English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ C ] / Cleaning

Cleaning translate Turkish

7,894 parallel translation
FSB are cleaning up your operation.
FSB senin işlerinin temizliğini yapıyor.
It's just until we agree another contract with a cleaning firm.
Başka bir temizlik şirketiyle anlaşana kadar sadece.
Whoever's behind the attacks is cleaning up as they go.
Bu saldırıların arkasındakiler her kimse izlerini de kaybetmişler.
We'll canvass contractors who hire out for crime scene cleaning and check with schools that issue special certificates in disposing biohazardous waste.
Olay yeri temizliği için tutulan adamlarla konuşup biyolojik atık imha sertifikası veren okulları araştıracağız.
Did you know that they issue more crime scene cleaning certificates than anyone in New York?
New York'taki kişi sayısından çok temizlik sertifikası verildiğini biliyor muydun?
Six years ago, Conrad Woodbine retired from cleaning.
6 yıl önce Conrad Woodbine emekli oldu.
Seems like the killer's just as good at cleaning up a mess as Woodbine was.
Katil de temizlik işlerinde Woodbine kadar iyiymiş.
But she is an adult now, and you don't have to keep cleaning up her messes.
Şimdi bir yetişkin ve onun arkasını temizlemene gerek yok.
Except yesterday was dry-cleaning day.
Ama dün kuru temizlemeciye vermiştim.
- Oh. There are two jobs where you have total control over the people that pay you : President of a country and cleaning lady.
Dünya'da kontrol manyağı olan iki tane meslek vardır biri Boşbakanlık diğeri de temizlikçiler.
I mean, Matt and Jeremy are already cleaning up the whole Tripp mess, and Caroline's mom has to work.
Zaten Matt ve Jeremy, Tripp mevzusunu temizlemekle meşguller. Caroline'ın annesi de çalışacakmış.
Some sort of astringent cleaning fluid.
Sert bir temizlik sıvısıyla.
The last thing she delivered was me, and I'm still cleaning up that mess.
Ondan gelen en son şey bendim. Ve hala o pisliği temizlemeye uğraşıyorum.
Cleaning up.
- Üstünü başını temizliyor.
Rowan's cleaning house.
Rowan arkasını temizliyor.
Rowan's cleaning house on B613.
Rowan B613'ü temizliyor.
Your father is cleaning up.
Baban temizliğe başladı.
You hurt him, and, uh, I hurt you, and really don't feel like cleaning up two corpses today.
Ona zarar verirsen ben de sana zarar veririm ve inan bana bugün ikinci bir cesetle uğraşacak havamda değilim.
Cleaning crew found it wedged under a bookcase.
Bir kitabın arasına sıkışmış olarak temizlik personeli bulmuş.
I was cleaning it.
- Silahı temizliyordum.
The cleaning crew saw me.
Temizlik ekibi beni gördü.
So, the cleaning crew confirmed Trey's story.
Temizik ekibi Trey'in hikayesini doğruladı.
And I've been cleaning up after people my whole life.
Ve hayatım boyunca insanların arkasını toplayıp durdum.
Well, I'm not into cleaning out a bunch of old guys on a fixed income.
Sabit gelirli birkaç yaşlı adamı sömürmeye pek de meraklı değilim.
Street cleaning starts any minute.
Sokak temizliği başladı başlayacak.
Cleaning it up and inducing it.
Temizle ve tekrarlattır.
Just cleaning out my coffee pot.
Kahve makinemi temizliyordum.
I haven't felt this way since I was cleaning my house when I was 14 and I found pot in my dad's sock drawer.
On dört yaşındayken evi temizlediğimden beri böyle hissetmiyordum. Yani babamın çorap çekmecesinde ot bulduğumdan beri.
Choi and Mr. Park you start cleaning up the restaurant okay?
Bu arada Choi ve Bay Park lokantayı temizlemeye başlayın, tamam mı?
Go start cleaning up okay?
Git de temizliğe başla, tamam mı?
Do the cleaning with me CEO Park Sa Jang!
Başkan Park Sa Jang ile birlikte temizliği yap!
We do need someone for cleaning-up.
Temizlik için birilerine ihtiyacımız var.
Dude, my dry-cleaning bill's gonna be ridiculous.
Dostum, kuru temizleme faturam çok gülünç olacak.
His son's in town, cleaning up his daddy's place.
Oğlu burada, babasının evini temizliyor.
Maybe I just felt like getting some cleaning done.
Belki sadece bir kaç şeyi temizlemek istedim.
IVF's are cleaning us out but we're staying positive...
Tüp bebek merkezleri banka hesaplarımızı temizliyor ama...
You know, you'd be bringing me a pizza or, you know, cleaning my pool.
Bana pizza getiriyor olurdun veya havuzumu temizliyor olurdun.
Someone's pool need cleaning?
Birinin havuzunun temizlenmesi gerekiyor mu?
Thanks again for cleaning up the place today.
Evi temizlediğin için tekrar sağ ol.
I'll get a cleaning crew to come here and we'll clean the entire place.
Temizlik ekibini buraya getirip her yeri temizletirim.
I love my job cleaning the roof.
Çatıyı temizleme işimi çok seviyorum.
I got a... a night man who just had a stroke, and he was cleaning this whole place up.
Gece bekçilerimden biri felç geçirdi ve adamın görevi her yeri temizlemekti.
I'm actually gonna need everyone to just start cleaning up the area where they're standing.
Hepinizden olduğu yeri temizlemesini istemek zorundayım
Thanks so much for cleaning this all up.
Her şey için çok teşekkürler.
Thanks for cleaning up the fucking gel, Kate!
Jeli temizlediğin için çok sağol Kate!
I'm down at the center right now, Just cleaning up and uh...
Şu an bir belanın içerisindeyim.
Oh nothing. I was just... just cleaning up here.
Yok bir şey, sadece etrafı temizliyorduk.
You know, we're borrowing it for a couple days. This thing's a fucking mess, though, we're just cleaning it out, you know?
Birkaç günlüğüne ödünç aldık ama çok pis lan, biz de temizliyoruz işte.
They're still cleaning blood off the walls back at home, Von.
Evde hala duvardaki kanları temizliyorlar, Von.
Yeah, Cathy told me that she thought she saw you yesterday cleaning counters or something.
- Evet, Cathy geçen gün tezgâhları falan silerken gördüğünü söyledi seni.
Cleaning.
Temizlik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]