Just let us go translate Turkish
314 parallel translation
Just let us go.
Sadece bırak bizi.
Why can't you just let us go?
Neden gitmemize izin vermiyorsun?
Please. Just let us go, please.
Lütfen gitmemize izin ver, lütfen.
Whatever you're doing is none of our business so just let us go.
Her ne yapıyorsan, bizi ilgilendirmez. Bir şey görmedik. Bırak gidelim.
They could've killed all of us and they just let us go.
Hepimizi öldürebilirlerdi ama bırakıverdiler.
Just let us go.
Sadece gitmemize izin verin.
Why don't you just let us go?
Neden bizim gitmemize izin vermiyorsun?
Just let us go.
Sadece bırakın gidelim.
Just let us go. O.K.?
Bize müsaade et gidelim, tamam mı?
Look, just let us go home. We won't tell anybody.
Bakın, bırakın evimize gidelim. [br] Kimseye söylemeyiz.
Why will you not just let us go?
Neden bizi bırakmıyorsun sadece?
Could you just let us go now, please?
Bizi bırakabilir misiniz?
Just let us go.
Yalnızca gitmemize izin verin.
please just let us go.
Lütfen bırakın gidelim.
Just let us go, and I won't be any more trouble to you, I promise.
Söz veriyorum sorun çıkarmayacağım.
But, see, we got to get on the road, so why don't you just let us go?
Ama yola koyulmalıyız. Bizi bırak da gidelim.
If you'd let yourself go, you'd be just as entertaining as the rest of us.
Eğer birazcık rahatlarsanız siz de en az bizim kadar eğlendirici olabilirsiniz.
Wouldn't it be great if we could just go away, the two of us... And let the old world take a couple of turns and... Have a chance to take stock of things?
Sadece ikimiz başımızı alıp, çekip gidebilsek... bir iki yıl ortadan kaybolsak... maceralar yaşasak güzel olmaz mıydı?
You just want us to let her go, right?
Sadece onu bırakmamızı istiyorsun, değil mi?
And he's just gonna let us go.
O zaman bizi bıraksın gidelim.
Let's go away. Just the two of us, far away.
Yolculuğa çıkmamızı mı istiyorsun?
He won't want your guitar, he's not gonna sell us some gas... let's just go back now.
Ne gitarını isteyecek, ne de bize benzin satacak.
Let us stop this harrying, thrust and lunging, and just go.
Bırakalım bu söz düellosunu.
Why don't they all just go away and let us do the show?
Neden bizi rahat bırakıp gösteriyi yapmamıza izin vermiyorlar?
Let's go, just the two of us.
Hadi gidelim, sadece ikimiz.
Go on, but just let us keep the fish when you're done.
Devam edin, ama işiniz bittiğinde balığı almamıza izin verin.
Just take it, Arnie, and let us go and eat.
Al şunu Arnie, gidip yemek yiyelim.
Please Charley let's just go before they get us.
Lütfen, Charley. Öldürülmeden gidelim.
Why would he let us go just to pick us up again?
Bizi tekrar yakalayacaksa neden gitmemize izin verdi?
Just let us get out of here. We can't let you go.
Cezayı kesin de buradan gidelim.
I love you. I'll always love you. I just want to let go of us before "us" gets bad.
Seni seviyorum ve hep seveceğim ama ikimizin arası bozulmadan önce bizden vazgeçiyorum.
Why were you gonna let us go when we was just over there trying to kill you?
Oradan sizi öldürmeye çalıştık neden bizi bırakıyorsunuz?
This war'll be over a whole lot sooner if you boys just turn around back down that way and let us go where the fighting is.
Eğer siz böyle ters yüz olursanız, bu savaş çok daha erken bitecek. Bırakın, savaş neredeyse, oraya gidelim.
He'll let us go if you just tell him.
Ona söylersen bizi bırakır.
" No, no, let's just go in, Brandon will find us.
" Hayır, hayır, hadi içeri girelim, Brandon bizi bulur.
Let's just go away for awhile just the two of us.
Bir süreliğine her şeyi bırakalım sadece ikimiz.
Couldn't you just give us a warning for not having... for the tail light,... and let us go home?
Sadece arka ışıktan dolayı bir uyarı verip, gitmemize izin veremez misiniz?
- Just because they've let us go, it doesn't mean they don't suspect one of us.
- Gitmemize izin vermeleri, bizden şüphelenmedikleri anlamına gelmez.
But as far as the three of us go, let's just be friends.
Ama üçümüz olduğumuz sürece sadece arkadaş olacağız.
Al, let's just find something to please both of us and do not go into the adult section.
Al, haydi ikimizi de memnun edecek bir şeyler bul ve sakın yetişkin bölümüne gitme.
Look, please just, don't you think you could get him... to let us go, before he gets us all killed?
Bakın bayım lütfen bizi öldürmeden bırakması için onu ikna edemez misin?
Let's us just go to dinner.
Biz de başka bir yerde yeriz.
Let's just take the money and go to L.A., where people like us belong.
Parayı alıp bizim gibi insanların ait olduğu Los Angeles'a gidelim.
Just let him go, more to steal for us. Shut up.
Bırak gitsin, payımız artar.
- Let's go just the two of us.
- O zaman ikimiz gidelim.
We can't go back and just let him kill us.
Geri dönüp bizi öldürmesine izin veremeyiz.
So if you'll just sign at the bottom, that will let us go ahead and x-ray the piece.
Yani eğer şu alt tarafı imzalarsanız, parçayı röntgenlememize izin vermiş oluyorsunuz.
" Let's just go wherever fate takes us
Kaderin bizleri götürdüğü yere gidelim.
Let's just go before Mike comes busting in on us.
Mike da bizi basmadan gitsek iyi olur.
Okay, let's just go have some drinks... just us men.
Tamam, hadi birşeyler içmeye gidelim erkek erkeğe.
LET'S GO FOR IT. OR WE COULD GO HOME, JUST THE TWO OF US.
Ya da eve gidip, sadece ikimiz takılalım.
just let it be 17
just let go 57
just let me in 37
just let me know 201
just let it go 244
just let me help you 19
just let me die 21
just let me go 210
just let me 104
just let it out 33
just let go 57
just let me in 37
just let me know 201
just let it go 244
just let me help you 19
just let me die 21
just let me go 210
just let me 104
just let it out 33