English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ О ] / Они ждут

Они ждут translate Turkish

1,096 parallel translation
Они ждут, пока радио сообщит им : "Пора. Пора".
Telsizden gelecek "YeşilI" mesajını bekliyorlar.
Они ждут меня у дома в 6 : 15.
Apartmanımın önünde benimle saat 6 : 15'te buluşacaklar.
И какого хуя они ждут?
Ne için bekliyorlar?
Они ждут меня, а не всех нас.
Körfez Savaşında da ütücüydüm. Ben bu işlere gelmem.
Они ждут его с нетерпением.
Bahse girerim bunu dinlemek için sıraya girerler.
Они ждут. Ты знаешь почему?
Kuyruğa dizildiler.
Ну, я думаю, они ждут, что мы будем больше пить.
Bence, onlar bizi içlerine çekip süzmek için bekliyorlar.
Они ждут лодку, чтобы перевезти груз.
Anlaşılan kargoyu taşımak için gemiyi bekliyorlar.
Они ждут, что я приведу их на Кинтанну.
Benden, onları Kentanna'ya götürmemi bekliyorlar.
Если они хотят скупить акции, тогда чего они ждут?
Hiçbir şey bilmiyorsun. Satın almadılar Neyi bekliyorlar?
Какого черта они ждут?
Neyi bekliyorlar bunlar?
Капитан, они ждут вас.
Kaptanım, seni bekliyorlar.
- Они ждут на корабле.
- Gemide bekliyorlar.
- Вряд ли они ждут большего.
- Bundan fazlasını istemezler herhalde.
Они ждут, когда мы вернёмся.
Bizi bekliyorlardır.
Они ждут снаружи, когда король позовет их.
Dışarıda, bir bekleme odasında geçiyor. Kralın onları çağırmasını bekliyorlar.
Господин президент, они ждут вашего ответа.
Kararınızı bekliyorlar, Başkanım.
Они ждут звонка.
Sen ciddimisin? Aramanı bekliyorlar.
Они ждут нас.
Bizi bekliyorlar.
Они ждут знака, чего-то, что бы заверило их в том, что всё будет в порядке, но они не будут ждать долго.
Bir işaret bekliyorlar, her şeyin yoluna gireceğine dair güvence verecek bir şey ama fazla uzun da beklemeyeceklerdir.
Они ждут меня в 8 : 30.
Beni 8 : 30 da bekliyorlar.
Они ждут нас... -... в нескольких милях отсюда. Но у нас нет связи.
Teknemiz ve hava kurtarma ekipleri gönderemeyeceğimiz emirleri bekliyor.
- Заткнись! Сэм, они ждут тебя.
Seni bekliyorlar.
Так как буд-то они ждут кого-то и они очень нервничают.
- Birini bekliyor gibi görünüyorlar ve gayet sinirli tavırları var.
Они ждут.
Bizi bekliyorlar.
Теперь они ждут меня у дверей.
Artık kapıda üstümü arıyorlar.
Чего они ждут?
Ne bekliyorlar peki?
Они ждут.
Bekliyorlar.
Они ждут нас в назначенной точке.
Toplanma noktasında bizi bekliyorlar.
Они ждут этого, как и все наглецы.
Bunu bekler onlar, bütün zorbalar gibi.
Они же ждут Вас!
Seni bekliyorlar.
– Точно. Но они там ее ждут.
Ama orada kuzu kuzu bekliyorlar.
Это было мило. Они так ждут юбилея своей свадьбы.
Yıldönümleri için sabırsızlanıyorlar.
А очки уже изготовлены. Они готовы и ждут вас.
İçeri girersin ve gözlüklerin seni bekliyordur.
Они просто ждут, чтобы ты сама себя простила.
Senin kendini affetmeni bekliyorlar.
Они, наверное, ждут нас.
Bizi burada bekliyor olmalılar.
Они просто ждут, что 11-летний мальчик придёт сюда, и его схватят!
Çocuk gelir gelmez havada kapacaklar küçüğü.
А меня они не ждут.
Bu benimle ilgili bildiklerinden fazlası.
Они все еще ждут нашего решения.
Halen karar vermemizi bekliyorlar.
Они все ждут, Крэг.
Bu taraftan, Craig.
Сюда, Крэг. Они все ждут тебя.
Bu taraftan, Craig.
А что они от меня ждут?
İsrail'den pırlantalar geldi. Benden ne bekliyorlardı ki?
- Что же они делают? Сидят на дороге, ждут чего-то!
Peki ne yapıyorlar!
Они меня ждут для того, чтобы сделать это?
Bunu yapmak için beni mi bekliyorlar?
Они всю ночь сидят в комнате с большими часами и ждут нужного момента, чтобы тебе позвонить.
Bütün gece büyük bir saatin olduğu odada oturur arayacakları vakti beklerler.
Они приближаются к прибрежному городку, где их уже ждут.
İstikametleri bir kıyı kasabası. Kasaba şimdi canlanıyor.
Наш ответ ждут в парламентской комиссии, без него они не могут завершить свой отчет.
Komisyon o olmadan'beyaz belge'yi tamamlayamaz.
Они не ждут победы, просто надеются на нашу агрессивность.
İddianın kendisi... Davayı kazanmanı beklemiyorlar, Ally. Müşteri sadece saldırgan davranmamız konusunda ısrarlı.
Они только этого от нас и ждут.
Onların yapmamızı istediği de bu.
И все они только и ждут момента, когда Федерация ослабеет настолько, что ей можно будет вцепиться в глотку.
Federasyondaki ölüm kokusunu hepsi aldı.
Они там ждут, наблюдают, ... решая, как и когда они убьют нас.
Dışarıda bir yerde bekliyor, izliyor bizi ne zaman ve nasıl öldüreceklerini planlıyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]