English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Б ] / Быстро

Быстро translate Turkish

25,150 parallel translation
Как вы оказались здесь так быстро?
Bu kadar hızlı nasıl geldin? Yürüyordun sen.
Вы же шли. Я шёл быстро.
Postacı yürüyüşü yaptım.
Почему ты так быстро сдалась?
Neden geri adım attın ki?
Академия Да Винчи быстро преодолевает это препятствие.
Da Vinci Akademisi o engel üzerinde hızlı bir çalışma yaptı.
Пока тут ее человек, вы не возражаете, если они быстро взглянут на детскую ванную?
Müteahhiti hazır buradayken, çocukların banyosuna da göz atmalarının bir sakıncası var mı?
Мы должны двигаться быстро. куда же я делся.
Hızlı hareket etmemiz lazım. Sahibem beni arıyordur şu anda nereye gittiğimi merak ediyordur.
Говори быстро.
Hızlı konuş.
Ты быстро уехал из города
Şehri epey çabuk terk ettin.
Но если получится, то эр пэ гэ быстро догонят этот самолет.
Yola çıksanız bile uçağı indirmek için roketlerimiz var.
Они исчезают также быстро, как и появляются.
Bence ne kadar hızlı ortaya çıkarlarsa, o kadar hızlı kayboluyorlar.
Всё было так быстро.
- Çok çabuk oldu.
Думаешь, все слишком быстро?
Çok mu aceleci davranıyoruz?
Работаем так быстро, как можем.
Elimizden geldiğince hızlı çalışıyoruz.
Это было быстро, Эдди.
Bu hızlı oldu, Eddie.
Даже если она крайне быстро передавала послания с зашифрованными инструкциями, я знаю, что они не сходятся со временем.
Diğer mektupları yoğun bir biçimde kodlanmış talimatlarla dolu olsa bile tarihlerin uyuşmadığını biliyorum.
Как мне быстро заработать денег?
- Hızlı bir şekilde nasıl para kazanırım?
Когда мы сюда переезжали, мы знали, что будут моменты, когда необходимо быстро адаптироваться.
Buraya taşındığımız zaman, burada ortama ayak uyduracağımız şeylerin çok olacağının farkındaydık. Bu da o şeylerden bir tanesi.
В смысле, мы и правда так быстро выросли?
Yani biz o kadar hızlı mı büyüdük?
Все говорят, что время быстро летит.
Herkes zaman çok çabuk geçiyor diyor.
Дела идут слишком быстро, быстрее, чем я могла себе представить.
Her şey çok hızlı ilerledi hatta tahmin ettiğimden çok hızlı.
Мы будем так сосредоточены на коэффициенте цена / прибыль и акционерной стоимости, что не сможем быстро реагировать.
Demek istediğim, eğer hisse değerine ve hissedarlarımıza bakarsak yenilikçi olamayız ve hızlı gelişemeyiz.
- Ты считаешь быстро.
- Çok hızlı sayıyorsun.
Ваш парень быстро работает.
Adamınız hızlı çıktı.
Быстро положили оружие на стол!
Hepiniz silahınızı masaya koyun.
Еще как ошибаешься. я... поэтому быстро дайте мне контакты владельца. Быстро!
- Evet, o yüzden çabuk onun iletişim bilgilerini ver.
а как вы так быстро нашли преступника?
Amca, suçluyu nasıl bu kadar çabuk buldun?
Когда перестанут стрелять, надо быстро валить.
Ateş etmesi bittiği zaman buradan hızlıca gitmemiz gerekiyor.
Это быстро.
Çabuk bitecektir.
Ладно, я быстро.
Pekala, hızlıca bir şey söylemem gerek.
Я говорю слишком быстро.
Erken konuşmuşum.
Только быстро.
Ama acele et.
Мы быстро, туда и обратно.
Hemen gidip geliriz zaten.
Действуй быстро.
Acele etsen iyi olur.
Быстро он.
- Çabuk oldu.
Не думаю, что ты можешь разогнаться так быстро, чтобы войти в Силу Скорости держа его.
Yani aynı anda hem onu taşıyıp hem de Hız Gücü'ne ulaşabilecek hızda koşabileceğini sanmıyorum.
Джей быстро бежит, может получиться.
Jay aşırı hızlı koşuyor, bu gerçekten işe yarayabilir.
Слушай, если это какая-то изощренная ловушка мы можем быстро перейти к той части, где она захлопнулась никакой ловушки, изощрённой или не очень
Bütün bunlar ayrıntılı bir tuzaksa direk onu sokacağın bölümede geçebiliriz. tuzak yok, ayrıntılı ya da her ne boksa
Не так быстро.
Bu uzun bir oyun.
Лежать! Быстро!
Hemen yere yat!
Они быстро дошли до этой нелепицы : "и пока смерть не разлучит вас..."
"Ölüm bizi ayırıncaya kadar" saçmalığına çok çabuk geçmişler.
И говоря о маме Дьявола. Уж больно быстро.
- Şeytan'ın annesinden bahsediyorduk biz de.
Как можно так быстро что-то продать?
Anlaşmayı yaptım bile. - Nasıl bu kadar hızlı satılabilir ki?
Не так быстро, дочь Рокфеллера.
Biraz ağır ol Para Annesi.
Допрос с пристрастием никогда не входил в мои служебные обязанности. я быстро учусь.
Gelişmiş sorgulama tekniği benim işimin tanımında yazmıyor. Ama görünüşe bakılırsa çabuk öğreniyorum.
Как он мог так быстро замёрзнуть?
Nasıl bu kadar çabuk soğudu?
Мы зайдем внутрь, быстро все проверим.
İçeriye girip hızlı bir temizlik yapacağız.
Лезь под кровать, быстро!
Hemen yatağın altına gir.
- Быстро. - Ладно.
- Şimdi.
- Не так быстро.
- O kadar hızlı değil.
Не часто удаётся так быстро столько узнать.
Ne sıklıkla bu kadar fazla şeyi, bu kadar çabuk öğreniyorsun?
Не так быстро, дружочек.
Ağır ol bakalım, tatlış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]