English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ W ] / Wil

Wil translate Turkish

401 parallel translation
The action of this movie takes place prior to W.Wil.
Bu filmde anlatılan olaylar İkinci Dünya Savaşı'nın öncesinde, 1939 yılında gerçekleşmektedir.
Soon it wil be your son's turn.
Yakında oğlunun da sırası gelecek.
No, thers wil be the baseball game between Da Yang and Bai Shen tonight.
Hayır, Whales - Tigers karşılaşmasını izlemek için geldim buraya.
There is nothing I wil tell
# Söyleyecek hiçbir şeyim yok. #
It's a different day, Wil.
O günler geçti artık Wil.
Henry Bigelow's 60 years old, Wil.
Henry Bigelow 60 yaşında Wil.
- How old was you, Wil?
- Kaç yaşındaydın Wil?
Give it up, Wil.
Vazgeç bu işten Wil.
Mr. Wil Andersen?
Wil Andersen mı?
If it ain't Mr. Wil Andersen of the Double-O!
Sakın bu Double-O'dan Bay Wil Andersen olmasın!
Wil Andersen.
Wil Andersen.
I wil tell you...
Sana anlatacağım...
Wil you swindle us like last time, Friki?
Bizi geçen seferki gibi dolandıracak mısın Friki?
"Raghu, i wil not leave you!"
Raghu, seni bırakacak değilim.
We wil throw the wire from here.
Size ip atacağız.
You wil tell them what kind of people we have liberated.
Sadece evdeki insanlara ne çeşit insanları özgürleştirdiğimizi söyleyeceğiz.
But you can't buy a man's wil.
Ama bir insanın iradesini satın alamazsınız.
I'm sure this wil protect you.
Seni koruyacaktır.
Mrs. Wil...
Bayan Wil...
Wil. "
Wil. "
This is Barnard Thompson here at the Regent Beverly Wil...
Ben Regent Beverly Will'den Barnard Thompson.
Wild Bill Cody had a Russian soul.
Wil Bill Cody'de de Rus ruhu vardı.
- How much wil he give me?
- Ne kadar verir?
- He wil, you're the best.
- Söyleyecektir, sen en iyisin.
And I wil kibosh again.
Yeniden güme getireceğim.
If I go back with you, people wil die.
Gelecek olursam insanlar ölecek.
Al of whom wil be competing in the Miss America pageant this week end in Atlantic City.
Üçü de bu hafta sonu Atlantic City'de yapılacak olan Amerika Güzellik Yarışması'na katılacak.
I'l be the same me tomorrow but suddenly the "no trespassing" sign wil be gone.
Yarın ben yine aynı kişi olacağım ama birdenbire "girilmez" levhası kalkmış olacak.
It's a magic apple which will make you meet your prince charming, who wil fall in love with you an ask you to marry him, my dear!
Bu sihirli bir elmadır, bu elmadan yiyen tez vakitte bir prensle karşılaşır, ona aşık olur ve evlenip mutlu-mesud yaşar evladım!
Vice-President Gore wil meet with the commercial attachés...
Başkan Yardımcısı Gore, ticari temaslarda da bulunacak...
- Billy Wil...
— Billy Wil...
Well, Wilkins already ruled, so that's it.
Şey, uh, Wil - Wilkins hükmünü zaten vermişti, bu yüzden... her şey buraya kadar.
You wil find under the velvet
Bir gecenin çiçeklerini Bir günün mutluluklarını
But I wil not allow you to do the same thing to your deared faithful father.
Ama sevgili, hassas babacığının kalbini de kırmana izin veremem.
You wil be.
Korkacaksın.
"When someone idolizes the Beast he will face the wrath of God, and he will burn in the fire in the presence of the messengers, and his pain wil last for all eternity." I come to name you before God.
.. Birileri Canavarı idolleştirdiği zaman..... Tanrınınn azabı ile karşılaşacak, ve ateşte yanacak Sözcünün varlığı, onun acısı sona erecek..... bütün sonsuzluk için. "
Everthing wil get allright
Herşey düzelecek
- They stand around me simply waiting to be picked you know how you said si r wil I iam could've had his pick... between Lady sylvia and Lady stockbridge?
- Seçilmek için çevremde dolanıp duruyorlar. Sir William'ın, Leydi Sylvia ile Leydi Stockbridge arasında seçim yapabileceğini söylemiştin ya...
Mm m, no. wil I iam arranged it for you.
Hayır, William ayarladı.
Because you think that wil l make me give records back, but you are wrong.
Alırsan plakları sana vereceğimi sandın, ama yanılıyorsun.
Maybe you and me wil talk some more.
Belki sen ve ben tekrar konuşmak isteriz.
Of course, I wil
Evet, öpeceğim.
I wil be back in four hours
Dört saat içinde geri döneceğim
I mean, even a simple remedy kit wil do.
Yani basit bir kurtarma kiti bile işimi görür.
Wil, I love your outfit!
Wil, kıyafetine bayıldım!
How about it, Wil?
Ne dersin Wil?
- Wil
- Wil.
Wil, last minute preop.
Wil, son dakika ameliyatı.
- we just got this fantastic necklace that we wil you will be seeing some point on Julie this is kind of her
Bu tam onun tarzı. - Ciddi kolye diye buna derim ben. - Çok ciddi bir kolyedir.
They wil have to accept Speke and we will have exclusive rights to publish his findings.
Biz de onun bulduklarını yayınlama hakkına sahip olacağız.
Well, Will's mother.
- Merhaba Wil'in annesi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]