Right back translate Turkish
27,018 parallel translation
- Tell Oliver I'll be right back.
- Oliver'söyle hemen geliyorum.
I'll be right back.
- Hemen geliyorum.
Yeah, I texted right back.
- Evet mesaj attım ama cevap vermedi.
Right back at ya, handsome.
Aynen ben de öyle, yakışıklı.
I'll be right back.
Hemen geliyorum.
You said you'd be right back.
Hemen döneceğim demiştin.
Rusk met with Maxwell for 20 minutes and then he got on a flight right back to Philly.
Rusk, Maxwell'la 20 dakika görüşüyor ve sonra uçakla Philly'ye dönüyor.
I'll be right back.
- Hemen dönerim. - Olur.
Otherwise, he was gonna put it right back where he found it.
Aksi taktirde, silahı aldığı yere koyacağını söyledi.
We followed the blood trail ; led us right back here to you.
İzleri takip ettik, bizi buraya, size getirdi.
Stay here, Mommy will be right back, okay?
Burada bekleyin, anneniz hemen dönecek, tamam mı?
I have to go out, but I'll be right back.
Çıkmam lâzım, hemen dönerim.
I'll be right back.
Hemen dönerim.
- We'll unleash it right back at them!
- Biz de onlara saldırırız!
I'll be right back.
Hemen döneceğim.
Take a seat, I'll be right back.
Otursana, hemen geliyorum.
Be right back.
Hemen geliyorum.
That puts us right back where we started.
Bu bizi başladığımız noktaya geri getirir.
Be right back.
Hemen dönerim.
I'll take the remaining 220, I'll run it through my foreign shells, drop it right back into your personal account, smurf the shit out of it, and then weeks from now, when they come asking for it,
Kalan 220'yi yabancı hesaplarımdan geçiririm. Senin bireysel hesabına aktarırım. Ölümüne şirinleriz.
I'll be right back.
Az sonra geleceğim.
And we can come right back, right?
Hemen geri geleceğiz, tamam mı?
All right, we want to be 2 / 3 to the back, - right in the middle.
Arkaya yakın bir sıranın ortasında oturacağız.
You're sort of asking without asking if we want to come back, right?
Bize sormadan dönüp dönmeyeceğimizi soruyorsun değil mi?
It will be waiting for you right when you get back.
Geri döndüğünde Seni bekliyor olacak.
No, right now, they're securing the back.
Hayır, şu anda, onlar arka tarafı güven altına alıyorlar.
Right now? What, are you on a park bench someplace, rocking back and forth?
Bir park bankında, ileri geri sallanıyor musun?
We need to get back to New York right now.
Hemen New York'a dönmemiz gerek.
I'll be right back!
Hemen dönerim.
All right, you gotta get back in the truck.
Tamam, arabaya dön.
When this is all over, we can come back to Hawaii, right?
Bu iş bitince, Hawaii'ye döneceğiz değil mi?
All right, that's a lie. But for the record, I painted that long before you were ever engaged to what's-his-name, back-back when I thought you and I still had a future.
Tamam, yalan söyledim ama bilgin olsun, o resmi sen, adı her neyse onunla nişanlanmadan önce hâlâ ikimizin geleceği olduğunu düşündüğüm dönemde yaptım.
Okay, according to the architectural blueprints of the Hawaii Theatre, there should be a door near the back right of the stage.
Tamam, Hawaii Tiyatrosu'nun mimari planına göre sahnenin arkasında bir kapı olması gerek.
That wasn't anything back there, all right?
Oradaki bir şey değildi tamam mı?
Doing everything to be back in, to believe that what we are doing is right, but I don't know.
Geri aralarına girmek için her şeyi yapıyorum yaptığımızın doğru olduğuna inanmak için. Ama bilmiyorum.
All right, back the fuck up.
Pekala, geri bas.
Back the fuck up right now.
Hemen şimdi geri bas.
So, our guy walked right in the front door, walked right out the back.
Yani, Adamımız ön kapıdan girdi, ve arka kapıdan çıktı.
Just make sure you come back in one piece, all right?
Buraya tek parça halinde dön, tamam mı?
All right, back to learning.
- Öğrenmeye dönelim. - Tamam.
You know, right now, at the back of this line, there's a movie fan like you who's not going to get in, because this person simply doesn't care.
Şu an bu sıranın arkasında sizin gibi bir hayran var. İçeri giremeyecek çünkü bu şahsın umurunda değil.
So you were... you were 14 back then, right?
O zaman 14 yaşındaydın, değil mi?
Your firstborn is gonna be back in that house in a few hours, and he can walk out that door and stand right here in this back yard if he so chooses.
İlk göz ağrın birkaç saate evde olacak eğer isterse o kapıdan çıkacak ve bahçede tam burada duracak.
But, um, circumstances being what they are, her going back to her family feels like the right decision for her.
Ama böyle durumlar oluyor ailesine dönmesi onun için doğru bir kararmış gibi.
All right, well, I guess I'll have to, um... just take that back.
Pekala, sanırım iptal etmek zorundayım.
Right now, we just need you to have a seat, and we'll get back to you when we know something.
Şu anda sakin olup oturmanız gerekiyor. Öğrenince gelip haber vereceğiz.
That doorman is just gonna keep opening that door, letting love out and letting it back in again and then letting it walk right by him.
Kapıcı kapıyı açıyor. Sevdiğinin çıkmasını ve tekrar girmesini sonra da yanından geçip gitmesini izliyor.
Stay back at this time, all right?
Şimdilik geride durun, tamam mı?
It's not Audrey, so unless you have something real to back that up, you need to take down her picture right now.
Audrey değil, yani aksini söyleyen gerçek bir kanıtın yoksa onun fotoğrafını hemen indirmen gerek.
You, I'll probably shoot you at the back of the head right there.
Muhtemelen seni şuracıkta başının arkasından vuracağım.
This might be the last shot we have to do right by our kid while he's young enough to still need us, and we have to have his back.
Ama bu önemli. Hala bize ihtiyaç duyacak kadar küçükken oğlumuz için doğru şeyi yapmak zorunda olduğumuz son şey olabilir. Onu geri kazanmak zorundayız.
right back at you 108
right back at ya 34
right back here 20
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
right back at ya 34
right back here 20
back 1915
backup 83
backstrom 34
backs 42
background 48
backgammon 25
backwards 110
backstage 37
backpack 27
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
backpack 27
back the fuck up 47
back it up 216
back to work 469
back to the future 36
back up 1292
back in town 16
back off 1570
back to the beginning 16
back then 441
back me up 80
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back me up on this 16
back me up 80
back home 188
back to school 26
back in business 17
back soon 22
back to square one 51
back door 80
back in 260
back me up on this 16