Was he not translate Turkish
7,472 parallel translation
He was so devastated, he wouldn't go anywhere, not even on his yacht.
O kadar harap olmuştu ki hiçbir yere gidemedi, yatında dahi.
Since he was sick last night, Liam has not opened his eyes.
Dün gece hastalandığından beri gözlerini hiç açmadı.
No, he was most assuredly not one of them.
Hayır, onlardan biri değildi.
Was he not reported dead?
Öldüğü bildirilmemiş miydi?
And he paused the program because he was not expecting them to stay.
Belki de gelenleri içeri almak için oraya yürüyüp kalmalarını beklemediği için programı duraklatmıştır.
He said it was not loaded.
Dolu olmadığını söyledi.
I am not saying, I made up my mind. But if he was going to cooperate, work with the government.
Kararımı verdim demiyorum ama hükümetle işbirliği yapacak ve devlet için çalışacak olsaydı, şimdiye kadar çoktan yapardı.
He subjected to treatment that, however appropriate for a suspected enemy. It was not appropriate to a suspected criminal.
Onun maruz kaldığı muamele ancak bir düşman zanlısına uygundu suç işlediği sanılan bir zanlıya uygun değildi.
Peter was always an honest man, and I know that if Peter were here with us today, he would say that he was not disappointed in Snapchat, and he would forgive you, Lev, for your misunderstanding.
Peter her zaman dürüst bir adamdı. Ve biliyorum ki eğer Peter bugün burada bizimle olsaydı Snapchat konusunda hayal kırıklığına uğramadığını söylerdi. Ve yanlış anladığın için seni affederdi Lev.
I just felt bad for the guy, and he was not doing well.
Adama acıdım ve kötüye gidiyordu.
For he would not allow anyone to stay with him unless he was a master of his own craft or pastime.
For he would not allow anyone to stay with him * unless he was a master of his own craft or pastime.
And I'm not saying he was the reason, but, ugh, talk about going out with a whimper, literally a whimper...
Nedenin o olduğunu söylemiyorum ama bir inlemeyle tam anlamıyla bir inlemeyle çıkarttığından da bahsedersek...
Turns out that the guy who killed him was taken from his mother's womb, like a C-section, not natural birth, so technically, he is not born of a woman.
Sonrasında onu öldürenin.. ... annesinden bir tür sezaryan şekli gibi.. ... dünyâya geldiği ortaya çıkıyor.
Only that he was missing. And since we had not found the body...
Cesedi bulunamadığı için kayıp olduğunu düşünüyorlar.
He was not a Blockführer?
Bölge müdürü değil miydi?
He was not the man we are looking for.
Aradığımız adam değildi.
Merlin, if indeed he existed, was a very vagabonding type, not the modern kind of magician, at all.
Merlin çok berduş bir tipti, tabii eğer var olmuşsa. Hiç modern bir büyücü değildi.
He was not well-thought of as a judge and had been censured once or twice, but had never been reversed on appeal because he was smart and also one of the boys.
Hakim olarak pek de itibarı yoktu ve bir iki kere kınama cezası almıştı, ama hiçbir kararı temyizde bozulmamıştı çünkü zekiydi ve tabii arkası da sağlamdı.
He did not have any experiences in writing mangas before but he was able to produce this quality.
Daha önce hiç manga yazma tecrübesi yok ancak böylesine bir kaliteye ulaşabildi.
But he had a father who was not classically trained as an amateur boxer, but he'd been in the musical world playing in a band.
Fakat amatör boksör olarak yetişmemiş bir babası vardı. Babası müzik dünyasında bir grupta çalıyordu.
And I'm not sure that Joe ever fought anybody who was faster than he was until he got into the ring with Roy.
Ve herhalde Joe da Roy Jones'la ringe girene kadar kendinden daha hızlı biriyle dövüşmemiştir.
Sounds like he was some sort of pimp or something, which explains why he's not on the list of people pressing charges against you.
Kulağa pezevenkmiş gibi geliyor ki bu da diğer insanlar gibi sana neden dava açmadığını açıklıyor.
Pablo called this accountant "Blackbeard," not because he looked like a pirate, but because his job was to map out where the treasure was hidden.
Pablo bu muhasebeciye "Karasakal" derdi korsan gibi gözüktüğünden değildi bu, çünkü bu adam hazinenin nerede saklandığını haritada işaretliyordu.
I was getting late for a meeting so I asked him to speed up normal speeding up... he banged... this time again you told him not to stop after banging and even if he did, Delhi Police listens only to women no matter whoever's fault it may be... you mean I am making them break the rules?
Toplantıya geç kalıyordum, o yüzden hızlanmasını istedim. Normal bir hızlanma. O çarptı.
I was only telling you what not to do with me... why did he go? But... did I say anything to him?
Ama sadece bana ne yapmaman gerektiğini söylüyordum.
Did he say something to you when I was outside? No, n-not - - not much.
- Ben dışardayken sana bir şey söyledi mi?
I know he's not from Dallas, and I don't think that he was there to collect on a gambling debt.
Dallas'tan olmadığını biliyor ve onun kumar borcu almak için orada olduğunu sanmıyorum.
He walked over there to let them in. He paused the program Because he was not expecting them to stay.
Belki de gelenleri içeri almak için oraya yürüyüp kalmalarını beklemediği için programı duraklatmıştır.
Assuming that bill Pettigrew was what you said he was And not a casualty.
Bill Pettigrew'la ilgili söylediklerini ve kaza olmadığını varsayıyorum.
After years of confinement, and torment, they were finally convinced he was not in fact mad, but possessed by the Devil.
- Yıllarca süren eziyet dolu hapis hayatından sonra... nihayet, aslında deli olmadığına... ve şeytanın ona musallat olduğuna ikna olmuşlar.
I'm not saying that what he did was okay, but I can sort of understand it, given the circumstances.
Yaptığının iyi olduğunu söylemiyorum ama onu bir anlamda anlayabiliyorum. Tatlım ciddi olamazsın.
The book that he was contractually obligated to give us is not a Gabriel August novel.
Sözleşme gereği bize vermek zorunda olduğu bir kitap var. Ama bu Gabriel August romanı değil.
I loved that man. And not just because he was a dynamite lay.
Durmadan pompalayabildiği için değil üstelik.
When I first met the man standing next to me, he was not a cultural phenomenon.
Hemen solumdaki bu adamla ilk tanıştığımızda kendisi bugünkü gibi kültürel bir fenomen değildi.
Not since he texted me saying he was coming to meet and never showed the fuck up.
Bana geleceğine dair mesaj atıp da ortaya çıkmayışından beri görmedim piçi.
All he had to do was agree not to say a word to you.
Tek yapması gereken sana tek kelime etmemekti.
_ He made this blue hair dye when Irma was hit in the head. _ Because that little shit began to experiment. _ It does not look it.
Irma serserilik yaptığı için kafasına patlatınca olmuştur.
He is not the man we thought he was.
Olduğunu sandığımız kişi değil.
Not going to the police earlier about Sam's affair, telling them that he was the man in the photo.
Sam'in ilişkisini öğrendikten sonra hemen polise gitmediğim için onlara fotoğraftakinin o olduğunu söylemediğim için.
And not even the one he was sleeping with.
- Hem de yattığı öğrenciden bile değil.
He'd just get lost painting, or not want to stop if it was going well.
Çizerken kendini kaybeder ve durmak istemezdi, özellikle de iyi gidiyorsa.
Even Einstein was famous for attacking quantum theory on the grounds that "God does not play dice with the universe." Well, of course he believed in God- - he slept with Marilyn Monroe.
Einstein bile kuantum teorisine "Tanrı evrenle zar atmaz" diyerek karşı gelmiştir. - Elbette Tanrı'ya inanır. Adam Marilyn Monroe'yla yattı yahu.
When you see him, could you kinda not tell him that I'm the one that kinda told you that he was there?
Şey, onu gördüğünde onun orada olduğunu söyleyenin ben olduğumu söylemesen olur mu?
I'm not mad at Adam, but if I was, it'd probably be because he's deceitful and because he didn't tell me he was in love with someone else, if that's even a word you two are using.
Adam'a kızgın değilim ama eğer olsaydım, muhtemelen hilekâr olduğu ve başka birine aşık olduğunu bana söylemediği için olurdum ki o aşamaya geçtiniz mi bilmiyorum.
Not as interesting as the inch-thick file that he was keeping on you.
Senin hakkındaki 2.5 cm kalınlığında olan dosyası kadar değil.
I'm sorry, I'm trying really hard, but the last fucking time I saw this fucking jabroni, he was telling me that I was just a passing phase in your life and that he was gonna get you back eventually, so sorry if I'm not so interested in this conversation.
Üzgünüm, gerçekten deniyorum, ama son sefer bu siktiğim loserını gördüğümde, bana diyordu ki, ben senin hayatında sadece bir geçiş evresiymişim ve seni eninde sonunda tekrar kazanırmış, çok üzgünüm eğer bu konuşmayla çok da ilgilenmediysem.
He was talking about Amazon and Rick Ross CDs not getting to their customers.
Amazon'un Rick Ross CD'lerini müşterilerine teslim edememesinden bahsetti.
I do not think so. I remember I was always crying when he was home.
Ben o ev zaman ağladığını hatırlıyorum.
He described the Zapruder film in detail to a nation... that was not allowed to see it.
İzlemesine izin verilmeyen bir ulusa Zapruder filmini detaylıca anlattı.
Neither Lieutenant Colonel Harris or I feel we can rate First Lieutenant Bush... since he was not training with the 111th FIS since April 1972.
Üsteğmen Bush 1972 Nisanından beri 111. Filo ile eğitim görmediğinden ne Yarbay Harris ne de ben onu değerlendirebileceğimizi sanmıyoruz.
But also, I would say that he was coming from the place of not being sure... if the memos were real or not, and then becoming confident that they were.
Ama şu da denilebilir, başta notların gerçekliğinden emin değilmişken... -... sonra gerçek olduklarına inanmış.
was he 408
was here 20
was he there 28
was he alone 24
was he right 18
nothing 25771
not allowed 48
note 183
noth 18
notes 105
was here 20
was he there 28
was he alone 24
was he right 18
nothing 25771
not allowed 48
note 183
noth 18
notes 105
not yet 7691
notebook 23
notice 40
not really 5709
notorious 29
not at all 5606
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
notebook 23
notice 40
not really 5709
notorious 29
not at all 5606
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
noted 237
nothing to see here 87
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nothing much 304
not anymore 2246
nothing more 611
not tonight 725
not my type 47
nothing to see here 87
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nothing much 304
not anymore 2246
nothing more 611
not tonight 725
not my type 47