English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / He got scared

He got scared translate Turkish

233 parallel translation
He got scared away.
Birşey onu kaçırmış.
I guess he got scared when he seen Joe there, and I can't find Rutledge.
Sanırım Joe'yi orada görünce korktu... ve Rutledge'i bulamadım.
He got scared and ran away.
O da korkup kaçtı.
He got scared and stood up. Kind of an old guy.
İşaret fişeği patlayınca korkup ayağa kalkmıştı.
He got scared this time, because she was watching too closely.
Bu sefer korkmuş çünkü balerin çok dikkatli bakıyormuş.
He got scared.
Korktu.
The shot resounded and he got scared and screamed
Silahın sesi yankılanmış ve o da korkarak çığlık atmış.
I guess he got scared and he hit me.
Sanırım ürktü ve bana yumruk attı.
He got scared that the secret will be revealed
Sırrının açığa çıkmasından korkuyor
Maybe he got scared and deserted?
Belki de korktu ve kaçtı.
Then I started working here for Chalkie... till he got scared of the bad element.
Daha sonra burada Chalkie için çalışmaya başladım ta ki eski eleman ürkütülene kadar.
He got scared.
Diye korktum.
He must've pulled away too soon. I think he got scared.
O kadar erken dümeni kırmamalıydı, bence korkuya kapıldı.
And when you came here with him, he got scared of being caught.
ve sen onunla buraya geldiğinde, o yakalanmaktan korktu.
He got scared and fired!
Korktu ve ateş etti.
Or it was, and he got scared away.
Veya öyleydi, ve korkup kaçtı.
Maybe he started to and then he got scared, came back here.
Belki de oraya gitti Korkunca Buraya geri geldi
But he got scared and "da".
Ama o korktu ve "da".
He got scared you may not spoil his daughter's chances.
O kızlarının talihini bozabilir diye endişelendi.
But he got scared.
Ama korktu.
But when the Golem started to destroy everything in the gnetto, he got scared and wanted to hide to sleep.
Korktu ve uyumak için saklanmak istedi.
I'm saying maybe he got scared.
Belki de korkmuştur diyorum.
I think he got scared away.
Sanırım korkup kaçtı.
Yes, but he just got scared.
Evet, ama sizden korktu biraz.
Well, he came in and wanted to know what I was doing and when he said he was a cop, I got scared.
Burada ne yaptığımı sordu. Polis olduğunu söyleyince korktum.
What the devil's he got to be scared about?
Onun ödünü koparan ne olabilir ki?
You got scared he'd change his will.
Bu durumda vasiyetini değiştirecek diye korktun.
He's more scared than his wife. Funny about a man. Funny that the woman got such a hold on him.
Bir adamın başına öylesine bela açan kadını tutması garip geliyor.
He got me so scared that I lost my homework paper.
Beni o kadar korkuttu ki ödevimi de kaybettim.
But it stopped in the snow... And I don't know why, but he died. I got scared...
Onunla Tokyo'ya gitmeye karar verdim ama tren karda ilerleyemedi ve nedense adam öldü.
Possibly Gan Wen Bin got scared that he knew too much and killed him
Sanırım Gan Wen Bin onunda çok şey bildiğini düşünüp onu öldürttü
Aw, he's got you so you're scared to move, Captain.
O zaman harekete geçmekten niye korkuyoruz?
Look it, he's got you scared to death.
Şuna bak, ödünü patlatmış.
Maybe he just got scared.
Belki de korktu.
He got all white, scared to death.
Sarardı. Korkudan ölecekti.
If he had done such a good job on those guys from houston, They wouldn't have got scared so easily.
Onlar Houston'dan geldiklerinde iyi iş çıkarsaydı çok iyi iş çıkarsaydı, korkmak zorunda olmazlardı.
- Someone called him and told him not to do business with me because he can have problems, so he got scared. - Why?
Neden?
And he threw himself on the boy, and the boy got scared and cried out :
Ve çocuğun üzerine atladı, çocuk korktu ve bağırdı :
I talked to this guy and he says I got scared.
Konuştuğum adam korktuğumu söyledi.
Big kid. And he was going to beat him up or something, and I remember going up to stand next to him, feeling somebody ought to... help him, and I did for a while, and then I got scared,
Dilekçeyi organize eden kişi benden, kendini ifade eden bir insanın haklarını savunmakla, bu kişinin savunduğu düşünceleri savunmak arasındaki farka işaret ederek ifade özgürlüğü hakkında birkaç genel yorum yazmamı istedi.
- Yeah. He figures he got you scared.
Seni korkutabileceğini anladı.
He got a seizure, you got scared, and you ran out.
Kriz geçirdi, sen de korkup kaçtın.
He knew he was gonna be very scared as he got closer to the fight.
Dövüşe yaklaştıkça daha da korkacağını biliyordu.
He said that some of the people in his squad got scared and ran.
Takımındaki birilerinin korkup kaçtığından bahsetmişti.
I got 26 hits under my belt, and he's scared of you.
26 tane kuşağım var, ve o, senden korkuyor. Kahretsin.
I got'em thinking that Ordell's real nervous, and they love thinking that he's scared of'em.
O da Ordell'in ondan korktuğunu düşününce sevindi.
If Benny's scared, he's got to be a Chinese Triad.
Benny korkuyorsa, adam Çin Mafyası'ndan olmalı.
He told me you like to be scared and if I got you all worked up, that you'd be impressed.
- Korkutulmayı sevdiğini söyledi. Bunu becerebilirsem etkileneceğini düşündüm.
Maybe he just got scared.
Belki de korkmuştur.
He probably got scared and ran off.
Muhtemelen korkmuş ve kaçmıştır.
So he got a little scared, so what?
Demek biraz korkmuş, ne var bunda? Ben Kore'de korkmadım mı sanki?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]