Same as yesterday translate Turkish
146 parallel translation
Same as yesterday.
Dünkü gibi.
- Same as yesterday.
- Dün yaptığımı.
Same as yesterday.
Tabii. Dünkü gibi.
The same as yesterday.
Dünkülerin aynısı.
Same as yesterday and the day before that.
Aynı dün ve evvelsi gün gibi.
Same as yesterday and the day before.
Dünkü ve evvelki günkü gibi.
- The same as yesterday.
- Dünden farkı yok.
Others, same as yesterday.
Diğerleri, dünkü gibi.
Let's do the same as yesterday.
Dün yaptığımızı yapalım.
Same as yesterday Two steaks, not too thick
Dünkü gibi olsun iki biftek, çok kalın olmasın
It's same as yesterday.
Dünküyle aynı.
- Same as yesterday.
- Dünküyle aynı.
Same as yesterday, same as the day before.
Sen de beni görebiliyorsun. Aynı dün ve ondan önceki gün gibi.
Same as yesterday, Zax.
Dünle aynı, Zax.
The same as yesterday?
Dünkü kişilersiniz yani.
The same as yesterday, please.
İyi akşamlar. Lütfen dün gecekinin aynısı.
It's meant to be the same as yesterday, isn't it?
Dünküyle aynı olacak anlamına geliyor, değil mi?
It's the same as yesterday's Mr Travitt
Dünkünün aynısı bay Travitt.
It's the same as yesterday's mr Travitt.
Dünkünün aynısı bay Travitt.
The same as yesterday!
Dünkü bu vakit!
The same as yesterday!
Dünküyle aynı!
Same as yesterday.
Dünle aynı.
I wish to be in the same hotel room as we were yesterday.
Geçen gece kaldığımız otel odasını istiyorum.
The same as I charged yesterday... evening one heller, your royal highness.
Dün akşamki fiyatı neyse o. On kuruş, Kral Hazretleri.
Why didn't you make the same flavor ice cream as yesterday?
Neden dünküyle aynı çeşit dondurma yapmadın?
- Same thing as yesterday.
Aynı dünkü gibi.
The sun goes down in the same lovely sky, just as it did yesterday, and will tomorrow.
Güneş aynı güzellikteki bir gökyüzünde süzülüyor. Tıpkı dün yaptığı, yarın da yapacağı gibi.
You are still the same... as though I left you only yesterday.
Hâlâ aynısın... daha dün ayrılmışım gibi senden.
The same ones as yesterday.
Dünkü yerlerinize.
Yesterday at 16.20, Sarah Cross received a local phone call, the same message as the one monitored in Vienna to someone here in Washington.
Dün saat 16.20'de Sarah Cross bir telefon görüşmesi yaptı. Viyana'da kaydedilen mesajın aynısı burada Washington'da başka birine daha geldi.
They're doing the same thing as yesterday
Dün ne yapıyorlarsa aynısını yapıyorlar.
It looks as if the young girl who created that disturbance... in the movie theater yesterday is the same as the one spotted in the park.
Dün sinemada sorun çıkaran şu genç kız, parktaki kızla aynı gibi.
But when I had lunch with him yesterday, he was saying more or less the same as you about the Foreign Office's passion for protocol.
Ama dün onunla öğlen yemeği yediğimde Dışişleri Bakanlığı'nın protokol tutkusu hakkında, o da yaklaşık sizin gibi konuştu.
Just the same ones as yesterday, and they don't seem to carry the pathogen that's infected us.
Aynen dün olduğu gibi, ve bizi hasta eden patojeni taşımıyor gibi görünüyorlar.
Same year as it was yesterday- - 2024.
- Dünküyle aynı yılda. 2024.
Same as they were yesterday, and the day before, and the day before.
Dün, ondan önceki gün ve ondan da önceki günkü gibi aynıydı.
Yesterday during the funeral... the coffin of my twin-brother was flooded by a blue mud the same color as my mark
Dün cenazede ikizimin tabutu, lekelerim gibi mavi olan çamura gömüldü.
The same as the piece was yesterday and the day before that, 2 credits.
Dün ve ondan önceki gün ne kadarsa o kadar. 2 kredi.
Are those the same shoes as yesterday's?
Bunlar dün giydiğin ayakkabılar değil mi?
You're wearing the same clothes as yesterday.
Dün ki kıyafetlerininin aynısını giyiyorsun.
It's the same time as yesterday and the day before that, and the day before that.
şu an dünkü aynı saat ve önceki gün gibi, daha önceki gün gibi.
- Same place as yesterday.
- Dünkü ile aynı yerde.
Do you think Cliff Howard's lineup was conducted in the same manner as the one I saw yesterday... the one of the man suspected of killing Trevor Riley?
Cliff Howard'ın şüpheli teşhis sırası da dünkü gibi mi yapılmıştır sence... Trevor Riley cinayeti şüphelisinin teşhisinde ki gibi?
I don't feel the same as I did yesterday, if that's any help.
İşe yarayacaksa söyleyeyim, kendimi dünkü gibi hissetmiyorum.
My same seat as yesterday. That's it.
Dünkü yerime oturayım.
Police confirmed the method place and time of the robbery was the same as the armed bandits shot dead by police yesterday
Mekan, zaman fark etmez.
This is the same headline as yesterday.
Bu dünkü ile aynı başlık.
We're just the same as we were yesterday.
Dün olduğumuz gibiyiz.
It's the same motion as yesterday, people. Same reasons.
Toplanmamızın sebebi dünküyle aynı, millet.
You were wearing a Led Zeppelin T-shirt yesterday, which is the same thing as recommending them.
Onları tavsiye etmenle aynı şey.
Do you think Cliff Howard's lineup was conducted in the same manner as the one I saw yesterday... the one of the man suspected of killing Trevor Riley?
Cliff Howard'ın şüpheli teşhis sırası da dünkü gibi mi yapılmıştır sence... Trevor Riley cinayeti şüphelisinin teşhisindeki gibi?
same as usual 40
same as me 59
same as you 248
same as last time 25
same as before 48
same as yours 16
same as always 89
same as it ever was 19
same as us 18
same as the others 21
same as me 59
same as you 248
same as last time 25
same as before 48
same as yours 16
same as always 89
same as it ever was 19
same as us 18
same as the others 21
same as ever 26
yesterday 1815
yesterday morning 105
yesterday at 16
yesterday afternoon 72
yesterday evening 39
same shit 36
same here 431
same place 91
same to you 169
yesterday 1815
yesterday morning 105
yesterday at 16
yesterday afternoon 72
yesterday evening 39
same shit 36
same here 431
same place 91
same to you 169
same old shit 20
same for me 44
same age 24
same old 229
same question 21
same time next week 44
same goes for you 33
same again 100
same mo 17
same day 35
same for me 44
same age 24
same old 229
same question 21
same time next week 44
same goes for you 33
same again 100
same mo 17
same day 35