English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Call them back

Call them back translate Turkish

363 parallel translation
"Cigareetes," they call them back East.
Doğuda buna "sigara" diyorlar.
Call them back.
Onları tekrar ara.
"I'll call them back"
"Geri çağırayım onları"
Whoever it is, say you'll call them back.
Kiminle konuşuyorsan daha sonra arayacağını söyle.
I'll call them back.
Sonra ararım.
You must call them back.
Onları aramanız gerekiyor.
- Call them back.
- Geri çağır hepsini! - Hayır!
Call them back!
Geri çağır hepsini!
I promised I'd call them back today.
Bugün arayacağıma söz verdim.
Now you'll be well advised, sir, to call them back again and this time do it properly.
Ve şimdi size emrediyorum, bayım, temizlikçileri geri çağırın ve bu kez bu işi düzgünce halledin.
I'll call them back when i get a new extension.
Yeni bir dahili numara aldığımda hepsini arayacağım.
- You had to call them back.
- Onları geri aramış olmalısın.
I'll call them back.
Onları arayacağım.
They want to recover everything, they are already preparing a massacre. Call them back.
Her şeyi ele geçirmek istiyorlar, çoktan bir katliam için hazırlandılar.
Yes, call them back.
Evet, çağır onları geri.
Dhritharashtra, call them back. They want to take hold of me.
Dhritharashtra, geri çağır onları.
Call them back.
Şuraya bak.
Now, tell whoever it is you'll call them back in the morning.
Şimdi telefondaki her kimse ona sabah aramasını söyle.
Tell them i'll call them back.
Onlara kendilerini sonra arayacağımı söyle.
Tell them I'll call them back as soon as I can.
İlk fırsatta onları arayacağımı söyle.
We don't wanna have to call them back.
Onları geri aramak istemeyiz.
From now on, you call me names, you're getting them right back.
Bundan sonra bana isim takarsan bende sana takarım.
They call them alligator pears back East, cost a fortune.
Doğuda buna timsah armudu derler, çok para.
If I'm not back at the hotel by 11 : 15 to collect it myself he's to call the police and turn it over to them.
23 : 15'e kadar mektubu almaya gitmezsem polisi arayıp mektubu onlara verecek.
Put that right back where I found it, call the law and wait for them to come.
Silahı bulduğum yere koyup polisi aramayı ve gelmelerini beklemeyi.
- If anyone calls while I'm bathing... take the number, tell them I'll call right back.
Ben banyoda iken arayan olursa, numarayı al ve arayacığımı söyle.
Call back. Tell them to meet me at Table Rock House, souvenir shop.
Onları ara. "Table Rock House" hediyelik eşya dükkanında benimle buluşmalarını söyle.
Said to call them right back.
Hemen onları aramanı istediler.
Mrs. Verber said to ask them to call back later.
Bayan Verber sonra aramalarını söyledi.
Or why don't we go back in and have them call us a taxi?
Veya neden lokantaya geri dönüp bize bir taksi çağırmalarını istemiyoruz?
Well, if either of them get back, have them call me immediately.
İkisinden biri dönecek olursa, onlara derhâl beni aramalarını söylersiniz.
Public imagination was very fertile back then. Why call them Beetles? Because beetles eat potatoes and leave nothing behind.
İlk olarak onlara Fritz sonra Jerry Kraut, Boche Böcekler ve Verdigris isimlerini verdik.
Call the police downstairs. Have them move those barricades four blocks back.
Polise haber verin, şu barikatları 4 blok arkaya taşısınlar.
Don't forget to call our parents and tell them we'll be back in a couple of days. – I will.
Annemlere birkaç güne kadar döneceğimizi söylemeyi unutma.
You get the cops, and you tell them how wrong you were to call them... or we'll be back here to turn you into dog meat, you understand?
Polislere onları yanlışlıkla aradığını söyle yoksa geri dönüp seni köpek mamasına çeviririz anladın mı?
How will you call them from back there?
Oradan nasıl karar vereceksin?
Men who crave power look back over the mistakes of their lives pile them all together and call it destiny.
Güce tapan insanlar hayatlarındaki hatalara şöyle bir bakıp hepsini bir araya toplarlar ve adına da kader derler.
Look, if it means that much to you, I'll call everybody back and you can tell them it's time to go to dinner.
Ey, sen söyleyebilirsin. Hey, millet, durun!
So we went back to a few of his other comrades in crime, we could call them.
Biz de onun birkaç eski suç ortağı üzerinden ona ulaşmaya çalıştık.
Father, call them back. They are marching towards our death.
Baba, onları geri çağır.
Garland left some notes on his bedside table I can call you back with them.
Garland yatağının başucunda bazı notlar bırakmış. Onları alıp, sizi ararım.
I told you to call them and tell them we're coming back early.
Erken döneceğmizi söylemek için onları aramanı söylemiştim.
Then call Mother and Avakian back and remind them not to shoot me, all right?
Sonra Valide ve Avakian'ı ara, beni yanlışlıkla vurmasınlar, tamam mı?
Will those pigeons come back on their own or do you have to call them?
Güvercinleri çağırdığında geliyorlar mı?
- Tell them to call back.
- Sonra aramalarını söyle.
Come back and pick up them tools, and we'll call it even.
Gelip aletlerimi toplarsan ödeşiriz.
I guess you want me to let you go so you can run back in the house and call them.
Sanırım seni bırakmamı istiyorsun böylece eve koşup onları arayabileceksin.
Well, you'll have to tell them to call him back.
Onu sonra aramalarını söyle.
If you see them, call the number on the back.
Onları görürseniz, resmin arkasındaki numarayı arayın.
Now, when people call up, do you merely talk them out of sex or do you send them a picture of yourself and scare the pants back on them?
Peki insanları seni arayıp sen sadece seks dışında mı konuşacaksın yoksa onlara bir resmini yollayıp pantolonlarını yukarı çekmelerini mi sağlayacaksın?
By taking samples of what we call cell morphogens from an amputated salamander arm and applying them to the back of the creature, they could grow a new limb on a different part of the body.
Kopmuş bir kertenkele kolundaki hücreleri alıp,... onları tekrar hayvana verdiğimizde vücudunun farklı bir uzvunu tekrar oluşturabiliyordu.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]