Bunu alamam translate Spanish
332 parallel translation
Bunu alamam, efendim.
No puedo aceptarlo, señor.
- Bunu alamam.
- ¡ No va a bajar de nuevo!
- Bunu alamam.
- No puedo aceptarlo.
Bunu alamam.
No comprendo.
Ama bunu alamam. - Niye?
- Pero no puedo aceptarlo.
Hayır, bunu alamam - - Sizin için olsa bile mi? - Benim için mi?
No, no se me permite ¿ Aunque sea para usted?
Paraları. - Bunu alamam.
- No puedo aceptarlo.
Tanrım, Dorothy! Ben de tam... Bunu alamam.
Por favor, Dorothy, no puedo aceptarlo.
Bunu alamam.
¿ Por qué no?
Tanrı korusun, bunu alamam...
No, no... - Jarita Ignátievna, pero si no es nada.
Murdock, bunu alamam.
Oh, Murdock, no puedo aceptarlo.
- Küçük bir şey? - Bunu alamam efendim.
- No puedo aceptarlo.
Teşekkürler Bebek fakat bunu alamam!
Gracias, Nena, pero no puedo aceptarlo.
- Hayır, hayır, bunu alamam.
- No, no puedo aceptarlo.
Bunu alamam.
No puedo llevarme esto.
Bunu alamam.
No la puedo aceptar.
Bunu alamam.
No puedo aceptarlo.
Bunu alamam!
No puedo aceptarlo.
Bunu alamam.
No puedo manejar eso.
- Bunu alamam, Bernard.
- No puedo aceptarlo, Bernard.
Forrest, bunu alamam.
No puedo quedármela.
Bunu alamam, Robin.
No lo soporto, Robin.
Al ona bunu ver. Bunu alamam.
- No se lo regalaría a nadie.
- Bunu alamam.
- Yo no podría llevar ésto, señor.
Ama bunu alamam.
Pero nunca pude.
- Bunu alamam.
- No puedo tomarlos.
Çünkü bu şu anlama gelir, eger extra not için ısrar ederseniz bunu alamamış olmanız gerekir.
porque significa que pides una calificación que no mereces.
Bunda mermi yoksa bende bunu alamam.
- Ni siquiera está cargada. Bájala, no quiere tener un arma apuntándome.
Bunu alamam.
- No puedo aceptarlo.
Bunu alamam.
No puedo aceptar eso.
Bu düşünceyi takdir ediyorum ama bunu alamam.
Aprecio el sentimiento, pero no puedo aceptarlo.
- Bunu göze alamam.
- No podría permitírmelo.
Dışarıda görülme riskini göze alamam. Bunu pekâlâ biliyorsun.
No puedo arriesgarme a que me vean.
Bunu kesinlikle üstüme alamam.
No es mérito mío.
Hayır, bunu göze alamam.
No puedo arriesgarme.
Bunu... Sanırım bunu ödünç alamam.
Yo... no creo que pudieras prestármelo.
Yugoslav-Trieste sınırında gümrükten bunu geçirme riskini alamam.
No puedo arriesgarme a pasar esto por la aduana de la frontera entre Yugoslavia y Trieste.
Bunu göze alamam.
No puedo arriesgarme.
Bunu kaybetmeyi göze alamam.
No puedo darme el lujo de perderla.
Olmaz bunu kimsenin bilmesini istemem, onu alamam...
No. Incluso, prefiero que nadie más lo sepa.
- Bunu göze alamam.
- No me lo puedo permitir.
Senin düşmanınım ama bunu sizden alamam.
He sido vuestra enemiga, pero no puedo recibirlo de Vos.
Bunu alttan alamam Averill.
No tengo que aguantar eso, Averill.
Bunu geri alamam.
Ya no puedo cambiar ésta.
Bunu alamam.
Quédatelos.
- Bunu senden alamam dostum.
Esto no está bién amigo..
Bunu yolculukta yanıma alamam.
No puedo llevar eso en un viaje.
- Ben bunu göze alamam.
Nunca consideré esta clase un curso pájaro.
- Bunu alamam.
No puedo aceptarlo.
- Bunu satın alamam.
- No puedo comprarlo.
Ben bunu alamam.
Kaya, no puedo aceptar esto.
alamam 85
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
bunu alabilirsin 17
bunu kabul edemem 111
bunu yapma 481
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapmana gerek yok 38
bunu duyduğuma sevindim 230
bunu biliyorum 710
bunu biliyor musun 150
bunu al 228
bunu alabilirsin 17
bunu kabul edemem 111
bunu yapma 481
bunu bana neden yaptın 18
bunu yapmana gerek yok 38
bunu nereden biliyorsun 159
bunu da 65
bunu yapabilirim 231
bunu bilmiyordum 213
bunu yapabilir misin 143
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21
bunu biliyordum 108
bunu da 65
bunu yapabilirim 231
bunu bilmiyordum 213
bunu yapabilir misin 143
bunu sevdim 345
bunu unutma 219
bunu yapamam 834
bunu yapmak istiyorum 21
bunu biliyordum 108