Much love translate Turkish
10,088 parallel translation
And I especially love the part where you were telling him how much you love him and how you wanted him to leave me.
Ve en çok da ona, onu ne kadar çok sevdiğini ve ondan beni terk etmesini istediğin kısmı seviyorum.
Well, you know how much I love balloons.
Balonları ne kadar çok sevdiğimi bilirsin.
Oh, I love you so much.
Sizi çok seviyorum.
But eventually, I stopped pushing my sisters down the stairs, and now I love one of them so much.
Ama en sonunda, kız kardeşlerimi merdivenlerden itmeyi bırakmıştım ve şimdi onlardan birini çok seviyorum.
She said, "We love you very much."
"Seni çok seviyorz." dedi.
Max, how much do you love the beach?
Max sen sahili ne kadar seviyorsun? Bilmem.
You know, I was planning on saying no and making you beg for a few hours... I just love you too much.
Aslına bakarsan hayır diyerek seni birkaç saat yalvartmayı düşünüyordum ama seni çok fazla seviyorum.
No. No, Booth, that's how much I love you.
Hayır, seni bu kadar çok seviyorum, Booth.
I love you, Chris, so much.
Seni çok seviyorum Chris.
You got all these people out there who care so much for you and you have no idea how much they love you.
Dışarıda sana değer veren birçok insan var ve seni ne kadar sevdikleri hakkında hiçbir fikrin yok.
I know how much you love Vincent.
Vincent'ı ne kadar çok seviyor olduğunu biliyorum.
I love you so much.
Seni çok seviyorum.
I don't know why you people love it so much.
Nesini bu kadar seviyorsunuz bilmiyorum ki.
It's because everything you love, you love so much.
Çünkü, sevdiğin her şeyi çok seviyorsun.
It depends on how much you love her.
Bu onu ne kadar sevdiğine bağlı.
I love you so much, my Birdy.
Seni çok seviyorum, Kuşum.
I love your daughter very much because, among other things, she's skeptical, like you.
Kızınızı çok seviyorum çünkü, diğer tüm şeylerin yanında sizin gibi o da şüpheci biri.
I love you very much.
- Seni çok seviyorum.
I love you very much.
Seni çok seviyorum.
And you know how much I love you too, right?
- Sen ne kadar çok sevdiğimi de biliyorsun, değil mi?
He's still out there, and does he love his sister as much as I love my mother?
Adam yine de serbest olacak, ve annemi sevdiğim kadar kardeşini seviyor mudur?
Well, I know how much you love hot goss, so you probably heard Amy and I have been dating.
Ne kadar yeni dedikodu haberi sevdiğinizi biliyorum muhtemelen Amy'le birlikte olduğumuz kulağınıza gelmiştir.
[sobbing] It's just so beautiful how much they love each other.
Birbirlerine bu denli aşık olmaları çok güzel.
( GUNS FIRING ) And since you love your town so much,
Madem bu şehri bu kadar çok seviyorsun.
As much as I would love to do that, I would like my mom to be happy.
Bunu her ne kadar yapmak istesem de, annemi de mutlu etmek istiyorum.
I love her, I love her so much, but some people just weren't meant to have kids.
Onu seviyorum, hem de çok ama bazı insanların çocuğu olmaması lazım.
I love Chekura very much, Sam.
Chekura'yı çok seviyorum Sam.
Yeah, as much as I'd love to hear the rest of this story, we've got more important things to do... like getting the hell out of here.
Evet, hikayenin geri kalanını bende dinlemek istiyorum ama yapmamız gereken daha önemli şeyler var... Buradan basıp gitmek gibi.
Yeah you know how much I love this place.
Evet burayı ne kadar çok sevdiğimi bilirsin.
I love that your dad's so rich, and I love porking you so much.
Babanın aşırı zengin olmasını ve seninle seks yapmayı seviyorum.
You know, one time we were talking about boobs and how much I love them, and he was like,
Bir seferinde göğüslerden bahsediyorduk ve.. onları ne kadar sevdiğimden, ve o da :
Those cotton balls do not provide much energy, do they? ♪ Mad about love ♪ ♪ You and I... ♪
- Selam, Chad.
I mean, I love'em so much, they're my password to everything.
Yani, onları o kadar çok seviyorum ki her şeyde şifre olarak kullanıyorum.
"We love you so much."
"Seni çok seviyoruz."
♪ You don't know how much I love you ♪ I really wish you hadn't done that.
Keşke böyle yapmasaydın.
Well, Slater. When a mommy and a daddy - love each other very much...
Bir anne ile bir baba birbirlerini çok sevdikleri zaman...
I know far too much about that woman's love life as it is.
O kadının aşk hayatı hakkında yeterince fazla şey biliyorum zaten.
No, thanks, but I actually have a crazy fact about coffee- - bees love caffeine because it's found in nectar, but I don't know that much about bees's, as you can see from my transcript.
- Hayır sağ olun ama kahveyle ilgili çok ilginç bir şey biliyorum. Bal özünde de bulunduğu için arılar kafeine bayılırlar. Fakat B'yle başladığı için balla ilgili fazla şey bilmem.
I don't think Stella is ever going to forget how much you love her, no matter how much time she needs to stay with Mitch and Cam.
Bence Stella onu ne kadar sevdiğini asla unutmayacaktır. Mitch ve Cam'le ne kadar zaman kalması gerekirse gereksin.
You've been the best dog I could ever have asked for, and I love you very much.
Sahip olabileceğim en iyi köpektin sen ve seni çok seviyorum.
So, you love him that much?
Onu bu kadar mı seviyorsun?
I love you so much, it hurts.
- Ben de seni, canım acıyor.
It's just that I love you and cherish you so much and that's why I've remained so stubborn and selfish for so long.
Sadece seni çok sevdiğim ve üzerine titrediğim için uzun süre boyunca inat edip bencilce davrandım.
So it'll come as no surprise to you when I tell you how much I love her.
Bu yüzden onu çok sevdiğimi söylemem... Sizin için bir sürpriz olmaz.
Yeah, we say all the time how much we love you.
Evet her zaman seni ne kadar sevdiğimizi söyleriz.
There ain't words for how much I love you.
Seni ne kadar çok sevdiğimi için kelime yoktur.
I loved Michael very much, but he's gone, and... now I'm in love with Bertie.
Michael'i çok sevdim. Ama artık yok. Şimdi Bertie'ye aşığım.
Oh, I just love America so much!
Amerika'yı çok seviyorum!
God, I love her so much.
Onu çok seviyorum.
There are no words for how much I love you.
Sana aşkımı tanımlayabilecek bir kelime yok şuan.
I love this so much. Schmidt, isn't there something you want to ask your mother about?
Schmidt, annene sormak istediğin bir şey yok muydu?
love 6635
lovecraft 23
lovely 1455
lover 352
loves 34
lovers 138
loved 84
love is in the air 29
lovey 87
loverboy 37
lovecraft 23
lovely 1455
lover 352
loves 34
lovers 138
loved 84
love is in the air 29
lovey 87
loverboy 37
love is all you need 17
lovebirds 65
love you 2060
love is blind 30
love me 205
love is 42
love you too 190
love you guys 28
love actually 22
love you more 28
lovebirds 65
love you 2060
love is blind 30
love me 205
love is 42
love you too 190
love you guys 28
love actually 22
love you more 28