English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Heads down

Heads down translate Turkish

625 parallel translation
- Keep your heads down if you wanna keep them on.
Gövdenizde durmasını istiyorsanız başınızı aşağıda tutun.
On your entrance, keep your heads down.
Girişte, başınız önünüzde olmalı.
Keep your heads down.
Kafanızı kaldırmayın.
All right, sir, but let's call for artillery and keep our heads down.
Peki efendim, ama topçu birliğine haber verip ölmemeye çalışalım.
Keep your heads down.
Başınızı aşağıda tutun.
Keep their heads down for another half hour... and you leave the rest to Allison.
Yarım saat daha saklandıkları yerde kalsınlar. Gerisini Allison halleder.
Keep your heads down! Look to the left.
Sağı kollayın.
Keep our heads down with an occasional shell.
Stukalardan gelen mermilerden başımızı koruyup kontrollü geri çekileceğiz.
I'll keep their heads down, you get Dave.
Ben onları oyalarım, siz Dave'i alın!
Rifle squad... when the big guns open up, keep your heads down!
Piyade mangası... Ağır silahlar devreye geçtiğinde başınızı yere yatırın!
Keep your heads down!
Kafanızı kaldırmayın!
As soon as the car heads down the country road, you change the direction of the sign and shut down the street.
Araba yola sapar sapmaz işaret levhasının yönünü değiştireceksin ve yolu kapatacaksın.
Now, keep your heads down!
Başlarınızı aşağıda tutun!
Keep your heads down.
Başlarınızı koruyun.
Move them up to the base of the hill and keep their heads down.
Tepenin eteğinde siper alsınlar.
Even if you don't see them. Keep your heads down.
Başlarınızı koruyun.
You boys, you don't know when to put your heads down.
Ne zaman başınızı eğeceğinizi bilmiyorsunuz.
Keep your heads down!
Başınızı eğin!
Get your heads down, quick!
Başınızı eğin, çabuk!
Heads down!
Başınızı eğin!
It advanced, still meowing, looking at those 2 dogs... who fortunately had their heads down.
Sürekli miyavlıyordu ve karşısındaki köpeklere bakıyordu. Ama çok şükür köpeklerin derdi o kedi değildi.
All you had to do was keep your heads down.
Tek yapmanız gereken kendinizi göstermemekti.
I'm gonna make a bunch of flowers of you and plant it outside, heads down!
Sana bir demet çiçek hazırlıyorum nasıl ekeceğini bilirsin!
Eh! Keep your heads down. Just in case.
Ne olur ne olmaz, siz kafalarınızı aşağıda tutun!
That'll keep their heads down.
Kafalarınızı bir güzel aşağıda tutun.
Keep your fucking heads down!
O lanet kafalarınızı aşağıda tutun!
Keep your bloody heads down!
O iğrenç kafalarınızı aşağıda tutun!
Keep your fucking heads down or the fucking Jerries...
O lanet kafalarınızı aşağıda tutun, yoksa Almanlar...
Get your people back and heads down.
Adamlarınızı geri çekin.
Get your heads down.
Başınızı eğin.
I'll bring this house down in ruins about your heads.
Evinizi başınıza yıkacağım.
Hey, heads up down there!
Hey, kafanızı çevirip yukarıya bakın!
Though bladed corn be lodged and trees blown down ; Though castles topple on their warders'heads ; Though palaces and pyramids do slope their heads to their foundations ;
Ham başaklar, ulu ağaçlar serilsin yere, kaleler yıkılsın içindekilerin başına, saraylar, ehramlar yerle bir olsun, batsın bereket hazinesi tabiatın, bütün tohumlarıyla birlikte.
You'll let him bring the House of Herod down on our heads.
O adamın Herod hanedanını başımıza yıkmasına göz yumacaksın.
Leaving me out here all this time, while... I'll knock some heads together down this way, you bet.
Bütün bu zaman boyunca beni burada bırakanlar emin olun, kafalarınızı burada uçuracağım.
Heads up down there.
Aşağıdakiler yukarı bakın.
Deep down, when we get ready to tuck our heads under our wings and go to sleep we ain't kidding ourselves.
Ama gerçekte, yorganı başımıza çekip uyuyacağımız zaman kendimizi kandırmayı bırakırız.
Go to the track and whisper his name. Say "tazio nuvolarl" and watch the heads nod up and down.
Demek istediğim incir çekirdeğini doldurmayan şeyler için tartıştık.
Put your heads down, do as I tell you, keep your faces covered.
Yüzlerinizi kapatın.
Keep the heads of those marksmen down.
Nişancılar başlarını korusun.
Please keep your heads right down now, and at the back please keep your heads right down.
Lütfen başlarınızı eğin. Arkadakiler, lütfen başlarınızı eğin.
If the charges against this king be not proven what terrible retribution may he not bring down upon our heads?
Krala yapılan suçlamalar kanıtlanmazsa bize korkunç cezalar vermez mi?
Mulligan, your bombs are coming down on our heads!
Mulligan, bombaların bizim kafamızda patlıyor!
Well, you just bet on whether the pennies come down heads or tails.
Bozukluk tura olarak mı yazı olarak mı gelecek diye bahse giriyorsun.
The world would come down on our heads
Dünyayı başımıza yıkarlar.
When God set down tons of fire upon the heads of christ of puzzles so that they can speak the many languages of the world that they knew not before
- Ben mucizelere inanırım... İsa nın havarilerinin başına, ateşten yapılmış diller koydu Allah diğer dünya dillerini konuşup, anlasınlar diye.
I promise you, the moment they kneel to pray I will bring the whole edifice down on their unworthy heads.
Sana söz veriyorum, dua etmek için diz çöktüklerinde o büyük mabedin tamamını aşağılık başlarına yıkacağım!
I will bring the whole edifice down on their unworthy heads!
O büyük mabedin tamamını aşağılık başlarına yıkacağım!
So individuals of high standing in the community end up running down streets with bullets flying past their heads!
Saygın vatandaşları kurşun yağmuru altında sokakta koşturmak!
Even if we win, even if we play so far over our heads that our noses bleed for a week to ten days, even if God in heaven above comes down and points his hand at our side of the field,
Kazansak bile!
Yes, but watered down, in case it goes to their heads.
Evet, ama kafalarına giderse, sulanmış olarak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]