Late night translate Turkish
3,348 parallel translation
Late night...
Geceleri de...
You doing some late night leveling or something?
Gecenin bu saatinde mi seviye atlamaya çalışıyorsun?
Who wants some late night eats?
- Kim gece atıştırması ister?
Late night...
Akşamdan kalma...
And the greatest band in late night, The Roots.
Gece programlarının en iyi grubu, The Roots.
Late night at the office?
İş yerinde mesai mi yapıyorsun?
So you're just making me a more accessible late-night Booty call.
Yani beni geceleri de ulaşılabilir bir ganimet hâline getirmek istiyorsun?
Rehearsals ran late again last night.
Prova dün gece yine uzadı geçe kadar.
- Well, Sydney... well, why didn't you work late on the night of the stupid baseball game instead of on my recital?
- Şey Sydney... Neden benim resitalim yerine aptal beyzbol maçının olduğu gece çalışmadın?
Romano jumped out of his penthouse late Saturday night.
Paul Romano cumartesi gecesi çatı katından atlamış.
Any idea what he was doing out so late last night or with whom?
Gecenin o saatinde ne yaptığını ya da kiminle birlikte olduğunu biliyor musun?
I'm saying that 23 hardworking Americans are staying late at night so you can call me.
Sırf sen beni arayacaksın diye 23 çalışkan Amerikalı gecenin körüne kadar evlerine gidemiyorlar.
Though few details have been released, we can confirm that she was shot to death late last night in Paley Park.
Sızan ayrıntılara göre dün gece Paley Park'ında vurularak öldürüldüğünü doğrulayabiliyoruz.
You must've gotten in late last night.
Dün eve geç geldin herhâlde.
Drinking, staying out late... One-night stands.
Alkol, akşamdan kalmalar tek gecelik ilişkiler.
Don't wait up for me, this council session will probably go late into the night.
Benim için uyumamazlık yapma, bu meclis toplantısı muhtemelen gece yarısına kadar sürecek.
Late last night, Equalists attacked City Hall, subduing Councilman Tarrlok and capturing Avatar Korra.
Gece geç saatlerde Meclis Binası'na saldıran Eşitlikçiler Meclis Üyesi Tarrlok'u etkisiz hale getirerek, Avatar Korra'yı kaçırdılar.
You said it would just be Barnum's and the docks that would burn, late at night, when no innocent people were around.
Etrafta masum insanlara yokken yalnızca Barnum Müzesi'yle limanların gece geç saatte yanacağını söylemiştin.
It looks like they were fixing themselves a late-night snack.
Gece atıştıracak bir şeyler hazırlıyorlarmış.
Late at night, no one would have heard a thing.
Gecenin köründe, kimse bir şey duymamıştır.
They also coincide with the late-night landings that his neighbor was complaining about.
Ayrıca komşusunun şikayette bulunduğu gece iniş vakitleriyle de örtüşüyor.
You're the butt of every joke on the late-Night circuit.
Gece kuşağındaki tüm programlara şaka malzemesi olmuşsun.
Stop it. Thinking's no fun this late at night.
Gecenin bu vaktinde düşünmenin nesi güzel ki?
He came home late one night, banging on the door.
Bir gece eve geç geldi, kapıyı yumruklamaya başladı.
I'm out on the street late at night.
Gecenin köründe sokağa çıkmışım.
The lights go on and off even late at night.
Geceyarıları ışıklar yanıyor ve sönüyor.
Max and I have a little late-night treat for you.
Max ile birlikte size küçük bir gece ikramımız olacak.
And then you started disappearing at all hours, during the workday, late at night.
Sonra günün her saati ortalıktan kaybolmaya başladın. Mesai saatlerinde, gece geç saatlerde.
Good morning. I thought you would be interested to know that we closed the deal with the Alpern group late last night.
Dün gece Alpern Grubu'yla anlaştığımızı bilmek istersin diye düşündüm.
Never wind them in the early morning before a room has warmed up, nor too late, when the night air cools them down.
Oda ısınmadan önce asla saatleri kurma. ... gece hava soğuduğunda çok geç de kurma.
I sent you an email late saturday night with a subject heading, "answer A.S.A.P."
Cumartesi gecesi, size "ACİL CEVAP YAZIN" başlıklı bir email gönderdim.
Late at night.
Gecenin bir yarısı hem de.
I brought him into custody late last night.
- Geçen gece göz altına aldım.
I didn't get much sleep last night, because I was up late again, lamenting the choices I've made.
Dün gece, yaptığım seçimleri düşünüp çok fazla üzüldüğüm için bugün hayli yorgunum.
Late last night, before this morning's troubles began, the mayor was summoned to Washington by the FBI regarding matters linked to the attempt made on his life and mine.
Gece geç saatlerde, bu sabahın sorunları başlamadan önce, başkan FBI tarafından Washington'a çağırıldı, Onun ve benim hayatımla ilgili olan konular doğrultusunda.
Meredith : Yes, for time-sensitive reasons as of late last night.
Evet, dün gece geç saatlerde meydana gelen hassas nedenlerden dolayı
According to the building manager, they took off late last night.
Apartman yöneticisine göre dün gece geç saatlerde gitmişler.
I was up late last night, reading Desecration :
Antichrist Takes the Throne kitabını okuduğum için sabahladım.
♪ Before I was born, late one night ♪
* Ben doğmadan önce bir gece geç vakitte *
♪ Late at night I toss and I turn ♪ ♪ And I dream of what I need
* Yatakta bir o yana döndüm, bir bu yana * dün gece ihtiyacım olanı gördüm rüyamda *
An old campervan checked in late last night.
Tamam. Dün gece tanıma uyan eski bir kamp aracı parka girmiş.
I'm not doing late-night feedings by the beer taps.
Gece emzirmelerini bira fıçılarının üstünde yapmayacağım.
He takes classes at Hunter during the day and comes here at night to work the late shift.
Gündüzleri Hunter'de ders alıyor, akşam da burada çalışıyormuş.
Somebody had heard a child crying late last night.
Biri dün gece bir çocuk ağlaması duyduğunu söylemiş.
He snapped at me last night for nothing, so I don't want to be late tonight and actually give him a reason.
Dün gece bana hiçbir neden yokken sinirlendi. Bu yüzden bu gece geç kalıp ona bir neden vermek istemiyorum.
Do you know that Pete went running, and no one could find him, and he was dead, that you were here late one night and somebody attacked you in your own office?
Biliyorsun, Pete koşuya diye gitti ve kimse onu bulamayınca ölüm haberini aldık. Yine gece sen burada çalışırken biri ofisine girip sana saldırdı, hatırlıyor musun?
Th-they know everything. They know all about the late-night phone calls from the West Wing!
Gece geç saatte Batı Kanadı'ndan gelen telefonları bile biliyorlar!
- Sorry I'm late. Enjoyed having you in my ear last night.
Üzgünüm, geciktim.
They know about the late-night phone calls. They know those calls came from the white house.
Geceleri Beyaz Saray'dan beni aradığını biliyorlar.
Well, the other night will and I were up late, we were having some wine, talking about some of the cases we've worked on, and at one point, I said I felt like there was no end to all the monsters walking around, and...
Geçen gece Will ile geç saatlerde oturup şarap içip sohbet ediyor ve üzerinde çalıştığımız davalardan bahsediyorduk ve ben bir ara etrafımızda dolaşan canavarlardan kurtulma şansımız olmadığından bahsediyordum ve...
Where are you going this late at night?
Bu kadar geç saatte dışarda ne yapıyorsun?
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65
night kiss 26
night before last 19
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65
night kiss 26
night before last 19
night stand 201
night thing 23
night sweats 22
night night 30
late at night 64
late teens 23
late last night 47
late afternoon 18
late for what 26
late again 28
night thing 23
night sweats 22
night night 30
late at night 64
late teens 23
late last night 47
late afternoon 18
late for what 26
late again 28