Buradan gideceğiz translate French
415 parallel translation
Moreau'nun teknesini alıp bu gece buradan gideceğiz.
Nous prendrons le bateau de Moreau et nous partirons d'ici cette nuit
- Buradan gideceğiz Andre.
Eh bien... on va s'en aller, André. - Mais où?
Gece olunca, buradan gideceğiz.
À la nuit tombée, on s'en ira.
İki saat içinde buradan gideceğiz.
Nous partons dans quelques heures...
İki saat sonra buradan gideceğiz.
Nous partons ce soir-même.
Bir raunt daha ve buradan gideceğiz.
Ensuite, ce sera réglé.
Buradan gideceğiz Sarah.
Nous partons ensemble, Sarah.
- Hank, buradan gideceğiz!
- Hank, on va par ici!
Birkaç saat içinde buradan gideceğiz.
On part d'ici dans deux heures.
- Paramızı alıp buradan gideceğiz.
On touche et on fout le camp!
Buradan gideceğiz.
Il n'est pas question de rester ici.
Yarın buradan gideceğiz tatlım, ama çok erken değil.
On partira, mon chou, mais pas trop tôt.
Buradan gideceğiz.
On va partir par là.
Teçhizatımızı alıp Alman askeri devriyesi gelmeden buradan gideceğiz.
On ramasse tout et on file avant que les Allemands ne se montrent.
Buradan gideceğiz ve kimseye bir şey anlatmayacağız. Yemin ederim.
On ne dira rien à personne, je vous le jure.
- Ne zaman buradan gideceğiz?
Quand est-ce qu'on se tire d'ici?
İki saat içinde, Mathilde ve ben buradan gideceğiz.
Mais je dois tout de même vous donner les raisons de cette petite réunion. Ce soir même, dans deux heures, Mathilde et moi, nous partons en direction du soleil.
Aşağıya ineceğiz, elbiselerini bulacağız ve buradan gideceğiz. Tamam mı?
- On va redescendre, on va retrouver tes fringues et puis on va se tirer, OK?
Hayır, Shelly... Hepimiz buradan gideceğiz.
On va rentrer chez nous.
Manny Cortez'le görüşüp hikâyesini dinleyecek gereken malzemeleri alıp buradan gideceğiz.
On va voir Manny Cortez... rassembler l'équipement nécessaire et quitter la ville.
Şimdi uçağa binip buradan gideceğiz.
On prend l'avion et on s'en va.
Bobby Joe'yu arayacağız sonra da buradan gideceğiz!
On va aller dans ces bois... chercher Bobby Joe. Dès qu'on l'a trouvée, on fout le camp!
- Buradan sonra nereye gideceğiz?
- Où allons-nous?
Aslında buradan beraber gideceğiz.
Maintenant nous allons partir.
Buradan sonra nereye gideceğiz?
Où irons-nous après?
Sonrasında, buradan olabildiğince hızlı gideceğiz..
Ensuite, nous partirons aussi vite que possible.
Ben ve Dice birlikte gideceğiz buradan. Elbette Lewt'ta olacak.
Moi et Dice, on se débrouillera.
O batık gemiyi kurtaracağım sonra da ikimiz buradan çok uzaklara gideceğiz.
Je finis de renflouer ce rafiot, et après, on partira. Toi et moi, loin d'ici.
- Buradan hangi yöne gideceğiz?
- On va où maintenant?
Eğer hemen buradan çıkmazsak, spinning dersine gideceğiz.
Si on ne file pas, on se tapera la poterie.
O zaman buradan hemen gideceğiz.
Nous allons ficher le camp!
- Hemen buradan gidelim. - Nereye gideceğiz?
- Partons!
Buradan kurtulup, evime gideceğiz.
Quand nous sortirons de ce trou, nous irons chez moi.
Buradan çekip gidelim, sen ve ben. Nereye gideceğiz?
Pour aller en prison?
Buradan beraber gideceğiz.
Nous partirons ensemble.
Yarın oğlumla buradan uzaklara gideceğiz.
Demain, j'emmène mon garçon.
Buradan uzaklara gideceğiz, ikimiz.
Nous allons partir loin d'ici. Tous les deux.
Buradan uzaklara gideceğiz. Eğer beni hâlâ istiyorsan daima beraber oluruz.
Nous allons partir loin d'ici, et puis nous resterons toujours ensemble... si tu veux encore de moi.
Ve işimiz bittiğinde işimiz bittiğinde, bebek buradan toz olacağız. İhtiyacımız olanı alıp, dağlara gideceğiz.
Quand ce sera fait... nous plierons bagages, et nous partirons dans les montagnes.
Demek istiyorsun ki buradan Texarkana, Texas'a gideceğiz ve 28 saate geri döneceğiz.
Tu veux dire qu'on va faire un aller-retour jusqu'à Texarkana, au Texas, en 28 heures?
Buradan nereye gideceğiz, Doktor Mengers?
Que va-t-il se passer, Dr Mengers?
- Buradan gideceğiz.
- Partir d'ici.
Ne yapacağız yani, buradan çıkıp gideceğiz ve terk mi edeceğiz?
Alors, qu'allons-nous faire? On va simplement s'en aller et tout laisser?
Ben araba bulacağım. Söz veriyorum gideceğiz buradan.
Je vais appeler une voiture et je te promets que nous allons partir.
Ve yemek biter bitmez buradan çıkıp gideceğiz...
On va partir juste après manger,
Yarın sabah buradan gideceğiz.
On fout le camp demain matin.
Yakinda buradan gidecegiz.
Je pense qu'on ne va pas tarder a partir.
Buradan karşıya doğru gideceğiz.
Si on passe là... On y arrivera.
Bu arada Hillary, demiryolu geçidindeki kamyonu çalacak ve bizi buradan alacak. Sonra uçağın bizi beklediği iniş pistine gideceğiz.
Entre-temps, Hillary s'empare de ce camion, vient nous chercher, et nous filons vers la piste d'atterrissage.
Polisi arayacağım ve buradan çıkıp gideceğiz, hemen şimdi!
On va appeler la police et on va sortir d'ici tout de suite!
Buradan eyalet finallerine gideceğiz.
Après, il y a les finales par Etat.
gideceğiz 89
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
buradayım 1669
buradasın 260
burada 4271
burada ne yazıyor 27
burada ne işin var 798
burada ne arıyorsun 599
burada da 32
buradan 750
burada kimse yok 180
burada mısın 154
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63
burada ne yapıyorsun 1049
burada neler oluyor 706
buradan gitmek istiyorum 41
burada ne işim var 33
burada ne var 74
buradan git 21
buradaydı 142
burada dur 141
buradasınız 63