Sana ihtiyacım yok translate Spanish
1,000 parallel translation
Sana ihtiyacım yok.
No te necesito.
O zaman benim sana ihtiyacım yok.
Entonces, no te necesito.
Sana ihtiyacım yok!
¡ Ya no te necesito!
Bu gece artık sana ihtiyacım yok.
No te necesitaré más por esta noche.
Sana ihtiyacım yok, ihtiyar. Kendi kendimi savunurum.
No se preocupe, me defenderé solo.
Bırak çocuk. Çekil. Sana ihtiyacım yok.
Vete, chico, vete.
Sana ihtiyacım yok şu an.
Tranquilícese, calma.
Bu dergide ellerindeki verilerle bu diziyi yapabilecek 18 yazar bozuntum var. Bunun için sana ihtiyacım yok.
Tengo 18 personas que pueden hacer esta serie... con un puñado de información.
Sana ihtiyacım yok. Kimseye ihtiyacım yok.
No te necesito, no necesito a nadie.
Beni barındırman ve koruman için sana ihtiyacım yok. - Ama...
No necesito tu protección.
Artık sana ihtiyacım yok.
Ya no os necesito.
Bu yolculukta sana ihtiyacım yok.
No te necesito en este viaje.
Sana ihtiyacım yok, yalnız giderim.
No te necesito, iré sólo.
Eve git, sana ihtiyacım yok artık.
Voy a casa, ya no la necesito.
Sana ihtiyacım yok.
¡ No te necesito!
Sabaha kadar sana ihtiyacım yok.
No os necesitaré hasta mañana.
Pekala, git. Burada sana ihtiyacım yok. Ne adam ama!
Bueno, vete, no me haces falta, ¡ hombre!
Sana ihtiyacım yok
- No os necesito.
Sana ihtiyacım yok!
- ¡ Pues no te necesito!
Yok, sağol Wash! Sana ve bançonuna ihtiyacım yok şu an.
No necesito tu banjo ahora mismo.
Paraya ihtiyacım yok ; Sana söylemiştim zaten.
No necesito dinero, ya te dije.
Sana yalan söylemeye ihtiyacım yok.
Contigo, no tengo que mentir.
Sana burada ihtiyacım yok Sam.
No te necesitaré aquí, Sam.
Sana ihtiyacımız yok.
No te necesitaremos.
Belki de hiçbir şey için sana ihtiyacımız yok.
Puede que no le necesite más.
Kimseye ihtiyacım yok, sana söz veriyorum kumpanyayı oluşturacağım.
No necesito a nadie, formaré la compañía, se lo aseguro.
Sana ayıracak askerim yok. Afrika'da düzeni sağlamak için onlara ihtiyacım var.
- No puedo concederte soldados... los necesito para mantener el orden en África.
- Sana ihtiyacımız yok, şerif.
- Un momento. Ya no le necesitamos, sheriff.
- Sana ihtiyacımız yok, Emma.
- No te necesitaremos.
Cuddles, gerçekten sana ihtiyacımız yok.
Cuddles, en verdad que no te necesitamos.
İşte sana vereceğim para. Artık bu paraya ihtiyacım yok.
Escucha, utiliza este dinero para instalarte en Tokio y acabar el doctorado.
Sana karşı avantaja ihtiyacım yok, teneke kafalı.
No necesito ventaja sobre ti, bravucón.
Anlamana gerek yok çünkü sana biraz ihtiyacım var.
No sólo me servirás como fachada.
Karışma, sana ihtiyacımız yok.
Mantente al margen, no te necesitamos.
Sana sabaha kadar ihtiyacımız yok.
Probablemente no lo necesitaré hasta mañana.
Peki ya dokuzuncu ay? Sana ihtiyacım varken bir satır bile yok.
Y al noveno cuando más te necesitaba, ni una palabra.
Sana ihtiyacımız yok.
No te necesitamos.
Kısa bir süre önce sana ihtiyacım vardı. İhtiyacım vardı. Şimdi kimseye ihtiyacım yok.
Dame algo que me haga olvidar...
- Ben birinin ninesine mi benziyorum? Sana yardım etmeye kalktım, bir anda kendimi üniversitede buldum. Benim yardıma ihtiyacım yok.
Empezamos con que te quiero ayudar y acabas metiéndome en la universidad.
Sana artık ihtiyacım yok.
Ya no te necesito...
Sana artık ihtiyacımız yok.
Ya no te necesitamos.
'Sana ihtiyacımız yok'demelerinden mi korkuyorsunuz?
¿ Cuál es la duda? ¿ Que nos respondan que no nos necesitan?
Madam, sözkonusu uçarılık ise... onu ayartan bendim, o beni ayartmıyordu. Ve sana karşı olan görevlerimi, ihmal etmem için beni kimsenin ayartmasına ihtiyacım yok.
Madame, en cuestiones de libertinaje, era yo quien le engatusaba a él... y yo no necesitaba que nadie me engatusara... para alejarme de los deberes que os debía.
Sana yardım etmeyi teklif edecektim, ama görüyorum ki ihtiyacın yok.
Me ofrecería a ayudarte, pero veo que no la necesitas.
Kimsenin korumasına ihtiyacım yok, sana defalarca söyledim.
No necesito que nadie me proteja, te lo he dicho mil veces.
Sana ihtiyacım yok.
Yo no lo necesito.
Virgil, ne sana ne de mikroskoplarına artık ihtiyacımız yok!
Virgil, ya no te necesitamos ni a ti ni a tus microscopios.
Sana da, ona da ihtiyacımız yok!
No los necesitamos ni a ti ni a él.
Artık değilsin. Sana burada doktor olarak ihtiyacımız yok.
Aquí no necesitamos un médico.
Sana da ihtiyacımız yok.
y no te necesitamos a ti, tampoco.
Sana artık ihtiyacım yok.
Ya no te necesito.
sana ihtiyacım var 442
sana ihtiyacımız var 124
sana ihtiyacımız yok 27
ihtiyacım yok 83
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
sana ihtiyacımız var 124
sana ihtiyacımız yok 27
ihtiyacım yok 83
yoko 23
yokohama 35
yok artık 174
yokum 65
yok ya 124
yoksa 930
yok öyle bir şey 68
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa sen 40
yok ol 36
yok mu 410
yoksa ben 17
yok ki 29
yok daha neler 57
yoktur 42
yok birşey 158
yok canım 523
yoksa ne olur 26
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37
yok bişey 18
yok oldu 57
yok bir şey 967
yoktu 131
yok musun 43
yoksa ne 75
yok et 47
yok yahu 26
yoksa seni öldürürüm 37