Clean it up translate Turkish
1,867 parallel translation
And all you got to do is clean it up, okay?
Tek yapman gereken bunu temizlemek tamam mı?
That way, you have to clean it up!
Böylece hepsini temizlemen gerekir!
But this isn't how you clean it up.
Ama düzeltme yolu bu değildir.
Teru, clean it up fast.
Teru, işini çabuk bitir.
You made this mess. You clean it up.
Bunu başımıza sen açtın, sen düzelteceksin.
- She got a janitor to clean it up.
- Hademeyi çağırıp temizlettirdi.
Clean it up.
Temizleyin.
I will clean it up till the morning.
Atın yahu ben sabaha kadar temizlerim.
- Well, can we clean it up a bit?
- Peki, biraz temizleyemez misin?
Just get some of your cousins together and just clean it up a bit.
Birkaç kuzenini topla ve biraz temizleyin.
Here... clean it up.
Al. Burnunu sil.
Come on, clean it up...
Hadi, temizleyin şurayı.
Don't expect me to clean it up.
Benden bu pisliği temizlememi isteme.
- and Kyle could clean it up?
-... ve sonra Kyle temizlese olur mu?
I can clean it up and see what lies beneath the dirt.
Bir güzel temizleyip, tozun altından neler çıkacak bakabilirim.
I Want You To Help Me Clean It Up.
Evim dağınıklık içinde.
- He'll clean it up.
- Temizleyecek.
- We'll clean it up.
- Temizleyeceğiz.
They'll clean it up.
- Temizleyecekler.
You'll all clean it up, but I need you to run a background for me first.
Hepsini temizleyeceksiniz. Ama önce benim için birini araştırmanızı istiyorum.
You did this. You clean it up.
Sen batırdın, sen temizleyeceksin.
And you made me clean it up.
Sen de bana temizletmiştin.
We clean it up. that's it.
Bunu temizledik, hepsi bu.
So, whatever mess you're in, clean it up immediately before you embarrass the entire firm.
Nasıl bir belaya bulaştıysan derhal kurtulmaya bak. Şirketin adını lekelemeden önce.
My wife worked for a week to clean the house up and make sure it was presentable to somebody else.
Bu da bir şeydir. Karım iki haftadır evi temizlemek ve başkalarına düzgün gözüktüğünden emin olmak için çalışıyor.
Just in case she decides to do a little spit-up I'm gonna roll up a nice clean towel like this and put it under.
Biraz çıkarmaya karar verirse diye güzel, temiz bir havluyu sarıp, arkasına koyacağım.
I'll clean it up.
Ben temizlerim.
Gregory, how many times do I have to tell you when the toilet is plugged up like that, you have to get in there and clean it thoroughly?
Gregory, sana tuvalet böyle tıkandığında oraya gidip iyice temizlemen gerektiğini daha kaç kez söylemem gerekiyor?
I smashed my fricking model in your office and I left it for you to clean up.
Korkunç modelimi burada parçaladım ve temizlemen için sana bıraktım.
And I wouldn't have Thought twice about it If I didn't have to clean up The campsite from all the glass.
Ve bıraktıkları cam kırıklarını temzilemek zorunda kalmasam, bir daha aklıma bile gelmezlerdi.
I can clean this up - it's just a question of Gaussian filtering and OCR.
Bunu temizleyebilirim. Bu sadece bir Gauss filtrelemesi ve optik karakter tanımlaması meselesi.
He came up clean. It was a fake ID.
Driscoll onu sorgulayıp geçmişini araştırmış, adam temiz çıkmış.
Now it's up to other teams to clean up the mess.
Diğer takımlar şu an da yaşanan kargaşayı halletmek üzere görevlendirildiler.
He wants it rigged so he can clean up on the bets we take.
Maçta şike olmasını istedi, böylece kazandığımız parayı kendisi alacak.
Maybe it's the fact that he had to use his people to clean up your mess.
Belki de, sizin pisliğinizi temizlemek için kendi kaynaklarını kullandığındandır.
Peter, it took me a half hour To clean up all that kool aid.
Peter, tam yarım saattir o döktüğün şeyi temizlemeye çalışıyorum.
Uh, it's all right, O.J. Le-let me get something to clean that up.
Sorun değil, O.J. Şurayı temizlemek için bir şeyler alayım.
You do realise that if we double this guy up, a million will clean us out completely, it's every penny we've got.
Bu adamın parasını ikiye katlarsak, bir milyonumuzun gideceğini biliyorsun. Sahip olduğumuz her kuruşun.
He put all his tools in it, everything he needed to clean up.
Tüm aletlerini ona koyuyor. Temizlemesi gereken her şeyi.
Building's clean. Wrap it up and get out.
Toparlanın ve çıkın.
Yeah, I can take it apart, Clean up the motherboard.
Parçalarını söküp, anakartı temizlerim.
Well, if you do, we're gonna clean it and serve it up for dinner.
Bunu yaparsan, onu temizler, akşam yemeğinde yeriz.
I had to clean up a bunch of freaking comics that were strewn all over the theater, and I had to find people clean it up.
O, benim derdim.
Now I can't promise to pick up my underwear or squeegee the shower door... but I can promise to keep your life clean of sadness... and loneliness... and any other dark clouds that might float into it.
İç çamaşırlarımı toplayacağıma veya duşun kapısını parlatacağıma söz vermiyorum. Ama seni üzmeyeceğime ve yalnız bırakmayacağıma ve diğer bütün üzüntülerden uzak tutacağıma söz veriyorum.
So, I make a mess, I clean it up.
Etrafı batırıyorum tamam. Temizlerim.
No. You make a mess and I clean it up.
Hayır, sen etrafı batırıyorsun, ben temizliyorum.
We were the clean-up crew, sent in to mop it up and make sure it was all neat and tidy for the file.
Biz, ortalığı paspaslayarak olayı dosyalara girmeye uygun hale getiren temizlik ekibiydik.
After a long, hot summer away, I see it didn't take much time for you to dirty up The clean slates I gave you.
Görüyorum da uzun, yakıcı bir yazın ardından size verdiğim temiz sicilleri kirletmek çok da uzun sürmemiş.
Well... it's like... when a great baseball team loses its clean-up hitter, suddenly everybody's swinging for the fences and nobody's playing small ball.
Şey... bu sanki büyük bir beyzbol takımı en iyi atıcısını kaybettiğinde birden herkesin savunmayla yer değiştirmek istemesi ve küçük topla oynamamasına benziyor.
Go get my dry-cleaning, bring it to my house, clean up all the dogshit and my neighbour's.
Kuru temizlemeden kıyafetlerimi al, evime getir benim ve tüm komşuların köpek boklarını temizle.
It's gonna clean his look up.
Tipini toparlar biraz.
uptight 38
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
upsy 47
uppercut 41
upstate 42
upham 30
upper east siders 33
up you go 144
up next 81
up yours 130
upside down 57
up top 130
up to you 126
up against the wall 84
up guy 119
up and at' em 72
up call 187
up the stairs 74
up north 49
up we go 50
up high 87
up to you 126
up against the wall 84
up guy 119
up and at' em 72
up call 187
up the stairs 74
up north 49
up we go 50
up high 87