English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ç ] / Çok kolaydı

Çok kolaydı translate Portuguese

579 parallel translation
Çok kolaydı, değil mi?
Foi muito fácil, não foi?
- Çok kolaydı.
- É simples.
Hayır, çok kolaydı.
É muito fácil.
Çok kolaydı, değil mi?
Foi um piquenique, eh?
Heyecanları bastırmak gördüğün gibi çok kolaydır.
Vês como é fácil deixar a agitação do lado de fora?
Düşman edinmek gerçekten çok kolaydı.
Como podia devorar a oposição.
Küçük bir evdir ve bakımı çok kolaydır.
É pequena e não dá muito trabalho.
Eke'i bulmak çok kolaydır.
Não é dificil encontrar Eke.
Çok kolaydı.
- Não. De todo.
Erkek çekici olduğunda ve sen de fazlasıyla öylesin boyun eğmek, dayanmak neredeyse çizmeyi aşmak çok kolaydır...
E você é terrivelmente atraente. E fácil ceder, afeiçoar-se... e quase ir longe demais.
Çok kolaydı.
Era tão fácil.
Ki bu çok kolaydır.
Como isso é fácil.
Bu tür bilgileri vermek her zaman çok kolaydır.
Esse tipo de informações é fácil de dar.
Bu tuzağa düşmek çok kolaydır.
É muito fácil cair nessa rotina.
- Çok kolaydı.
- Às mil maravilhas.
Altı yıl önce de iş çok kolaydı.
Há seis anos também era simples.
Evet, ama çok kolaydı.
- Foi fácil lidar com ele.
Niçin dövüşmediniz? Çok kolaydı.
Porque não lutou?
Çok kolaydı.
Foi relativamente fácil.
Eskiden çok kolaydı.
No passado, isso era simples.
Vermek çok kolaydır
É tão fácil ceder...
Bu çok kolaydı.
Foi muito fácil.
56 yıl burada yaşamışsanız ve her köşesini biliyorsanız sevmek çok kolaydır tabii.
Vivo aqui faz 56 anos. Conheço cada esquina... Como não gostar?
- Bu çok kolaydı.
É demasiado fácil, demasiado fácil.
Çok kolay. - Ne çok kolaydı?
O que é que foi demasiado fácil?
Çok kolaydı.
Foi fácil.
Onlarla çalışmak çok kolaydır.
De trato muito fácil.
Bu şartlarda idealist olmak çok kolaydır ama madalyonun iki yüzü vardır.
É fácil gostar dos desgraçados, mas há que ver a face e o reverso.
Çok kolaydı.
Sério!
Tırmalamak çok kolaydır.
Bem fáceis de coçar.
Müthiş bir şey. İIk korkuyu atlattıktan sonra gerisi çok kolaydır.
Depois de se ultrapassar o medo inicial, é canja.
Bu atışlar çok kolaydı, dostum. Hadi ama.
Aquelas jogadas eram fáceis, pá.
- Bu çok kolaydı.
Oh, é canja.
Şimdi herşey çok kolaydı herkes istediği kadar buz alabiliyordu.
Era tudo mais fácil agora e todos estavam a tomar o gelo como garantido.
Bilirsin, bazı zamanlar çok kolaydır.
Por vezes é tão fácil.
Bu çok kolaydı, Starscream.
Foi fácil demais, Starscream.
Gerisi çok kolaydı.
O resto foi fácil.
Dinle Kevin boyutlar arası kapı açmak çok kolaydır.
Verás abrir uma porta dimensional é relativamente fácil.
İş çıkış saatinde taksi bulmak çok kolaydı.
Pensando bem, foi demasiado fácil apanhar um táxi em hora de ponta.
Çok kolaydı. 2 yıl müteahhitlik yaptığımı unutma.
Foi fácil. Não se esqueça que fui construtor civil durante dois anos.
Ve Megan, ah... Çok gençti. - Elde etmek çok kolaydı.
A Megan era tão jovem, tão fácil de conquistar.
Haritada size göstermek çok daha kolaydır.
É mais fácil mostrar-lha no mapa.
Birinin adını gazetede yayınlatmak, uzak tutmaktan çok daha kolaydır.
É mais fácil pôr nomes no jornal que mantê-los fora dele.
Önlükle etrafı toplamak çok daha kolaydır!
É muito mais fácil limpar a casa assim. Sabe, com pantufas.
Duggan adına ehliyet ve Fransız nüfus cüzdanı kolaydı ama... şu üçüncü belge çok sorun çıkardı.
A carta de condução do Duggan e o B. I. francês foram fáceis, mas... o terceiro cartão foi uma dor de cabeça.
Man Adası'na vardığımızda, numaralarımızla beraber fotoğraflarımız çekildi. Hepimiz "biz suçluyuz" diye düşünmeye başlamştık bile şimdiden. Ama o andan itibaren, her şey çok, çok daha kolaydı
Quando chegamos à Ilha de Man, fomos fotografados com número no peito, portanto, nos sentíamos criminosos, mas a partir daí as coisas melhoraram muito.
- Ne? Bu çok fazla kolaydı. Korkutucu.
Foi tudo demasiado fácil, é assustador.
Çok kolaydı.
Vi o elefante a aproximar-se de ti e então afastei-o de ti. Não foi nada.
Eğer bilmek istersen, onu yakalamak çok da kolaydı.
E, se queres saber, também foi fácil de apanhar.
Politikacılar için kurşun yerine gümüş almak çok daha kolaydır
É mais fácil para os políticos aceitar dinheiro do que levar com chumbo.
Parayı harcamak onu kazanmaktan çok daha kolaydır, tatlım!
É mais fácil gastá-lo que ganhá-lo, fofa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]