Oğlun nerede translate French
79 parallel translation
Sana soruyorum, o gammaz oğlun nerede?
Je te parle. Où est ton mouchard de fils?
- Oğlun nerede öldürüldü?
- On a tué ton fils où?
Oğlun nerede?
Où est ton fils?
- Oğlun nerede?
- Et que fait-il?
- Oğlun nerede?
Où est votre fils?
- Oğlun nerede?
- En Allemagne
Oğlun nerede Roger?
Oû est ton fils, Roger?
Aa tabii oğlun nerede? Aa işte, "Orada yuvarlanan benim oğlum!"
Et tu rampes.
Oğlun nerede?
Alors, et ton fils?
Oğlun nerede?
Où est-il?
Oğlun nerede?
Où est votre fils?
- Küçük oğlun nerede?
- Ton petit garçon?
Oğlun nerede?
Où est-il d'abord?
Oğlun nerede?
Où est passé votre fils?
- Oğlun nerede? - Bilmem.
Je sais pas.
Bu kadar sohbet yeter oğlun nerede?
Assez blagué. Où est Billy?
- Oğlun nerede?
- Où est votre fils?
"Oğlun nerede?" "Ann ile dışarıda."
"Où est votre fils?" "Avec Ann." "Qui est Ann?"
Oğlun nerede?
Il est où, le fils dont tu parles?
Yakışıklı oğlun nerede bu günlerde?
Où est passé ton bel Eric?
Oğlun nerede bilmiyor musun?
Tu sais pas ou est ton fils, hein? Nous, on sait.
Oğlun nerede?
- Où est ton fils?
Sevgili küçük oğlun nerede?
Où est le petit garçon que tu aimais?
Karınla oğlun nerede?
Où sont ta femme et ton gosse?
Kocan ve oğlun nerede?
- Où sont-ils?
Kocan ve oğlun nerede?
Où sont votre mari et votre fils?
Gilraen oğlun nerede?
Gilraen, où est ton fils?
- Oğlun nerede bilmiyorum.
- J'ignore où est votre fils.
Cesare, oğlun nerede?
Où est ton fils?
Peki oğlun nerede Şehzade?
Et où est votre fils?
Lanet olası oğlun nerede?
Où la baise est votre fils? .
Oğlun nerede?
Où est ton fils? C'est un bon garçon.
- Oğlun nerede?
Où est ton fils?
Oğlun okula nerede gitti?
Où as-tu été à l'école?
- Bilmiyorum... - Oglun nerede?
Où est ton fils?
Senin oğlun. Şimdi hatırladım nerede gördüğümü.
C'est votre fils!
Bir oğlun daha var, nerede olduğunu bilmiyorsun.
Tu as un autre fils, tu ne sais pas où il est.
Oğlun nerede?
Je me débrouille. Où est ton fils?
- Oğlun ve Cordelia'nın nerede olduğuyla ilgili mi?
- Où sont Cordélia et ton fils?
Douglas, şu anda oğlun Josh'ın nerede olduğunu biliyor musun?
Douglas, est-ce que tu sais où se trouve ton fils Josh en ce moment?
Ya şu oğlun, o nerede?
et ton fils, où est-il?
Oğlun organ naklini nerede yaptırdı?
Où est-ce que votre fils a reçu sa transplantation?
Oğlun ölüyor olsaydı, nerede olurdun?
- Là où on va quand son fils meurt.
Oğlun şimdi nerede?
Où est votre fils maintenant?
Oğlun şu an nerede?
Où es ton fils maintenant?
Oğlun şimdi nerede?
Où est-il en ce moment?
O zaman oğlun Jack nerede?
Où est ton fils, Jack?
Oğlun yaşıyor ve nerede olduğunu biliyorum.
Il est vivant, et je sais où il est.
Diğer oğlun sana ağabeyinin nerede olduğunu sorduğunda ona ne diyeceksin?
Que diras-tu à ton autre fils quand il demandera ce qui est arrivé à son grand frère?
Oğlun nerede?
Alors, où est votre fils?
Hemen! Nerede olduğunu söylesem bile sen doğruyu söyleyip söylemediğimi anlayana kadar oğlun sıvı kaybından ölmüş olur.
Même si je vous disais où il est, le temps que vous découvriez si je dis la vérité, votre fils sera mort de déshydratation.
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
nerede 4371
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
nerede kaldın 193
neredeyim 174
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198
nereden biliyorsun 934
nereden geliyorsun 129
nerede o 1480
nerede kaldın 193
neredeyim 174
nereden buldun 91
neredeyse bitti 135
neredeyse 363
neredeyim ben 198