English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ C ] / Ciddi bir şey mi

Ciddi bir şey mi translate French

166 parallel translation
Hayatım, ciddi bir şey mi? - Sana söyledim ya, önemli değil. - Başım döndü o kadar.
Rien qu'un petit étourdissement.
- Ciddi bir şey mi?
- C'est sérieux?
Tamam, görüşürüz. - Teşhis koyamayınca o çocuklarla hep kriz yaşıyorum. - Ciddi bir şey mi?
Je sais, c'est rien.
Ciddi bir şey mi?
Pour quelque chose de grave?
Ciddi bir şey mi?
Tu crois que c'est grave?
- Ciddi bir şey mi? - Hayır.
Margot ne se sent pas bien.
Ciddi bir şey mi?
Est-ce grave?
Ciddi bir şey mi?
Sérieux?
Ciddi bir şey mi? Hayır.
C'est grave?
Çok yorgun ve hiç iyi beslenmiyor kızım! - Ciddi bir şey mi doktor?
Il est seulement très fatigué et sous-alimenté.
- Ciddi bir şey mi?
- C'est grave?
Ciddi bir şey mi?
- C'est grave?
- Ciddi bir şey mi?
C'est une grosse panne?
- Ciddi bir şey mi?
Est-ce grave?
- Ciddi bir şey mi? - Evet.
C'est sérieux?
- O kadar ciddi bir şey mi yani?
Je ne savais pas que c'était si sérieux!
Ciddi bir şey mi? Nashville'e gidebilir miyim?
Elle arrivera à Nashville?
Tanrım, Lou, bu sahiden Böyle ciddi bir şey mi?
Mon Dieu, Lou, c'est plus sérieux que je ne le croyais?
- Bu Neil de kim? Ciddi bir şey mi?
- C'est sérieux avec ce Steinhart?
Ciddi bir şey mi?
C'est sérieux?
Ciddi bir şey mi, Doktor?
Est-ce grave, docteur?
- Bu ciddi bir şey mi?
- C'est sérieux?
- Öyle mi? Ciddi bir şey mi?
- Grave?
KuIüpte beraber oIduğun adam, ciddi bir şey mi?
Le type du club, c'est sérieux?
AIdığın o uyuşturucuIar, o ciddi bir şey mi?
Toi qui te drogues, c'est sérieux?
Ciddi bir şey mi?
Rien de grave?
Ciddi bir şey mi?
Grave?
Ciddi bir şey mi?
Une entorse...
- Ciddi bir şey mi?
Rien de sérieux?
- Ciddi bir şey yok, değil mi?
Rien de grave?
Böyle bir şeyi uydurmanın çok ciddi bir şey olduğunun farkındasın değil mi, evlât?
C'est une chose très sérieuse d'inventer quelque chose comme ça?
Ciddi bir şey mi?
C'est grave?
Şu fantom astımlı söylediklerinde ciddi mi sence? Yani planını bozacak olursan kötü bir şey yapar mı dersin?
Tu crois que ça tournera mal... si tu le fais marcher?
Ciddi bir şey olamaz, değil mi?
Ça ne doit pas être bien sérieux.
Ciddi bir şey değil mi?
C'est du sérieux?
Ciddi bir şey değil mi, Joe?
C'est pas très grave?
Ciddi bir şey mi?
- Est-ce grave?
Bir şey kaçırmışım, yani ciddi bir ilişki mi?
Alors, c'est sérieux?
- Ciddi bir şey mi?
Un accident?
Daha önce ciddi anlamda konuşmadık bile. Aptal elman yerine başka bir şey koydum. "Tereyağı olmadığına inanamıyorum" kâsesini mi?
Non pas parce que je n'étais pas avec toi... mais parce que j'étais ici, toute seule.
Ciddi anlamda ateşli silahlara ihtiyacım var. - Kılıç ve sopalardan öte bir şey mi istiyorsun? - Oldukça öte.
Selon le livre, on doit lui faire une injection de vitamine K...
Bu süre içinde bir sürü şey yapabilirsin. Şimdi bana Brian'dan bahset. Seninle niyeti ciddi mi?
En tout cas plus qu'assez pour parler de Brian et de ses intentions.
Okulu kırmam şimdi pek ciddi bir şey gibi gelmiyor, değil mi?
Sécher les cours, c'est rien à côté.
Ciddi bir şey değil zaten, değil mi?
Tu sais que ce n'est pas sérieux, hein?
- Ciddi bir şey mi?
Donc, c'est sérieux?
Dün gece ciddi olmadığım bir sürü şey söyledim. Öyle mi?
La nuit dernière, j'ai dit des tas de choses que je ne pensais pas.
- Hastane mi? Ciddi bir şey gibi.
On dirait que c'est sérieux.
Ama çok ciddi bir şey olsaydı, bize gelip söylerdi, değil mi?
S'il y avait eu quelque chose de grave, il nous en aurait parlé, non?
Ciddi bir şey mi?
C'est grave ça?
Fakat ciddi bir şey yok, değil mi?
Mais ce n'est pas sérieux, si?
Ciddi bir şey mi?
Ça veut dire que c'est grave?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]