Working people translate Turkish
1,537 parallel translation
They were actually very nice, hard-working people.
Aslında onlar çok iyi ve çok çalışkan kimselerdi.
Still, it is very very nice to have the bar just full of regular working people, huh?
Hala barın normal çalışan insanlarla dolu olması çok güzel bir şey ha?
Here's to working people.
İşte çalışan insanlar.
It is not the resources that are limited- - it is the minds of the people working on the floor.
Sınırlı olan kaynaklar değil. Bu serviste çalışanların zihinleri.
Still got two people working for me.
Hala benim için çalışan iki kişi var.
Come on, man. How can you not trust people who are working to help orphans?
Öksüzlere yardım etmeye çalışan insanlara nasıl güvenmezsin?
Come on, two fine looking people, all hormones and shit, working side by side.
Hadi ama, iki güzel insan, hormonlar falan hem yanyana çalışıyorsunuz.
There are thirteen people working in this office, so thirteen times a year
Bu ofiste 13 kişi çalışıyor. Yani yılda 13 kez,
I heard a rumor that he's working with meteor-infected people.
Meteorların etkilediği insanlar üzerinde çalıştığına dair bir söylenti duydum.
After working longer and fighting harder than any white officer in the force having my own people consider me a traitor, after all this.
Oradaki bütün beyaz adamdan daha çok çalıştıktan sonra, insanlarım beni bir hain olarak görüyor.
It's this underground thing where there's so many different tradesmen and different people all working together.
Bu yeraltı denen yerde çeşit çeşit esnaf 1155 00 : 49 : 26,585 - - 00 : 49 : 28,365 ve farklı insanlar var.
There's so many people working for corporations that they lose their humanity.
There's so many people working for corporations that they lose their humanity.
Run into you at the club, you're working, at a restaurant, you're working, taking people out to dinner, wining and whoring, no job for a white man.
Sana kulüpte rastlıyorum, çalışıyorsun. Restoranda görüyorum, çalışıyorsun. İnsanları yedirip içiriyor, yalvarıp yaltaklanıyorsun.
Being that I'm not one to k eep people waiting I just want to tell Mr. Byron Thomson pack your bags and bring an umbrella, because in October you'll be working with me at my global headquarters in Seattle because you are the next trainee.
İnsanları bekletmekten hoşlanmam bu nedenle Bay Byron Thomson valizinizi hazırlayın şemsiyenizi de getirin çünkü ekimde Seattle'deki merkezimde benimle çalışacaksınız çünkü bir sonraki stajyer sizsiniz.
Diana mentioned we were the only two people working in the building...
Diana binada sadece ikimizin olduğunu söyledi...
Well, people get used to working alone.
İnsanlar yanlış çalışmaya alışıktır.
Working to help collect the rents, helping people who were sick.
Kiraları toplamaya yardım ediyor, hasta insanlara yardımcı oluyordu.
He had two brilliant young people working with him
Onunla birlikte çalışan iki genç ve zeki insan vardı.
There are as many different kinds of working girls as there are kinds of people, so you can't generalise.
Çok farklı çeşitlerde çalışan kızlar var ve çok çeşitli insan. Yani genelleyemezsiniz.
You're working along side these people.
Bu insanlarla yan yana çalışıyorsun. Bunu kullanmanı istiyorum.
And I would much rather have the people that are currently working in Ml5 than others who will swoop in if this story breaks us all.
Ve ben MI5'da şimdi çalışan kişileri, bu hikaye hepimizi mahvettiğinde üzerimize çullanacak kişilere tercih ederim.
I'm still working nights but i get five people under me, and it's a lot more money.
Hala geceleri çalışıyorum, fakat altımda çalışan beş kişi var, ve çok daha fazla para kazanıyorum.
You could see some people working, walking around in the area, but from where we can see there wasn't much left.
İnsanların çalıştığını, o bölgede yürüdüklerini görebilirdiniz, ama bizim baktığımız yerden görecek pek bir şey yoktu.
But the working class of people, political officials across our country from communities and cities, they don't know anything about this.
Fakat işçi sınıfından insanların ve ülkemizin birçok şehrinden ya da partisinden siyasi yetkilinin bu konu hakkında hiçbir bilgisi yok.
This training will serve as working ground to ease the anxiety of our residents, to help people feel assured about financial business, and convert the nation's ill opinions about this city.
Bu tatbikat ile halkımızın refahını ve... Finanssal hizmetleri güvence altına almak, Ve bu bölgenin kötü şöhretini de yok etmek istiyoruz.
They keep things working by telling people what to do.
Onlara ne yapacaklarını söyleyerek işlerin yürümesini sağlıyor.
So you, as a doctor, working for the HMO, if you denied more people healthcare, you got a bonus?
Yani HMO için çalışan bir doktor olarak daha çok insan için sağlık hizmetini reddederseniz prim mi alıyorsunuz?
How many people are working on this?
Bu davada kaç kişi çalışıyor?
- It transpired we needed another five hundred people. The fallacy that Public Choice Economics took on, was the fallacy that government is working entirely for the benefit of the citizen.
Toplum seçiminde ekonomik olarak yanlış olan nokta hükümetin tümüyle vatandaşlarının iyiliği için çalışıyor olmasıydı.
And she made an advance, and... It was late, but the office was jammed with people working still.
Bana yakınlaştı ve geç olmuştu fakat ofiste halen çalışanlar vardı.
and I realized that... stealing other people's money was far easier than working for my own.
Ve daha sonra, başka insanların parasını çalmanın çalışmaktan çok daha kolay olduğunu fark ettim.
I was working for the People Help People charity organization.
Vakıf için bağış topluyordum.
So that people all over the world knew what they ought to be working on and were working on it in their own way knowing they only had one sort of pixel in this incredible mosaic of an image of the future.
Dünya'nın her yerinde insanlar neye yardımcı olmak için çalıştığını biliyordu ve onun üzerinde çalışıyordu gelecekteki bu inanılmaz görüntüde tek bir öğeye sahip olduklarını bilerek.
There are hundred of us working for them, but... they don't need people. Of none of us. Understand, they evolved.
Yüzlerce var onlardan ama bizi dinlemiyorlar Tanrı haline geldiler
Us working together sounded good, but plans change and people change.
Hep beraber çalışmak iyi bir fikirdi ama planlar değişir, insanlar değişir.
Every working day of the year I travel 20 minutes by car, 45 minutes by train and 25 minutes by subway to listen to people even more desperate than I am.
Yılın her iş günü benden daha çaresiz insanları dinlemek için 20 dakika araba 45 dakika tren ve 25 dakika metro yolculuğu yapıyorum.
And you young man, you wanna point yourself west down that highway about three miles to the people working in the field.
Sen de delikanlı, batıya doğru yollan bakalım. Beş kilometre ilerde tarlada çalışanların o tarafa.
Ironic that on my people's holiday I'm working and she's not.
Benim ırkımın tatilinde, benim çalışıyor ve onun çalışmıyor olması ironik.
You're singing about cutting people in half... I'm working something out.
İnsanları ikiye bölme hakkında şarkı yapmışsın... bir şey üzerinde çalışıyorum.
- Well, firstly... am I working with the right people?
- Öncelikle... doğru insanlarla mı çalışıyorum?
So, back in 2000 I was earning a bit of extra pocket money working as a fundraiser at Wintercomfort, which is a busy little day shelter in Cambridge, normally full of homeless people.
2000 yılında, Cambridge'de normalde evsizlerle dolu olan küçük kalabalık bir gündüz barınağında bağış toplayarak birazcık fazladan cep harçlığı kazanıyordum.
People are being wrongfully imprisoned for working in a charity and doing nothing but trying to help the homeless.
İki kişi bir hayır kurumunda çalıştıkları ve evsizlere yardım etmeye çalışmaktan başka bir şey yapmadıkları için haksız yere hapse atıldılar.
Rather than spend the money that was being spent for that trial, I think it could have been better spent in working on Army doctrine to make sure that other people go into battle properly equipped, properly led, and with a full understanding as to what their new roles and responsibilities are.
Bu davalara paralar harcamaktansa, bana göre savaşa giden diğer insanların iyi donanımlı, iyi koşullarda yaşayan, sorumluluklarının ve kurallarının ne olduğunu bilen kişiler olduğuna emin olmak için ordu ilkeleri üzerine çalışmalara harcamalar yapmak daha iyi olacaktır.
Like the people he was working with?
Beraber çalıştığı insanlar gibi mi?
My perspective after working this job for so long is that people are basically crazy.
Bu işte bu kadar çalıştıktan sonra, edindiğim bakış açısı şu ki ; insanlar en basitinden çıldırmış.
You have some very good people working here.
Burada çalışan çok iyi insanlar var.
if I do not stay stagnant? ? And if I liked working out and meet people passing through the street?
ben dışarda çalıştım, sokaklarda gezdim yeni insanlarla tanıstım.
But dinosaurs are only found by people who are working there.
Ancak dinozorları bulanlar daima toprakları gezen insanlar.
Lot of people I think you'll enjoy working...
Birlikte çalışmaktan memnun kalacağım bir sürü insan...
And government agents still in power working from the inside with your father. People who can get that pain in the ass to safely tell his story on the record.
Ayrıca içeriden babanla bağlantıda olan, şu baş belası herifin anlatacaklarını güvenli bir şekilde kayda alabilecek hala yetkisi olan hükümet ajanları da olacak.
I mean, we can house a lot of people here, working together to try to... create a new life.
Yani, burada birçok kişiyi barındırabiliriz. Yeni bir yaşam oluşturabiliriz.
people 5151
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people change 205
people talk 81
people can change 59
people are talking 31
people don't change 46
people of earth 28
people like me 81
people like you 105
people screaming 74
people change 205
people talk 81
people can change 59
people are talking 31
people make mistakes 71
people are scared 36
people get hurt 32
people are dying 81
people are watching 31
people do 54
people will die 36
people lie 29
people were killed 27
people are dead 47
people are scared 36
people get hurt 32
people are dying 81
people are watching 31
people do 54
people will die 36
people lie 29
people were killed 27
people are dead 47