English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You all know

You all know translate Turkish

38,847 parallel translation
Okay, okay, now you all know I respect y'all's opinions, but I'm sorry.
Tamam, tamam, herkesin görüşüne saygım sonsuz ama üzgünüm.
We all know you stole it.
Hepinizin çaldıklarını biliyoruz.
I usually come in later, you know, do the dishes when they're all gone.
Genelde geç vakit gelirim. Bulaşıkları filan yıkarım. Evde kimse yokken.
That's one thing I know. You can't have it all.
Bildiğim tek şey hepsine sahip olamayacağın.
I married the woman of my dreams, I had money an apartment in the Wilshire Corridor, you know, tons of needy friends and it all went away.
Hayallerimdeki kadınla evlendim, param vardı Wilshire koridorunda bir evim vardı tonla ilgi alaka bekleyen dostum vardı ve hepsi yok oldu.
I know Pat a long time. It's... you're gonna be fine, all right?
Pat'i tanıyorum ben, sorun çıkmaz, tamam mı?
[grunts ] You know distance runners are crazy, right? [ Coach K] All right, let's go.
Uzun mesafe koşucuları çok çılgın, değil mi?
You know... We spent all our time together.
Bilirsin.
You're gonna know all these people by the end of it.
Bütün bu insanları bitecek kadar tanırsın.
Oh, Emily, don't you know that James is part of all this, honey?
Ah, Emily, bilmiyor musun? James bunların hepsinin bir parçası mı, tatlım?
Do you know what that's like, to drive all this way and have it not be what it should be?
Tüm bu yolu aşmak ve burayı olması gerektiği gibi bulamamak nasıl biliyor musun?
You know all about me.
Hakkımdaki her şeyi biliyorsun.
Don't you know that you're the one that I've been waiting for all of this time?
Bunca zamandır beklediğim kişinin sen olduğunu bilmiyor musun?
In theory, I know all about you.
Teoride, hakkinizdaki her seyi biliyorum.
With all due respect, you don't know Gargamel.
Saygısızlık etmek istemem ama Gargamel'i tanımıyorsunuz.
She is a nurse's aide, you know, low pay and all that.
Kızım hemşire yardımcısı. Düşük maaşlı vesaire.
You know, a kidney is all that's going to get you well.
Yeni bir böbrekle tamamen iyileşebilirsin.
You know, it soaks up all the juices.
- Tüm sıvıyı çekiyor.
How are we going to find all this money that, we're not, you know, keeping?
Nasıl bulacağız Tüm bu para, Biz, bilirsiniz, tutmuyor muyuz?
You, of all people, should know that money is the motivator of lesser minds.
Siz, herkesin bilmesi gerekir Bu para motivasyon kaynağıdır Daha az zihin için.
I start thinking about that, and all this other shit starts rushing back, you know?
Bunu düşünmeye başladım mı diğerleri de aklıma gelir oldu.
In fact, you boys should know, I own all the saunas in Edinburgh.
Gençler şunu bilin ki Edinburgh'taki bütün saunalar benim.
You know him and all?
Onu da tanıyor musun?
I know this is overwhelming, but you're gonna be all right, mack.
Bunun biraz fazla gelebileceğinin farkındayım ama iyi olacaksın Mack!
You know, you don't really fit all the religious stuff that I was taught.
Biliyor musun, bildiğim tüm bu dini şeylere oturtamıyorum seni.
I don't know how you can just lie in the sun all day.
Nasıl bütün gün güneş altında yatabiliyorsun.
All right, you know, what your mom is right.
Pekala, biliyor musun annen haklı.
It's gonna be all right, you know.
Her şey yoluna girecek.
All in black, you know, hoods up and stuff and...
Siyah giyinmişlerdi ve kapüşonları örtülüydü.
I reckon you did us all a favor, you know, taking him out.
Sanırım ondan kurtularak hepimize iyilik yapmış oldun.
All right, look, Boone, you know you're not supposed to be calling me here at the office.
Pekala, bak, Boone, olmaması gereken biri olduğunu biliyorsun Beni ofisten ofisten çağır.
I know you all hate me right now for what I've put you through...
Seni ne kadara bağladığım için şu anda benden nefret ettiğini biliyorum...
You know, one bank starts, they all- - yeah, yeah, but...
Bilirsiniz, bir banka başlar, hepsi... Evet, evet, ama...
You do know they're all bullshit, right?
Bunların hepsinin saçmalık olduğunu biliyorsun değil mi?
I know you're busy with the party prep and all.
Parti hazırlıkları nedeniyle yoğun olduğunun farkındayım.
We all know you wanna work for me.
Hepimiz benim için çalışmak istediğinizi biliyoruz.
Do you really think I don't know about the sluts you brought to the penthouse and who exposed his cockiness all over town?
Gerçekten çatı katına getirdiğin fahişeleri bilmediğimi mi düşünüyorsun? Ve kasabanın dört bir yanında marifeti kim açtı?
All they want is a home and you know it.
Tek istedikleri ev, biliyorsun.
Okay, as I said, I need you to send your resources, all your military assets, because you know once that this world will end.
Tamam söylediğim gibi, ordunun bütün varlıklarını tüm kaynaklarımızı toplamanızı istiyorum.Bildiğiniz üzere dünyanın sonu gelecek.
They got it all hopped up on homemade meth, you know, so it'd be amped up enough to run through the hallways.
Hepsi ev yapımı bardaklarda sıçradı, bilirsiniz, Bu yüzden koridorlarda dolaşmak için yeterince amper kalırdı.
I know you teachers all like to stick together.
Öğretmenlerin hepsinin birbirine yapışmasını sevdiğini biliyorum.
You know what, I think maybe you should take that all in consideration.
Biliyor musun, sanırım bunu her şeyi göz önünde bulundurmalısın.
All right, you know what?
Pekala, ne var biliyor musun?
Did you know all along?
Bunca zaman biliyor muydun?
You know, honestly we don't know all the answers now.
Doğrusu şu an cevapların hepsini bilmiyoruz.
But you know all that.
Fakat bunların hepsini biliyorsun.
You know, all the time I was there, I just kept picking up things.
Orada geçirdiğim onca zaman boyunca, bir şeyler öğrenmeye devam ettim.
I feel like I'm all out of ideas all right, let me think oh, you know what I do what?
Yani tüm fikirlerim tükenmiş gibi Hımmm, dur bi düşüniyim aah, ne yapardım biliyor musun? - Ne
just trying to get in your head they don't need to know what you and I already do that you can play dress-up all you want but you'll never be one of us
Aklını çelmeye çalışıyor Seninde benim bildiğimi öğrenmene gerek yok yani istediğin kadar kıyafet değiştir asla bizden biri asla olamayacaksın
All I know is that you failed to stop them.
Tek bildiğim onları durduramamış olmalısın.
You know, maybe this wasn't a good idea after all.
Şimdi düşünüyorumda belkide bu iyi bir fikir değildi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]