Он не нужен translate Turkish

И он для меня много значит. Но такому варвару он не нужен.

Benim için çok değerli, ama senin gibi bir barbara bir şey ifade etmez.

Правда, он не нужен ни для музыки, ни для танцев.

Müzik çalarken veya dans etmek için size hizmet etmez.

Тебе он не нужен, но ты не хочешь, чтобы он был моим?

Onu istemiyorsun, ama benim de ona sahip olmamı mı istemiyorsun?

Мне он не нужен без его пиписьки.

'Pipiska'sı yok.

Но теперь я счастлива, и он не нужен мне.

Burada mutluyum. Ona gerek yok.

Потому что ты мне сказал : "Он не нужен, это все на полчаса".

Çünkü sen "Ona ihtiyacın olmaz, yarım saatte döneceğiz" dedin.

Он не нужен.

- İkimiz için de.

Он не нужен? — Пусть тело не найдут.

Cesetten hiçbir iz kalmadığından emin olsunlar.

Мне похер, мне он не нужен.

Götür onu, ihtiyacım yok.

Мне он не нужен.

Ona ihtiyacım yok.

Понятно? Он им не нужен.

Las Vegas'ta hiç kar yok.

Он нарисовал план. Он нам не нужен!

Şu haritayı aldığımız zaman ona gerek kalmayacak.

Нет, он не нужен!

- Zavallı kızcağız.

- Мне нужен диск! А когда он вернулся, вашего брата уже не было в живых.

Ve geri geldiğinde kardeşin onlarla değildi.

Он здесь не нужен.

Müdüre ihtiyacın yok.

Он мне не нужен.

Onu istemiyorum.

Он нам не нужен, так?

O herife ihtiyacımız yok yani.

Апофису он был не нужен пока Тилк не посеял семена восстания на Чулаке.

Apophis, Teal'c Chulak'ta isyan tohumlara atana kadar böyle birşeye ihtiyaç duymadı.

Пожалуйста, он тебе больше не нужен!

Lütfen, bundan sonra ona muhtaç olma.

- Нам он нужен, пока он не открылся.

- Açılmadan önce lazım.

Но я знаю что не от него, и он мне не нужен, передайте, что я уехала искать настоящего отца.

Ondan olmadığını öğrendiğimden beri, ona ihtiyacım yok, Ona çocuğumun babasını bulacağımı söyle - Gidiyor musun?

Он тебе не нужен.

Buna ihtiyacın olmayacak.

Линг не признается, что он ей нужен.

Evet, mümkün. Bunu gösterebilirim.

И что он мне не нужен.

Ve ona ilgi duymadığımı.

- Хорошо, но нам он не особо и нужен. У нас есть его ДНК.

Ona gerek yok, DNA'sı var.

- Он не нужен.

- Gerek yok.

- Ты не могла бы сказать Майку, что он мне нужен?

- Mike'a ona ihtiyacım olduğunu söyleyebilir misin?

Ведь он нужен вам живой, не так ли?

Canlı olması sizin için önemli, değil mi?

Он здесь и не нужен, если планета упоминается в договоре Гоаулдов с Асгардом.

Olmasına da gerek yok eğer, Goa'uld-Asgard anlaşmasında adı varsa.

Потому что он мне не нужен.

Çünkü onu istemedim.

Если он так глуп, что хотел меня надуть, то мозг ему не нужен.

Beni kazıklamaya çalışacak kadar aptal olan herhangi birinin de beynini fazla kulanmasına gerek yok.

Сейчас они его защищают. Но когда тебя не станет, он им будет не нужен.

Onu şimdi koruyorlar, ama sen öldüğünde ona ihtiyaçları olmayacak.

И он никому не нужен.

Yalnız kaldığı ve kimse onu istemediği için üzgün.

Нам он не нужен.

Ona ihtiyacımız yok.

- Может он им и не нужен.

- Belkide oksijene ihtiyaçları yoktur.

Неужели он теперь не нужен?

Bize lazım olmayacak mı?

Мне он не был нужен!

Bunu söylemek istemedim.

Потом он такой : " Не нужен нам имбирный эль.

Şöyle derdi, " Zencefilli gazoz alma.

Может, все-таки он вам не нужен?

Oh Tanrım! Belki de size pek gerekli değildir ha?

Тебе он больше не нужен.

Artık ihtiyacın yok.

Мне он нужен немедленно, и если это не случится, я продолжу дальше

Ona şimdi ihtiyacım var, ve bu olmazsa, işe devam edeceğim.

Ну, я думаю, он был больше не нужен

Heralde daha fazla kullanamazlardı.

Если бы он был, это бы поставило под сомнение твоё прочно укоренившееся мнение о самом себе как о бесполезном мешке дерьма, который никому не нужен.

İstemiyor muyum? Bugüne kadar hep, kimsenin istemediği bir bok çuvalı olduğuna inandın. Şimdi bir erkek arkadaşın olursa bu, bugüne..... kadar inandığın şeyi gerçek olmadığını gösterir.

Слушай, я не знаю как ты нашел диск, братан, но он мне нужен.

Bak, o diski nasıl buldun bilmiyorum dostum, ama ona gerçekten ihtiyacım var.

А если бы он не свидетельствовал, у детишек еще был бы папочка, который им так нужен.

Saptamadı mı? Bu çocukların sığınacakları babası vardı.

Обрывок бумаги он больше не нужен.

Böyle şeylere... artık gerek yok.

Но разве не забавно искать в толпе знакомого, даже если он тебе не нужен!

Ama kalabalığa bakıp kimseyi tanımıyor olmak insanı yalnız hissettiriyor.

И еще, что будь он в номере со мной, ему телевизор был бы не нужен.

Ayrıca burada benimle olsaydı, TV ile ilgilenmeyeceğini söyledi.

Ты бросишь его, когда он станет не нужен.

Tıpkı diğerleri gibi.

Я не знаю... Я не знаю, нужен ли он ей.

Bunu isteyip istemeyeceğini bilmiyorum.

Никогда не поймаешь сумашедшего ученого, когда он тебе нужен.

İhtiyacın oldu mu asla çekici deli bir fizikçi bulamazsın.