What happened to us translate Turkish
1,104 parallel translation
What happened to us, daddy?
Ne oldu bize, babacık ha?
If we never went through that wormhole then what happened to us during that day?
Solucan deliğinden geçmediysek, o gün bize ne oldu?
That's what happened to us.
Bize de aynısı oldu.
I think that what happened to us, the answers, are there.
Bence başımıza gelenlerin yanıtları orada.
I need you to tell me what happened to us.
Bize ne olduğunu anlatman gerek.
He asked me what happened to us.
Bize ne olduğunu sordu.
What happened to us, Ray?
Bize ne oldu Ray?
- What happened to us, Jerry?
- Bize ne oldu, Jerry?
- What happened to us, Kodos?
- Bize ne oldu, Kodos?
What happened to us?
Ne oldu bize?
Ma, it hurts to see what happened to us.
Bize olanları görmek beni üzüyor anne.
Did you hear what happened to us?
Bekle. Bize olanları duydun mu?
- What happened to us?
- Bize ne oldu?
Do you think someday people will look at Tibet on the movie screen and wonder what happened to us?
Sence bir gün insanlar bir filmde Tibet'i seyredip... bizlere ne olduğunu merak edecekler mi?
What happened to the man who said that nothing could separate us. That we're two halves of the same person?
Hiçbir şey bizi ayıramaz diyen adama ne oldu?
And yet, in a way, it's just what has happened to us.
Ama bir şekilde başımıza gelen buydu.
What happened to us during that missing day?
O kayıp günde bize ne oldu?
What really happened to us?
Bize gerçekte neler oldu?
Is it inappropriate to ask what happened between you? Not between us.
Aranızda ne geçti diye sorsam ayıp olmaz umarım?
Can you tell us what happened to its navigational deflector?
Yön Bulma saptırıcısına ne oldu söyleyebilir misin bize?
What's happened to us?
Bize ne oldu?
It doesn't matter what happened. If y'all want us to be guilty, we'll be guilty.
Eğer suçlu olmamızı isterseniz, suçlu oluruz.
The following day of the earthquake, a relative carried us, running to Emamzadeh. - I don't know anything of what happened in Koker.
- Köker'e ne oldu bilmiyorum.
Timothy, can you tell us what happened to your ship?
Geminize ne olduğunu bize anlatabilecek misin?
You have to tell us what happened! One month, that's all.
Ne olduğunu anlatmalısın!
You know, if he leaves Babylon 5 what happened to the other Babylons would happen to us.
Babil 5'ten ayrılırsa diğer Babil istasyonlarının başına gelenler bizim de başımıza gelecekmiş de falan da filan.
What's happened to us all?
Hepimize ne oldu böyle?
Lisa, the important thing is for your mother to repress what happened push it deep down inside her so she'll never annoy us again.
Lisa, annenin olanları bastırması, içine atması önemli bir şey, böylece bizi bir daha rahatsız etmeyecek.
- The second officer is still in a coma so I don't think we can count on him to tell us what happened.
- Vurulan ikinci polis hala komada,... o yüzden, bize neler olduğunu anlatamaz.
Great. What happened to unity and family and all that other bullshit that you taught us?
Buyur, peki birliğe, aileye ve bize söylediğiniz diğer saçmalıklara ne oldu?
Mr. Toomy, are you aware of what has happened to us?
Mr. Toomy, başımıza ne geldiğinin farkında mısın?
What has happened has happened to us, and us alone.
Ne olduysa... sadece bize oldu, yalnızca bize.
Do you think that what happened with us just happens to anyone?
Şu an yaşadığımızı herkesin yaşadığını mı sanıyorsun?
Won't you tell us what happened to Rama and the princess?
Rama'yla prensese ne olduğunu anlatamaz mısın bize?
I wonder if there's anybody left to tell us what happened.
Neler olduğunu anlatacak birinin olup olmadığını merak ediyorum.
What happened to the days when you'd give us money to buy you a cake and then we'd eat it before you got home?
Bize kek almamız için para verdiğin ve sen eve gitmeden önce yediğimiz günlere ne oldu?
She's the only one who might be able to tell us what happened.
O bize ne olduğunu söyleyebilecek tek kişi.
Can you tell us what happened to Paris, Mr. Kim?
Bize, Bay Paris'e ne olduğunu açıklayabilir misiniz, Bay Kim?
She might be able to help us figure out what happened to him.
Ona ne olduğu konusunda, bize yardımcı olabilir.
Could you tell us exactly what happened to him?
Ona ne olduğunu bize tam olarak açıklayabilir misiniz?
I blame them for what happened to all of us.
Onları hepimize olanlar için suçluyorum.
Are you sure it wouldn't be faster to just tell us what happened?
Onları bize söylemenin daha hızlı olmadığından emin misin?
Tell us what happened. I'm so happy to see that you're alive and well.
... hayatta olduklarını görmek...
- What happened to Centipede? - He found a compass for us.
- Bizim için bir pusula buldu.
Either tell us what happened to her or let me speak to your superior!
Ya bize ne olduğunu anlatın ya da amirinizle görüşmeme izin verin!
Those of us who survived had no way to tell Earth what had happened.
Hayatta kalanların olanları Dünya'ya anlatmak gibi bir şansı kalmadı.
What happened to you after they split us up?
Bizi ayırdıktan sonra sana ne oldu?
I have reason to believe he can tell us what happened to my sister Samantha.
Kardeşim Samantha'ya ne olduğunu bize anlatabileceğine inanmak için sebeplerim vardı.
Peters, we've got to find out what happened to the other crew before the same thing happens to us.
Peters, bizim başımıza gelmeden önce diğer mürettebata ne olduğunu öğrenmeliyiz.
When I think back to the 26th of May, 1989 now, it's impossible to explain exactly what happened to either of us.
26 Mayıs 1989'u şimdi, tekrar düşündüğümde ikimize birden tam olarak ne olduğunu açıklamam imkansız.
What has happened to us, Jack?
Bize ne oldu, Jack?
what happened 16539
what happened to you 1569
what happened last night 140
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to your arm 58
what happened to your face 268
what happened here 407
what happened to it 74
what happened to your leg 40
what happened to you 1569
what happened last night 140
what happened to your hand 136
what happened today 50
what happened to your arm 58
what happened to your face 268
what happened here 407
what happened to it 74
what happened to your leg 40