English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ Ş ] / Şimdi gitmem gerekiyor

Şimdi gitmem gerekiyor translate Spanish

186 parallel translation
Şimdi gitmem gerekiyor.
Tengo que irme.
Şimdi gitmem gerekiyor, ve üzülmeni istemiyorum.
Tengo que irme. No quiero que estés triste.
Şimdi gitmem gerekiyor. Seninle Texas'ta görüşürüz.
Me tengo que ir ahora, pero nos vemos en Texas.
Şimdi gitmem gerekiyor.
- Me voy a marchar.
Bak şimdi gitmem gerekiyor.
Mira, estoy apurado.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Me tengo que ir.
- Şimdi gitmem gerekiyor. - Nereye gitmen gerekiyor?
- Me tengo que marchar.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Bueno, debo irme.
Tamam, şimdi gitmem gerekiyor.
Ahora debo irme.
Dinle. Şimdi gitmem gerekiyor.
Escuche, tengo que irme.
Şimdi gitmem gerekiyor. Ama arada sırada biriyle ne düşündüğünü konuşmak istersen ziyaretine gelebilirim.
Yo me tengo que ir pero si necesitas hablar con alguien, decir lo que piensas... yo puedo ver a verte cuando quieras, así estamos juntos otro rato.
Evet. Gerçekten söyleyebildim,... şimdi gitmem gerekiyor.
Hagas lo que hagas es una lucha.
Hiçbir şey, şimdi gitmem gerekiyor.
No era nada. Me despido
Şimdi gitmem gerekiyor.
Debo irme ya.
Şimdi gitmem gerekiyor.
Ahora te esperas Yo tambien tengo que mear
Şimdi gitmem gerekiyor, iş arkadaşım bekliyor.
He de marcharme, mi colega espera.
Benim şimdi gitmem gerekiyor.
Tengo que irme enseguida.
Benim şimdi gitmem gerekiyor.
Tengo que irme ahora.
Benim şimdi gitmem gerekiyor.
Quizá debería irme ahora
Şimdi gitmem gerekiyor çünkü annem beni bekliyor. Çantamı hazırlamalıyım.
Bueno, pues ya me tengo que ir porque mi mamá me está esperando, tengo que empacar mis cosas.
Şimdi hemen eve gitmem gerekiyor çünkü kocamın böbrek sıkıntıları yeniden baş gösterdi ve onu tek başına bırakamıyorum.
Mi marido no está muy bien del riñón y no puedo dejarle solo mucho rato. Su hermano está vigilando.
Tarih dersini aldığına göre şimdi müzeye gitmem gerekiyor. Teşekkürler.
Y después de la clase de historia, vuelvo al museo.
Şimdi, maalesef gitmem gerekiyor.
Tengo que irme.
Şimdi gerçekten gitmem gerekiyor, Christopher.
Realmente ya tengo que irme, Christopher.
- Şimdi gitmem gerekiyor.
- Lo tengo que dejar.
simdi gitmem gerekiyor, Ray.
Ahora tengo que colgar, Ray.
Gitmem gerekiyor şimdi.
Tengo que marcharme.
Hemen şimdi hastaneye gitmem gerekiyor.
Tengo que ir al hospital.
Şimdi, izninizle. Besin odasına gitmem gerekiyor. Senyör Rangel'e ait eşyaları toplamam gerekiyor.
Ahora, disculpe,... debo recoger las cosas del señor Rangel... para dárselas a su hijo.
Tamam, şimdi bak, gitmem gerekiyor.
Mire, yo me tengo que ir.
Şimdi, yarın işi asıp... bürosuna gitmem ve kıçını yalamam gerekiyor.
Mañana no puedo ir a trabajar... tendré que ir a su oficina y lamerle el trasero.
şimdi yaz okuluna gitmem gerekiyor.
Ahora tengo que ir a la escuela de verano.
Şapkanı istiyorsun diye ta Rockaway'e mi gitmem gerekiyor şimdi?
¿ Ir a Rockaway por un sombrero?
Ama şimdi önce işe, sonra derse gitmem gerekiyor.
Tengo que irme. Tengo una clase.
Şimdi, eğer ikiniz de beni affettiyseniz oy vermeye gitmem gerekiyor.
Si me disculpan, tengo que dar mi voto.
Şimdi hatırladım da, benim gitmem gerekiyor.
Acabo de recordar que debo irme.
Şimdi okula gitmem gerekiyor, tamam mı?
Tengo que ir a la escuela ¿ Bien?
Şimdi eve gitmem gerekiyor.
Necesito ir a casa.
Şimdi dişçiye gitmem gerekiyor.
Ahora tendré que ir al dentista.
- Şimdi benim oraya gitmem gerekiyor.
- Ahora tengo que ir allí.
Ve şimdi bu işi yapmıyorum. Montana'ya gitmem gerekiyor.
Tengo un rancho que atender allí.
Şimdi tam gaz geri gitmem gerekiyor Üstelik sizi burda bıraksam iyi olacak!
No me la siento, háganlo ustedes, ¿ de acuerdo?
- Ne zaman konuşacağız? - Şimdi ajansa gitmem gerekiyor.
- Tengo que ir a la agencia.
Şimdi bi yere gitmem gerekiyor.
Pero ahora...
Şimdi mahkemeye gitmem gerekiyor.
- Ling quiere que vaya.
Belki de benim üzerime oynarsan paranoyak olacağımı düşündün. Çünkü her zaman durduran ben oluyordum ama şimdi sensin bu durumda belki de daha ileri gitmem gerekiyor. Hatta belki ücretsiz bir kliniğe gidip gerekli yedekleri istiflemeli buraya getirmeliyim ve sonra da sevişmeliyiz.
Esperabas que cuando invirtieras los papeles yo iba a querer seguir adelante porque como soy yo quien pone los frenos quién sabe, hasta quizás hubiera podido ir al Dispensario a buscar material para poder hacer el amor contigo.
Şimdi gitmem mi gerekiyor?
¿ Mejor me alejo?
Şimdi de doktora mı gitmem gerekiyor?
¿ Tendré que ir al doctor?
Şimdi bir toplantıya gitmem gerekiyor.
Tengo que ir a una reunión.
Şimdi buradan gitmem gerekiyor. Mümkün olduğunca hızlı.
Y tengo que largarme de aquí lo antes posible.
Şimdi Jupiter'e çöp toplamaya yardım etmeye gitmem gerekiyor.
Debo irme ahora para ayudar a recojer latas en júpiter.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]