No one will know translate Turkish
808 parallel translation
And once you've made the decision, no one will know what the result will be either.
Bir karar verseniz bile ardından ne geleceğini bilemezsiniz.
No one will know that I was with her.
Hiç kimse benimle olduğunu bilmeyecek.
No one will know it.
Kimse bunu bilmeyecek.
And no one will know our past.
Kimse geçmişimizi bilmez.
Or keep it and no one will know the difference.
Ya da kendine sakla, kimse anlamaz.
And no one will know that he is here... until your creation, Father, walks again.
Bunu kimse bilmeyecek taa ki... senin yaratığın yürüyene dek baba.
No one will know that you go, I will give you my wishes.
Gittiğini kimse bilmeyecek. Size iyi yolculuklar dileyeceğim.
No one will know but yourself and Mademoiselle Zeena.
Sizle Matmazel Zeena haricinde kimse bilmeyecek.
We can get away quietly and no one will know.
Sessizce çıkarız, kimse de bilmez.
Call your men off and get out, no one will know.
Adamlarını çağır ve buradan gidin. Kimsenin haberi olmaz.
- Bend at the knees. No one will know.
- Dizlerini biraz kır, kimse anlamaz.
No one will know that it was I. Find someone else, that's all.
Kimse ben olduğunu bilmeyecek. Başka birini bul, o kadar.
No one will know whose they are.
Kime ait olduklarını kimse bilmeyecek.
No one will know I ate "monkey meat" if I don't say anything.
Ben bir şey söylemezsem kimse "maymun eti" yediğimi bilemez.
No one will know the difference, son
Kimse farkı anlamayacak evlat.
No one will know.
- Kimse bilmeyecek.
After the purser's checked everyone, no one will know whether I'm a passenger or not.
Kabin amirinin kontrolünden sonra, kimse benim bir yolcu olup olmadığımı anlayamayacaktır.
- I'll return it Monday No one will know I have it
Onu Pazartesi günü iade edeceğim. Peruğun bende olduğunu kimse bilmeyecek.
No one will know... that you are sick
Kimse sizin hasta... olduğunuzu bilemez
Also he's afraid that no one will know of sword's... history could hurt others and themselves
Ayrıca kılıcın dengesiz gücünü tadan kişi kendisine ve çevresine büyük zararlar verebilir
If you decide to deal just with me, you'll get five more... and no one will know about it.
Benimle anlaşmaya karar verirsen beş daha alacaksın kimsenin de haberi olmaz.
No one will know about that.
Kesinlikle eminim.
No one here will know a thing.
Buradaki hiç kimse durumdan haberdar olmayacak.
No one will ever know what I went through.
Neler yaşadığımı kimse anlamayacaktı.
No-one will know.
Hiç kimse anlamayacak.
No one will ever know what he did for me in the war.
Savaş sırasında benim için yaptıklarını kimse bilemeyecek.
" No one will ever know.
"Kimse bir şey anlamaz."
I still offer it to your government but no one else will know the secrets involved.
Yine de devletinizin kullanımına sunuyorum. Ama bu sırrı başka kimse bilemeyecek.
Oh, darling, I know he isn't good enough for Kay, but then no one is or ever will be.
Hayatım, Kay için yeterince iyi olmadığını biliyorum ama öyle biri hiç olacak mı ki?
No one will employ you if they know I have thrown you out
Seni kovduktan sonra, bu bölgede hiç kimse seni bir fahişe olarak tutmaz.
You know no-one will take that job.
Biliyorsun kimse bu işi almayacak.
Now I know how I love you... and no one will ever free me.
Şimdi seni nasıl seveceğimi biliyorum... ve hiç kimse beni bundan alı koyamaz.
No one will know.
Kimse bilmeyecek.
No, my pompous one, it was to let you know what you will not have.
Hayır kibirlim. Neleri elde edemeyeceğini görmen içindi.
No one will ever know you as I knowyou.
Kimse benim tanıdığım kadar seni tanıyamaz.
Certainly, no one will ever know that he came here. Could have been attacked in the woods.
Kesinlikle, kimse artık onun buraya geldiğini, korulukta saldırıya uğradığını bilmeyecek.
No one will ever know or care what happens to us.
Bize neler olduğunu ne bilecekler ne de umursayacaklar.
No one saw me come in, no one saw me leave, so no one will ever know.
İçeri girerken de, çıkarken de kimse görmedi, dolayısıyla asla kimse bilmeyecek.
No one will ever know we've been here.
Burada olduğumuzu kimse bilmeyecek.
No one can ever know what will happen tomorrow.
Yarın neye gebe kimse bilemez.
And no one can doubt that civilization as we know it will disintegrate if the temperature should rise to 175 degrees.
Ve sıcaklık 79 derece olduğunda, bizim bildiğimiz uygarlığın da yok olacağından kimse kuşku duymasın.
From tomorrow, when they know you are on strike... no one won't give you credit, they will bang the door in your faces.
Yarından itibaren, grev yaptığınızı öğrendikleri an kimse size veresiye vermeyecek, kapılar yüzünüze kapanacaktır.
No one will ever know.
- Hiçkimse bilmeyecek!
The outcome will be just the same... only you'll be dead... and no one will even know how you died.
Savaş devam edecek. Sonuç aynı olacak sadece sen ölmüş olacaksın ve nasıl öldüğünü bile kimse bilmeyecek.
No one will ever know.
Kimse tam olarak bilemez.
What today is, no one may know, what will come tomorrow may be better.
Günün ne getirdiğini kimse bilemez, belki de yarın daha iyi olacak.
No-one will stop you, you know.
Kimse sana engel olmayacak.
No one will ever know the story of your father and mother now.
Anne ve babanın başına gelenleri artık kimse öğrenemeyecek.
No one will even know who lies here.
Burada kimin yattığını hiç kimse bilmeyecek bile.
No one will ever know.
Bunu kimse bilmeyecek.
As long as we are here, no one will ever know about Alexis.
Burada olduğumuz müddetçe, hiç kimse Aleksis'in durumunu bilmemeli.
no one cares 99
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35
no one is coming 18
no one 1789
no one else 150
no one leaves 33
no one is safe 26
no one knows 236
no one told me 33
no one will 35
no one can know 35