Next stop translate Turkish
1,519 parallel translation
Next stop, Prisoners of Love on Broadway!
Bir sonraki durağımız, Aşk Tutsakları'nı Broadway'de sahnelemek.
Pay up or get off at the next stop.
Parayı öde veya bir dahaki durakta in.
The next stop is Chicago Union Station.
Bir sonraki durak Chicago Union İstasyonu.
Next stop, Sky High!
Bir sonraki durak, Sky High!
Next stop, Nebraska.
Bir sonraki durak, Nebraska.
- Okay, kids. Next stop, L.A. Burger.
- Hadi millet, L.A. Burger'e gidiyoruz.
It's the next stop.
Sonraki durak.
Next stop, KCIA headquarters. Lead the way.
İstihbarat merkezine gidiyoruz, yola koyulun.
The police will board on the next stop.
Polis bir sonraki istasyonda olacakmış.
Our next stop is Bratislava.
Sonraki durağımız Bratislava.
And for the maid, nothing. She would be putting her off at the next stop.
Hizmetli için bir şey istemezdi, çünkü o ilk istasyonda inecekti.
Next stop, Mata Nui.
Bir sonraki durak Mata Nui.
- Which hopefully is gonna be our next stop.
- Ve umarım sonraki durağımız orası olacak.
Next stop will be Hirayama Tofuten!
Sonraki durak Hirayama Tofu dükkanı!
The next stop is Australia.
Şimdiki durak Avustralya.
Miss Biers, our next stop...
Bayan Biers, sırada...
Next stop, you and me.
Bir sonraki durakta birlikte inelim.
Next stop, 33rd and 8th.
Sıradaki teslimat, 8.cadde, 33 sok.
You're playing your cards close to the vest about our next stop.
Bir sonraki durağımız ile ilgili hiç bir şey söylemedin.
Next stop, Rexicoricophalvitorius.
Bir sonraki durak, Raxacoricofallapatorious.
Okay, next stop, ice cream.
Tamam, bir sonraki durak, dondurma.
Next stop, Joshua Tree.
Sonraki durak, Joshua Tree.
Next stop, a strange one - the county courthouse.
Bir sonraki durağı tuhaf bir yer oldu. Kasaba Mahkeme Binası.
- Make a left at the next stop.
Bir sonraki dur işaretinden sola dön.
Next stop, Parad'Ile!
Sonraki durak, Parad'Ile!
Next stop, 21st. Street.
Bir sonraki durak 21. sokak.
- Next stop archeological fame and fortune!
- Sonraki durak arkeolojik şöhret ve servet!
Next stop is Kapernaum.
Yarım saat sonra uzun bir mola vereceğiz.
Next stop?
Bir sonraki durak?
Get off at the next stop, all right?
Sonraki istasyonda in.
Next stop is Oswald.
Sıradaki durak Oswald.
The next stop is the end of the line.
Sıradaki durak, bu hattın son durağıdır.
Next stop after this.
Bundan sonraki durakta ineceğiz.
No,'cause the next stop is a guy with an undersized dick.
Hayır, çünkü bir sonraki durağın siki minnacık bir adam olur.
Nothing is gonna stop me from checking into that hospital next week.
Hiçbir şey beni gelecek hafta hastaneye başvurmaktan alıkoyamaz.
Yeah, well, next time, how about we stop at a proper rest area.
Bir dahaki sefere dinlenme alanlarında dur, tamam mı?
Alright, son. 1200 miles of open sea. Next stop Timor.
Diğerlerinin Will ve bana küskünlükleri gittikçe daha işkence edici bir hal almıştı.
tell her I'll stop by next week with the kids.
Gelecek hafta çocuklarla uğrayacağımı söyle.
I think it be best for everyone involved... when the next time she tries this... you shall stop her.
Bence bir daha denediğinde yapacağın en iyi şey onu durdurma.
It's simple - we either find Marwan, or we will not be able to stop what he's planning next.
Çok basit : Marwan'ı bulamazsak, bir sonraki planladıklarını durduramayız.
Our expectation is we'll stop the bleeding, but we'll know more in the next 24 hours.
Kanamayı durdurduk. Ama 24 saat içinde durumu netleşir.
We have to find some way to stop them or next time... they might come back with a thousand of those ships.
Onları durdurmanın bir yolunu bulmalıyız... yoksa bu gemilerden binlercesi ile geri gelebilirler.
If they " re behind these attacks... we have to find some way to stop them, or next time... they might come back with a thousand of those ships.
Bu saldırının arkasında olanlar onlarsa... onları durdurmanın bir yolunu bulmalıyız... yoksa bu gemilerden binlercesi ile geri gelebilirler.
There is no way I'm sitting next to Missy Hollerman. Stop that.
Hayatta Missy Hollerman'ın yanına oturmam.
So, next time you're passing city hall, make sure and stop by New York's oldest hot dog cart.
Ve bir sonrakinde valiliği geçiyorsunuz, emin oluyorsunuz ve New York'un eski hot dog arabasının yanında duruyorsunuz.
I mean, if you quit your job, the next thing you know, bees will stop making honey, and flowers will die, and, hell, the whole damn thing will fall apart.
Yani, eğer sen işten ayrıldıysan bir bakmışsın arılar da bal yapmayı kesecek ve çiçekler ölecek ve tüm bu lanet şey paramparça olacak.
I would have thought, out of deference to me, out of some sort of consideration for the fact that we're all going to have to look at this for the next 50 years, that maybe, maybe you could stop indulging her eccentricities and take a stand!
Bazı gerçekleri göz önüne alarak düşündüm. Hepimizin 50 yıl boyunca bu resme bakacağı gibi. Belki belki de sen onun eksantriklerini hoş görebilirsin.
If you're really determined to stop... we can wean you off it over the course of the next several weeks.
Eğer bu kadar kararlıysan önümüzdeki haftalarda morfini kesebiliriz.
It means, if we don't find a way to stop the retrovirus in the next 24 hours, what's left of the John Sheppard we know will be gone.
Yani eğer son 24 saatte retrovirüsü durdurabilecek bir yol bulamazsak, John Sheppard'dan bildiğimiz her şey kaybolacak.
Well, lads, let see how much damage we can do in the next two minutes. Stop!
İki dakika içinde ne kadar hasar yaratabiliriz, bi görelim.
So I stop by her apartment the next day, she wasn't there. Why does that set off an alarm?
Ertesi gün dairesine uğradığımda evde yoktu.
stop 27520
stop it 13041
stopped 59
stops 49
stopping 31
stop here 153
stop the car 663
stop crying 318
stop talking to me 36
stop lying 140
stop it 13041
stopped 59
stops 49
stopping 31
stop here 153
stop the car 663
stop crying 318
stop talking to me 36
stop lying 140
stop laughing 101
stop it now 137
stop him 644
stop talking 690
stop right there 656
stop the bus 85
stop talking nonsense 52
stop the presses 25
stop complaining 83
stop yelling at me 54
stop it now 137
stop him 644
stop talking 690
stop right there 656
stop the bus 85
stop talking nonsense 52
stop the presses 25
stop complaining 83
stop yelling at me 54
stop screaming 73
stop fighting 156
stop saying 98
stop running 76
stop right now 76
stop them 234
stop that 1063
stop moving 156
stop it already 25
stop this 362
stop fighting 156
stop saying 98
stop running 76
stop right now 76
stop them 234
stop that 1063
stop moving 156
stop it already 25
stop this 362