English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ J ] / Just ask me

Just ask me translate Turkish

1,875 parallel translation
Why couldn't you pick up the phone and call me, just ask me to come, like any normal person?
Neden normal bir insan gibi telefon açıp beni çağırmadın ki?
Did you just ask me if I liked music? Yeah.
Az önce bana müzik dinlemeyi sevip sevmediğimi mi sordun?
But did you just ask me to give you permission to cheat on your wife?
Az önce karını aldatmak için benden izin mi istedin yoksa?
You know, if you have questions, you can just ask me.
Eğer sorun varsa, bana sorabilirsin.
Just ask me if it was worth it.
- Değip değmediğini sor.
Just ask me. They use, uh, radio waves to create a kind of radiation.
Bir çeşit radyasyon için radyo dalgaları kullanırlar.
Yeah that's cool just ask me a question and walk away.
Evet, çok güzel. Bana bir soru sorun ve sonra da uzaklaşın.
If you want to know why i'm at work the same day that my boyfriend is found dead, Why don't you just ask me?
Eğer sevgilimin ölü bulunduğunun gününde neden işte olduğumu bilmek istiyorsanız neden doğruca sormuyorsunuz?
Just ask me.
Ne yapmamı istersin?
- Did you just ask me to live with you?
- Biraz önce seninle yaşamamı mı istedin?
- Did you just ask me to live with you?
- Seninle yaşamamı mı istiyorsun?
But if you ask me, that's just his first move.
Ama bana sorarsan bu yalnızca ilk adımı.
I'm just gonna ask you to let me help you.
İzin ver yardım edeyim.
I just wasn't gonna believe that a stop watch was gonna tell me who to love, you know, but it's not like that.
- Gerçekten inanamamıştım .. aşk böyle bişeymiş.
So just ask me.
Söyle gitsin.
I just wanna say how much I appreciate all of you guys being here and committing to this project, and if you have any questions, please don't hesitate to ask me, okay?
Hepinizin burada bulunmanıza ve bu projede yer almanıza ne kadar minnettar olduğumu söylemek istiyorum ve sorunuz varsa lütfen çekinmeden sorun, tamam mı?
- Here. Let me just... - His first love was costumes anyway.
Zaten ilk aşkı kostümlerdi.
Let me just ask you one question.
Size sadece bir soru sorayım.
If you ask me, he's just trying to save himself.
Bana sorarsanız sadece kendini kurtarmaya çalışıyor.
Let me just ask one little question.
Ona küçük bir soru sorayım izninle. Bay Young?
But if it's not too much to ask, can you just promise me something?
Fazla bir şey istiyorum gibi olmaz umarım ama, bana en azından söz verir misin?
I'll just go ask Hwadam to change me.
Gidip Hwadam'dan beni insana dönüştürmesini isteyeceğim.
People ask me, " If I can just do one thing, what should it be?
İnsanlar bana "Eğer yanlızca birşeyi değiştirebilseyidim bu ne olurdu?" diye soruyorlar.
Just let me ask you a question.
Ben sana bir soru sorayım.
She's a little uptight, but that's just the nervous jitters. But she did ask me to give you this,
Bunu sana vermemi istedi.
Why should i go back just because you ask me to?
Neden, sen istedin diye sana döneyim?
Then let me just ask you this.
Ne hakkında konuşuyorsun?
Ed never said a damn thing about it, and every time i'd ask, he'd just shut me down, so i stopped asking.
Ed orasıyla ilgili hiçbir şey anlatmazdı ve ne zaman soru sorsam hemen sustururdu bu yüzden sormayı da bırakmıştım.
Please just tell me, for goodness sakes.
Lütfen söyleyin tanrı aşkına.
I just ask that next time, when you do something like this, you talk to me about it.
Bir dahakine böyle bir şey yapmadan önce bana söyle.
Please do not ask me to go to the DA holding just those grapes.
Lütfen savcıya elimde o üzümle gitmemi istemeyin benden. Hayır, bu üzüm değil.
Let me just ask you one question, though.
Ama yine de sana bir soru sormama izin ver.
LET ME JUST- - YES, COULD I ASK YOU TO EITHER- - TO HOLD FOR A MOMENT?
İzin verirseniz, sizi beklemeye almam mümkün mü?
Freddie says, every time you ask me to do something, just say no.
Freddie dediki, sen her zaman bişeyler yapmamızı soruyorsun, sadece hayır de
Which is just fancy stretching if you ask me.
Bana sorarsan sadece havalı gerinme hareketleri.
I mean, for God's sake, why not just divorce me?
Tanrı aşkına, neden boşanıp kurtulmadın?
Just, with me being a guy, I have to ask this question.
Erkek olarak, şu soruyu sormadan edemeyeceğim.
Did you just page me to ask me how much ibuprofen to give Mrs. Lenzner here?
Sırf Bayan Lendsner'a ne kadar ibuprofen vereceğini sormak için mi bana çağrı bıraktın?
No, no, I just wear this ridiculous outfit so that people like you will ask me if I do.
Bu aptal kıyafeti sadece sizin gibi insanlar sorsun diye giyiyorum.
I thought I loved Steve. But I never even knew what love was until you just showed me.
Steve'i sevdiğimi sanıyordum ama aşkın ne olduğu seninle tanışmadan önce bilmiyormuşum.
Just one more thing. Let me ask just one more thing.
Bir şey daha soracağım sadece bir soru daha.
Let me just ask you a quick question,
Sana kısa bir soru sormak istiyorum.
Ask Me One He just said go to play a I suspect he
söyle bana o oynamaya gittiği yeri söyledimi onun yasaları çiğnediginden kuşkulanmıştım
Don't ask for details just let me apologize.
Detayları sorma, sadece özrümü kabul et.
If you ask me, We're lucky It was just 5.
Bence bu kadar az olması şans.
Just leave me the fuck alone, Runkle. Jesus!
Beni yalnız bırak, Runkle, Tanrı aşkına!
Well, if you ask me, I think it all just finally hit her.
Bana sorarsanız, bence sonunda sıyırdı.
Don't ask, just tell me..
Sorma, sadece söyle...
My girlfriend just broke up with me I don't wanna hear about your love life
Kız arkadaşım benden ayrıldı... Aşk hayatını dinlemek istemiyorum.
Oh, for God's sake, George, just find her and call me back.
Tanrı aşkına, George. Sadece onu bul ve beni ara.
I'm almost inclined to not ask you out again just to show you how wrong you are about me.
Neredeyse sana bir daha çıkma teklif etmeyip... benim hakkında ne kadar yanıldığını göstermeyecektim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]