.
Put your hands behind your back.
Ellerini arkana koy.
Do you have something behind your back?
Arkanda bir şey mi var?
Get your hands behind your back.
Ellerini arkana koy.
Put your hands behind your back.
Ellerinizi arkada birleştirin.
- Hands behind your back!
- Ellerini arkana koy!
Put your hands behind your back.
Ellerinizi arkaya koyun!
Hands behind your back!
Eller arkaya!
- Put your hands behind your back.
- Ellerini arkana koy.
Hands behind your back.
Ellerini arkada birleştir.
Hands behind your back.
Ellerinizi arkaya getirin.
Hands behind your back.
- Eller arkaya!
- Get your hands behind your back.
Deliye döndüm. - Ellerini arkaya uzat.
Put your hands behind your back. Come on, really?
Ellerini arkana koy.
No! Arms behind your back.
Ellerini arkaya koy.
Put your hands behind your back.
Ellerini arkana uzat.
Hands behind your back.
Eller arkaya.
If you ask me, governor kern is only interested in keeping things the way they always have been, which is why I think you can beat her with one hand tied behind your back.
Bana sorarsan, Vali Kern sadece senin onu tek elinle arkanı dönmüş halde bile altedeceğini biliyor, ve elinde olan bir takım şeylerin bugünkü gibi kalmasını istiyor.
What are you hiding behind your back?
Arkanda ne saklıyorsun sen?
I'm sorry I went behind your back, but we're in a pretty unusual situation here, and I wanted to get some answers.
Özür dilerim geçmişine geri gidiyorum, ama şuanda özel bir durumdayız, ve benim bazı cevaplara ihtiyacım var.
Put your hands behind your back!
Ellerinizi arkanızda kavuşturun!
Get off me. Put your hands behind your back.
Ellerini arkana koy!
Can you go away so we can talk about you behind your back?
Biraz uzaklaşsan da arkandan konuşabilsek.
– Jewellery from women you raped? [Stella] Hands behind your back.
Tecavüz ettiğin kadınların mücevherlerini bana mı verdin?
Look, I don't know what she's been telling you, Marie, but... – Put your hands behind your back!
Ellerini arkanda birleştir. Sana ne dediğini bilmiyorum Marie ama... Sana ellerini arkanda birleştirmeni söyledim.
So why don't you show us what you got behind your back?
O yüzden neden arkandakini bize göstermiyorsun?
- Hands behind your back. - You don't know we hell you're talking about.
Neden bahsettiğini bilmiyorsun sen.
Basically, right, you're taking a loved one from behind, and just when you're about to blow your load back of the neck, involuntary muscle spasm.
Partnerine arkadan girersin. Tam yükünü boşaltacağın sırada kızın ensesine bir tane patlatırsın.
Get back behind your bar, quick!
Tezgahın arkasına git, hemen!
Your job will be over until you give us enough evidence to put him back behind bars.
İşin ancak onu parmaklıklar arkasına koymaya yetecek kanıt bulunca bitecek.
Hands behind your back.
Eller arkaya!
Get'em behind your back!
Ellerini arkada birleştir!
Never back down, never leave your mates behind.
Asla geri çekilme, asla dostlarını bırakma.
My company is lagging behind and this will — { barfing sounds } your food is likely to come back up.
Prenses! Bir şey mi oldu? Affedersiniz.
Now your, eh, your costume is behind the screen, and there's a hair tie for you to tie your hair back.
Şimdi sizin... Kostümünüz paravanın arkasında. Ve bir de saç bandı var.
your back 51
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
backpack 27
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
backpack 27
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back home 188
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back home 188