English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ D ] / Did we get him

Did we get him translate Turkish

139 parallel translation
Did we get him?
Yakaladık mı?
What's his history? How did we get him?
Nerden gelmiş öğrenelim. onu nasıl bulmuşuz?
Did we get him back?
Onu geri getirebildik mi?
This rat motherfucker, where did we get him?
Bu salağı da nereden buldunuz?
Did we get him?
Onu vurduk mu?
If he's not going, then why the hell did we get him out of jail?
Eğer gitmeyecekse, neden hapishaneden çıkarttık onu?
Did we get him?
Öldürdük mü?
Did we get him?
Enseleyebildik mi?
- Did we get him?
- Yakalandı mı?
How did we get him out of there? In pieces.
- Yani, onu böyle kurtaracağız.
- What did we get him?
- Ona ne aldık?
Oh, did we get him.
Oh, biz onu kandırdık.
- Did we get him?
- Onu aldın mı?
Did we get him? No.
- Yerini bulduk mu?
- Did we get him?
- Onu yakaladık mı?
- What did we get him?
- Ona ne aldık? - Kravat.
Did we get him?
Yakalayabildik mi?
Did we get him?
Onu yakaladik mi?
- Did we get him?
- Yakaladık mı?
Scarecrow, did we get him? No.
Korkuluk, onu yakaladık mı?
We did that to get him air...
Bunu hava alması için yaptık.
We didn't get much information out of him, did we?
Ondan pek fazla bilgi alamadık, değil mi?
Of course, we did get him the next day.
Elbette onu ertesi gün yakaladık.
Did we get him?
Hakladık mı onu?
I did everything with him I could, but we gotta get that body out of there.
Elimden geleni yaptım... ama o cesedi oradan çıkarmalıyız. Evet.
If Buisson suspects anything, we won't get him alive. - Did you warn the local precinct?
- Bölge jandarmasına haber verdin mi?
– Well, how did you get to know him so well? – We don't know him so well.
Onu çok iyi tanımıyoruz.
We told her to get real ornery with him and she did.
Ona yapabileceği en âdi şeyi yapmasını söyledik. O da yaptı.
- Honey, did we get a resumé on him?
- Tatlım bu adamın özgeçmişini gördün mü?
- We weren't robbing houses. Search him. Did you get away all right?
- Ev soymuyorduk, üstünü arayin sunun, Sorunsuz kaçaBildin mi?
We'll get him ourselves... and carve him up like he did with the ladies.
Onu yakalayacağız ve... kadınlara yaptığı gibi doğrayacağız.
Did we get him?
Onu vurdum mu?
I don't know why, but it did. When do we get to see him?
- Onu ne zaman görebiliriz?
So, George did you get the chair? - No, I don't have it yet. So we're giving him nothing?
Peki, George..... sandalyeyi aldın mı?
But... Let him finish his story. Even if it was just an accident, if your former colleague did get a hold of something, we need to confirm that.
İzin ver hikayesini bitirsin. eski iş ortağın bir şeyler biliyorsa bundan emin olmalıyız.
Even If we didn't get along, if someone did something to him, I'd defend him.
İyi bir ilişki kuramamış olsak bile eğer biri ona bir şey yaptıysa onu savunurdum.
Did you get him? We lost him.
- Yakaladınız mı?
It is true that the Lt. Colonel is a man who won't hesitate to use any means necessary to get promoted. But if that's all he ever did, we wouldn't follow him.
Yarbay'ın bir terfi için ne gerekiyorsa yapcağı doğru ama yaptığı tek şey bu olsa onun liderliğini izlemezdik.
- He did it. We caught him. Doesn't get simpler than that.
- O yaptı, onu yakaladık.
Well, you didn't seriously think... we'd get rid of him that quickly, did you?
Yani, ondan bu kadar çabuk... kurtulacağımızı düşünmedin değil mi?
Lisa, we know what he did must've hurt you... and we know you wanted to get him back... but you've got to tell us where this picture was taken, and where he is.
Lisa, onun seni incitmiş olduğunu biliyoruz... ve onun geri gelmesini istediğini de biliyoruz... bize bu fotoğrafın nerede çekildiğini, ve Eric'in nerede olduğunu söylemelisin.
We did not get him where it hurts.
Ona yeteri kadar zarar veremedik.
We never did get around to deciding what to name him.
Biz hiç ona ne isim vereceğimiz konusunda karar almadık.
You did everything you could... and now we need to do everything we can to get him back.
Yapabileceğin her şeyi yaptın. Şimdi onu geri getirecek her şeyi yapmalıyız.
Whoever did this needed to get to him before we did.
Bunu yapan her kimse, Julio'ya bizden önce ulaşmaya ihtiyacı varmış.
NAVSAT lost him crossing the border, but we did get a consolation prize.
NAVSAT, sınırdan sonra izini kaybetti, ama bir teselli ikramiyesi kazandık.
Plus I did a little nosing around, and I heard that if you grease the palm of the Stars Hollow zoning commissioner, a man named Taylor Doose, you can get him to change property lines, so we can give you a Stars Hollow address if it's really important to you.
Ayrıca biraz araştırma yaptım ve Stars Hollow imar komiserine Taylor Doose diye bir adama rüşvet verilirse arazi sınırlarını değiştirebileceğini öğrendim. Senin için çok önemliyse sana Stars Hollow adresi verebiliriz.
How did we get fooled by him so much?
Bizi nasıl o kadar kandırabilirdi?
Because the man who did that is still out there and I'll be damned if we let him get away with it.
- Çünkü bunu yapan adam hala dışarıda. Bu işin yanına kalmasına tahammül edemem.
If he did all this to take off with his girlfriend, we can use her to get him here.
Ona kim olduğumu söylemeliydim. - Hala şansın var.
When we catch whoever did this to your daughter, do you want some smart asshole to get him off on the grounds that I failed to prevent the body being tampered with?
Kızını bu hale getiren adamı yakaladığımızda ukalanın teki çıkıp beni cesedi tahrif etmekle suçlarsa ne yapacağız?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]