Да никак translate Turkish

Да никак. Они все померли.

Bilemiyorum, hepsi ölüyor.

Господи, да никак это Плуг-кузнец?

O zaman, demir değilse!

- Да никак.

- Pek bir şey yok.

Да никак.

Eee.. Bilmiyordum.

- Да никак.

- Olaysız.

Кейси! Да это никак Том Джоуд.

Bu Tom Joad değil mi?

Да, от него все никак не отойти.

Asla baş edemediğimiz bir travmadır.

Учительница - да, но никак не старая дева.

Öğretmen olabilirsiniz ama kesinlikle evde kalmış yaşlı bir kız değilsiniz.

Да, никак не могу вас раскусить.

- Evet, hiçbir şey anlamadım.

Да, я никак не пойму, в чем там дело.

Tavsiyelerinizi istemiyorum, sizi uyarmıştım.

Да вы все, никак, взбесились!

Hepiniz kafayı oynatmışsınız!

Никак её не забудешь, да?

Onsuz özgürlüğün tadını mı çıkartıyorsun?

ћартышка, да ты никак гр € зный!

Maymun surat. Seni kirli görmek ne kadar hoş.

- Да, я начала, но что-то у меня никак не идет.

Evet, deniyorum ama beceremedim.

Да никак.

Hiçbir yolu yok.

Ну, да. А может он переживает из-за того, что никак не может найти работу?

Belki sadece sinirleri bozuktur, ne dersin?

Никак это папочка Койота, да?

Bu baban mı Çakal?

Да, только никак не поймёт, что ему нужно.

Daha zeki muzlar gördüm.

Бобби, да ты, никак, юное бизнес-дарование, а?

Bobby, seni küçük iş adamı seni.

Да ты никак со школьной подружкой?

Yanındaki şu küçük okul arkadaşın kim?

Барт, да ты, никак, купаешься?

Bart, banyo mu yapıyorsun? Evet.

Да это никак мой старый друг Макгрег с рукой вместо ноги и ногой вместо руки!

Bu eski dostum Bay McGreg değilse ne olayım..... kolunun yerine bacağını bacağının yerine kolunu diktiğimiz hastamız.

Да, но тетя Бланш... Мы никак не можем пригласить дядю Робера и не пригласить тетю Бланш!

Robert amcayı, Blanche halasız davet edemem.

Да ты никак влюбилась в Дзюбэя?

Ona âşık oldun, değil mi?

Вы просто никак не поймете, да?

Hiç anlamıyorsun, değil mi?

Да я никак не могу отучить Марселя грызть коврик в ванной

Daha Marcel'in banyo havlusunu yemesine bile engel olamıyorum.

Серьезно, дай! А без него никак? - Привет!

Bebeği cidden mi istiyorsun?

Слышишь, болельщик "Никс", а мне никак нельзя без твоего мнения об отцовстве, да?

Knick hayranı, senin babalık görüşünle ilgileniyor muyum? Hayır.

То есть, никак иначе, да.

- Evet, hayır, eminim her şeyi anladınız.

Чо, говорить вообще никак, да?

Bir şey söylesen ölür müsün?

Итан... Никак,... смотришь телик, да?

Televizyon izliyorsun demek, ha?

Да. От Минни никак не уйдешь.

Minnie'den kurtuluş yok.

Я все хотел... починить, да... Никак не собирусь. - Так что у вас с лысым?

Tamir etmeye çalıştım ama muhtemelen hiçbir zaman beceremeyeceğim.

Да, все никак не отойду от Парижа.

Eh, Paris gerçekten yorucu olabiliyor.

Никак не можешь понять, да?

Kafan almıyor mu, hı?

Без нее никак, да?

Onsuz yapamıyor musun?

О, этого ты никогда не забудешь, да? Ты же знаешь, наш развод никак не связан с тобой.

Doğru anıların arasına karıştı, değil mi?

Да, но я никак не ожидала, что ты придешь.

Evet, ama geleceğini hiç düşünmemiştim.

Ну да, это его гордость не заденет вообще никак.

Bu, gurur konusunda yardımcı olur.

Да, копы достанут нас. И мы никак не сможем проконтролировать это.

Bu kontrolümüz altında olan bir şey değil.

- Да. Вот все никак не достроим.

Evet, burayı onarmaya çalışıyoruz.

- Да никак.

- Ahım şahım bir yer değil.

- Да, никак, у него солома на голове.

- Öyle değil!

Нет, но никак не мог превысить 60. Да.

Bilmiyorum ama yüzden hızlı olamaz.

Да, и я никак не могу дождаться, когда всё это кончится.

Evet. Ama bir taraftan da bir an önce bitmesini istiyorum.

Никак не можешь сдержаться, да?

Kendini tutamıyorsun, değil mi?

Да вы никак смеётесь?

Ciddi olamazsın.

Да, он без меня - никак. Но я хотел бы заиметь своего собственного малыша.

Bana ihtiyacı vardı ve keşke benim de böyle bir çocuğum olsa.

Но кое-кто никак не выкинет из головы эту идею, да? - Что это?

- Hayır, ama birileri bu fikirden kurtulamıyor.

Он никак об этом не забудет, да?

- O konuyu unutamıyor, değil mi?

Да, чего никак не скажешь о твоём грёбаном дружке.

En azından pislik arkadaşının yapamadığını yapıyoruz.