English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Which one is he

Which one is he translate Turkish

350 parallel translation
Which one is he?
Hangisiydi?
- Which one is he?
- O hangisi?
Which one is he?
Hangisi?
- Which one is he?
- Nerede kendisi?
Which one is he?
Hangisi o?
- Which one is he?
- Hangisi o?
- Which one is he?
- Hangisi?
Tell me, which one is he?
Söyle, hangisi Rod?
Which one is he?
İçlerinden hangisi?
Which one is he?
O hangisi?
So which one is he using now?
Şu anda hangisini kullanıyor?
- Which one is he?
- Hangisi? - Uzun olan.
Which one is he?
Hanginiz o?
Which one is he?
- İşte orada.
Now, the one composition of Tchaikovsky's that he really detested was his Nutcracker Suite, which is probably the most popular thing he ever wrote.
Tchaikovsky'nin gerçekten nefret ettiği tek eseri... Fındıkkıran Suiti'dir. Bu da eserleri arasında muhtemelen en sevilenidir.
He's full of opinions, one of which is that he can write good music on a time schedule.
Bir sürü fikri var, bir tanesi taşıt tarifesi üzerine iyi bir nota yazabilmesi.
Right now. If the murderer could kill you without any of the rest of us knowing which one he is... then he'd be safe, wouldn't he? Yes.
Katil seni hiç kimse görmeden öldürse güvende olurdu değil mi?
The reason why he buys everything he can, is because of a crazy hope that one of the things he buys will be life everlasting which it never can be.
Alabildiği her şeyi almasının nedeni... aldıklarından birinin ona ebedi hayatı getirebileceğine dair içinde taşıdığı... o imkansız ve delice umuttur.
The California sun is hot, and there is a strange antagonism in the eyes of the other workers, a hatred which he cannot fathom, but one which Richard Kimble tries to ignore, in his effort to keep the secret of his identity.
Diğer ırgatlar kendisine düşman gözlerle bakmaktadır. Bu garip nefretin sebebini anlayamamakla birlikte görmemezlikten gelen Kimble, kimliğini belli etmemek için uğraş vermektedir.
Any one of us who believes he has ajob like any other, for which he draws a money wage, is a thief of the food he eats, and a trespasser in the bunk in which he lies down to sleep.
İçimizde, bu işin maaş alınan, diğer işler gibi bir iş olduğuna inanan varsa yediği yemeğin hırsızıdır ve uykuya yattığı yatağa haksız yere sahip olmuş demektir.
I say no, and, therefore, for assurance... let's each one send unto his wife... and he whose wife is most obedient... to come the moment he doth send for her... shall win the wager which we will propose.
Pekala. Ben de bu doğru değil diyorum. Gelin denemek için bahse girelim.
Among the many reports of the raid on the chateau near Rennes... perhaps the most objective is the one by General Worden... in which he states :
Ren nehrindeki şatoya yapılan baskına iliş ¸ kin en nesnel rapor General Worden'dan geldi :
The way in which this man buried his one and only mother is evidence that at heart he is a criminal.
Bu adamın en önemli varlığı annesini gömme şekli onun doğuştan bir katil olduğunun bir kanıtıdır.
But this Mr. Spock you mentioned, the one responsible for that unseemly, impudent act of taking you from me, which is he?
Ama bu Mr. Spock siz söylemiştiniz... Sizleri benden alıp götürme küstahlığını gösteren adam. - O hangisi?
One more time he was ironic, therefore the debate was on the Norway, e the Norway is a series of disasters, of which, even so it could not to have had guilt, perhaps therefore they were inevitable, e I believe that it had been, it was directly responsible, while minister of the Navy.
Donanma kendi emrinde olduğu için yine de sorumlu sayılsa da, Norveç operasyonu ve neticesindeki hezimetten dolayı suçlanmaması görüşü hakimdi.
What the master means is that there was no one left to work here, so he had to rent new machines which he paid grain for, as he does with you all.
Efendinin demek istediği, burada çalışmak için kimsenin kalmadığıdır, ve o da yeni makinalar kiralamak zorunda kaldı, tahıl için para ödedi, hepinizin yaptığı gibi.
He's put rat poison on one, they've got mixed up, and nobody knows which is which now.
Birine dökmüş... ve karıştı... hangisi hangisi, bilen yok şimdi.
A tyrant needs a tyrant state, so he will recruit 1 millions smaller tyrants every single one of them executing their tasks professionally and without remorse... because nobody will ever remember which is the millionth part of the crime.
Zalim bir hükümdarın zalim bir devlete ihtiyacı vardır bu yüzden 1 milyon küçük zalimi işe alır her biri de işlerini profesyonelce ve pişmanlık duymadan yaparlar çünkü suç 1 milyona bölününce hiç kimse suçlunun kim olduğunu hatırlamayacaktır.
No matter which one he chooses, he is going to die
Onunla birlikte ölmeyi planladın!
One he calls "natural", by which he means that one is born with a... a sad temperament.
Birincisi doğal melankoli ki söz konusu kişi doğuştan üzgün mizaçlıdır.
And if your fancy friend with a velvet collar is half as smart as you are, which will make him only one-quarter smart, he never heard of her either.
Ve eğer kadife yakalı arkadaşın senin yarın kadar akıllıysa, ki bu onu çeyrek akıllı yapar, o da onu hiç duymamış olur.
AMY : Which one is he?
Face, hangisi?
Now, show me which one he is.
Şimdi, o hangisi, bana göster.
He tried to trick me into quitting the one thing that I took pride in doing... in order to teach Jazzercise to a bunch of overpriviIeged girls... so I called him a motherfucker... which is linguistically correct... because I'm a mother... and used to....
Hile ile benim gurur duyduğum bir işi bırakmamı ve imkanları fazlaca olan kızlara caz egzersizi vermemi istedi ben de ona defol git dedim ama dilbigisel olarak doğru çünkü ben bir anneyim ve yapmam....
We don't know which one he is.
Hangisi olduğunu bilmiyoruz ki.
He's got so many warts on his face it's only when he sneezes that you find out which one is his nose.
Yüzünde öyle çok siğil var ki sadece hapşırdığında hangisinin burnu olduğunu anlarsınız.
And he's written another one for us to do instead which is completely free of gratuitous sex and violence.
Oynamamız için bize başka bir skeç yazdı. İçinde kesinlikle Uluorta seks ve şiddet yok.
He is trying to find which one they took the Prime Minister to, to get his face bandaged.
Başbakanın yüzünün bandajlanması için hangi hastaneye götürüldüğünü bulmak istiyor.
Let me tell you, the only law that Zhang knows is the law of a 12-gauge shotgun, one of which he used to splatter Mr. Wagner all over the Victoria Peak Road!
Sana bir şey söyleyeyim, Zhang'ın bildiği tek yasa, 12 kalibrelik av tüfeği yasası, Bay Wagner'ı, Victoria Peak Yolu'na dağıttığı tüfek.
He believes that the mob in the street, which is how he sees ordinary people, are people who are driven not by their minds but by their spinal chords.
Edward Bernays, Lippmann'ın fikirlerinden çok etkilenmişti. Bu fikirleri kullanarak kendini öne çıkarabileceğini düşündü.
"or on his forehead so that no one shall be able to buy or sell... " unless he has the mark, which is the name of the beast... or the number of his name, and the number of the beast is 666. "
"bir işaret koysun diye zorladı herkesi, hiç kimse satamasın, alamasın... o işarete sahip değilse, şeytanın işaretine... ya da isminin sayı karşılığına, ve şeytanın sayısı 666'ya."
I have one or two minor things on my mind... not the least of which is finding this killer... before he finds you... so simmer down and stop acting... like some love-crazed teenager.
Kafamda bir kaç çok küçük konu var. Bunlardan biri de o seni bulmadan önce bu katili bulmak. Bu yüzden sakin ol, ve aşkı yüzünden deliye dönmüş çocuk gibi davranmayı kes.
This is one of our two-man comics... in which he would draw some of the characters and I would draw some of them. We'd have them interact with each other.
Bu da iki kişilik çizgi romanlarımızdan, bazı karakterleri o bazı karakterleri de ben çizerdim ve birbirleriyle etkileşime geçirirdik.
Josephus, even if Hercules is marrying Rena...,... which he isn't..., you can't stake everything on one man.
Josephus, Herkül, Rena ile evlense bile ki evlenmeyecek, her şeyden bir adamı sorumlu tutamazsın.
How he can be so annoying one moment and so comforting the next is beyond me a description which also applies to someone else I know.
Bir an fazlasıyla rahatsız edici olup, bir an sonra bu kadar rahatlatıcı olabilen birini daha tanıyorum.
Which is why he was the first one I decided must be invited.
Bu yüzden ilk onu davet etmeye karar verdim.
Seven acts of indiscretion, only one of which he has any evidence of and all of which he himself is responsible for.
Yedi düşüncesiz hareket,.. ... sadece birine ait delili var.. ... ve hepsinden kendisi sorumlu.
Now, there was obviously some sort of deal made there... which is how he got out of there with his hide in one piece.
Ortada bir anlaşma olduğu çok açık elimize düşüp de tek parça halinde kurtulmasının başka açıklaması olamaz.
His attorney may argue that the manner in which he confessed is proof of unreliability.
Avukatı, itirafı sırasındaki tavrının güvenilmezlik dolu olduğunu öne sürebilir.
He had many aliases, in fact, one of which he used to get a job... at the rocky flats environmental energy site in colorado... where they handle and store uranium 235 and weapons-grade plutonium.
Aslında, birçok takma adı vardı, bunlardan birini de silahlarda kullanılan zenginleştirilmiş plütonyum ve uranyum-235 bulundurulan Colorado'daki "Rocky Flats Enviromental Energy Site" a bir iş için başvurduğunda kullanmıştı.
Nineteen Hundred cut this recording personally which for me is one of his very best works, but to do it he didn't jump ship.
Bin Dokuz Yüz bence en iyi çalışmalarından... birisi olan bu kaydı bizzat yaptı, ama bunun için gemiden inmedi. Bir saniye için bile!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]