English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → French / [ Ş ] / Şimdi gitmem gerek

Şimdi gitmem gerek translate French

203 parallel translation
İzini kaybetmemek için şimdi gitmem gerek.
Il faut que j'y aille.
Görevdeyim. Ama şimdi gitmem gerek. Polis memuruyum.
Je suis ici pour le service, je dois partir.
Şimdi gitmem gerek.
Il faut que je parte.
- Şimdi gitmem gerek.
- Voilà, il faut y aller.
Şimdi gitmem gerek.
Voyons. Il faut que j'y aille maintenant.
- Tavsiyen için teşekkür ederiz. - Şimdi gitmem gerek.
- Il faut que je me sauve.
Şimdi gitmem gerek ama kardeşim uyuyunca sana telefon ederim.
Je dois y aller, mais quand mon frère sera couché, je t'appellerai.
Şimdi gitmem gerek.
- Nicole, il faut queje te laisse.
Şimdi gitmem gerek.
Je dois y aller.
Sizinle tanışmak çok güzeldi ama şimdi gitmem gerek.
Ravie d'avoir fait votre connaissance, je dois partir.
Şimdi gitmem gerek.
Mais je dois partir.
Şimdi gitmem gerek.
Je dois y aller, Duane, parce que...
Şimdi gitmem gerek.
Je m'en vais.
Şimdi gitmem gerek, Frau Holle.
Je dois y aller, Mme Holle.
Li, lütfen şimdi gitmem gerek!
Sers-toi. Je te laisse.
Tamam, imzalarım, ama şimdi gitmem gerek.
Je le signerai, mais je y dois aller maintenant.
Şimdi gitmem gerek
Je dois y aller maintenant.
Tamam şimdi gitmem gerek sonra görüşürüz.
Je dois y aller. À plus tard, les gars.
- Şimdi gitmem gerek. - Tanıştığımıza sevindim.
- Ravi de vous avoir rencontré.
Şimdi gitmem gerek.
- Bien sûr. - Très bien.
Şimdi gitmem gerek, ama hemen döneceğim ve sonra buradan kaçacağız.
Je connais un moyen, j'y vais de suite, et alors nous fuirons.
Geleceğimizi inşa etmek için şimdi gitmem gerek.
Bon, je file assurer notre avenir.
Şimdi gitmem gerek.
Je dois m'en aller.
Ama şimdi gitmem gerek. Lütfen mazur görün.
Mais je dois partir, vous devez m'excuser.
- Üzgünüm ama şimdi gitmem gerek.
- Je dois y aller, maintenant.
Şimdi gitmem gerek.
Je dois descendre.
Ama şimdi gitmem gerek!
Mais là, faut que j'y aille!
Evet, evet benim şimdi gitmem gerek.
Oui! Oui. Bon je dois y aller.
Şimdi gitmem gerek yoksa beni bulurlar.
Je dois filer ou ils me trouveront.
Teşekkürler Kenny. Şimdi gitmem gerek.
Merci, Kenny.
Leeanne, şimdi gitmem gerek.
II faut prévenir la police.
Bir gün ödeşiriz. Şimdi gitmem gerek.
Peut-être qu'un jour je te revaudrai ça.
Şimdi kasabaya gitmem gerek.
" Je dois aller en ville.
Şimdi gitmem gerek.
Maintenant il faut que j'y aille.
Şimdi gitmem gerek.
Je dois partir.
Şimdi gitmem gerek. Bol şans.
Tu aimes mieux la vache ou les sous?
Peki, şimdi gitmem gerek.
Il faut que je parte.
Tanıdık olmak yeter. Şimdi Duval'e mi gitmem gerek?
- Je dois aller chez Duval?
Şimdi benim gitmem gerek.
Bonne nuit, mon joli.
Şimdi, gitmem gerek, yavrum...
Je m'en vais, ma poule.
Olur mu şimdi yani. Şimdi gidemem. Başka yere gitmem gerek
Je peux pas, je dois aller quelque part.
Gitmem gerek şimdi
II faut que je m'envole
Şimdi ölülerin arasına gitmem gerek.
Je vais voir où en sont les macchabées.
Şimdi müsaadenle gitmem gerek.
Pardon, mais je dois y aller.
Tatlım? Tatlım, gitmem gerek şimdi.
Trésor, il faut que j'y aille.
- Şimdi gitmem gerek.
Venez avec moi.
Şimdi gitmem gerek.
- Je dois y aller. - Non. Non.
Şimdi, Broadway 96'ya gitmem gerek. Yerini biliyor musun?
Maintenant, je vais au 96 sur Broadway, tu connais?
Şimdi havaalanına gitmem gerek. Saat 7'den önce oraya varamam.
Là, j'ai mon vol à 2 h, je n'arrive qu'à 7 h.
Şimdi müsaadenle lavaboya gitmem gerek.
Excusez-moi. Toilettes.
Şimdi annemle eve gitmem gerek.
Pour l'heure, je dois ramener ma mère.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]