English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ T ] / They'll be back

They'll be back translate Turkish

887 parallel translation
- They'll be back after us.
- Peşimizde olacaklar. - Nasıl yani?
They'll be back
Yine gelecekler.
They'll be back in half an hour... begging you to give them an interest in the business.
Yarım saate kalmaz satıştan komisyon almak için yalvarmaya gelirler.
They'll be here when you come back.
Hayır, döndüğünde burada olacaklar.
Now, we're traveling light, so are the Delawares but they'll be held back because they're carrying the kids along.
onlar yavaşlayacaklardır, çünkü çocukları taşıyorlar.
It'll be a mystery if they come back right side up.
Asıl tek parça halinde dönmeleri bir gizem olacak.
- They'll be back after a while.
- Birazdan gelirler.
- They'll be back on the first.
- Ay basinda dönüyorlar.
- They'll be back soon. - Unless they meet Durand.
Mösyö Durand'a rastlamış olmasınlar da.
- Oh, they'll be back, ma'am.
- Geleceklerdir efendim.
They'll be tender'fore they get back.
Geri dönene dek uysallaşacaklar!
And I'm sure they'll be back.
- Eminim geri gelecekler.
Oh but they'll be back here again tomorrow.
Fakat yarın yine burada olacaklardır.
And when your church is rebuilt, they'll all be back.
Kiliseniz tekrar yapıldığında hepsi dönecek.
Now I had their parents'consent... and they'll be back in time for school.
- Ailelerinin izni var ve... - okul için zamanında dönecekler.
- They'll be back.
- Geri dönecekler.
Inside five minutes they'll be starting back this way, slow... Combing the road, looking sharp.
Beş dakika içinde bu tarafa doğru gelecekler, yavaşça yolu tarayacaklar, her yere bakacaklar.
Do you know what time they'll be back?
Ne zaman döneceklerini biliyor musunuz?
If they do take the animals back to the zoos, they'll be well cared for and treated kindly.
Hayvanat bahçelerine götürüyorlarsa hayvanlara orada iyi bakılır ve iyi ilgilenilir.
For all we know, they'll be back.
Hepimiz biliyoruz, onlar geri gelecek.
They'll be very happy back home...
Eve dönünce mutlu olacaklar...
They'll be glad to see you back.
Döndüğüne sevinecekler.
- They'll be back when it's over.
- Her şey bitince geri gelecekler.
It's possible they'll be willing to buy the jewels back, no questions asked for as high as 25 percent of what they're worth.
Mücevherleri, soru sormaksızın geri almak istemeleri kuvvetle muhtemel... Çünkü değerlerinin en fazla % 25'i kadar ediyor olacaklar.
They'll not be back.
Geri dönemeyecekler.
- They'll be back, all right, looking for the African Queen.
Afrika Kraliçesi'ni aramak için mutlaka dönerler.
Don't you worry, they'll be back again. You know how the Germans are.
Merak etme, yine gelirler, Almanlar nasıldır bilirsin.
Tuesday, someplace else, and then Wednesday, they'll be back here.
Çarşambaları da buraya dönerler.
They'll be back looking for this wagon.
Bu arabayı aramak için geri dönecekler.
They'll be back in the morning.
Sabahleyin geri döneceğim.
They'll be back three, four days from now.
Üç dört gün sonra dönerler.
They'll be back.
Geri gelecekler.
They'll be back.
Geri dönecekler.
They'll be back soon.
Birazdan gelirler.
They went to get some beer, they'll be right back.
Bira almaya gittiler, hemen dönerler.
They - - They'll be coming back any moment!
- Her an geri dönebilirler.
- No, they operated on her mother yesterday... so now I don't know when she'll be back.
- Hayır, annesi geçenlerde ameliyat oldu... ne zaman döneceğini bilmiyorum.
If I leave now, they'll go back and that'll be the end of civilization along the Rio Negro.
Ben gidersem geri dönecekler ve buradaki uygarlığın sonu olacak.
They'll be right back.
Birazdan dönerler.
Calem, don't go around to the back, they'll be waiting for you!
Calem, arkaya gitme, seni orada bekliyorlar!
They'll be back in the morning with the coroner.
Sabah soruşturma memuruyla birlikte gelecekler.
They'll be back soon.
Birazdan dönerler.
They'll be back.
Dönecekler.
They'll be right back.
Hemen dönecekler.
They'll be back...
Hemen dönüyorlar...
Thursday night, they'll leave for Genzano and will be back the morning after.
Perşembe gecesi, Genzano'ya gidecekler. Ertesi sabah dönerler.
They'll be back any minute.
Her an geri döneceklerdir.
They'll be back here with everything available.
Ellerindeki bütün adamlarla buraya gelip bizi arayacaklar.
They'll be back this afternoon. Why?
Öğleden sonra dönecekler.
I suppose they'll be sending you back after a little rest?
Sanırım biraz dinlendikten sonra seni tekrar gönderecekler?
They'll be back if they want her bad enough.
Onu çok istiyorlarsa dönerler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]