English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ E ] / Eve gittim

Eve gittim translate Russian

305 parallel translation
- Dün geldim ve babamların eve gittim...
Когда я прибыл вчера, я сперва зашёл к отцу... - Вчера?
Bir şey olmadı, ben de beklemekten yorulup, eve gittim.
Я устал ждать и поехал домой.
- Sonra eve gittim ve duş aldım.
- ѕотом € пошЄл домой и прин € л душ.
Taksiye binip eve gittim.
Я села в него и поехала домой
Sonra eve gittim.
Потом я вернулся домой.
Masaya doğru gidince bu adamlara ben de eve gittim.
Я любил ее... И когда она пошла к столу к тем мужчинам, я больше не мог на это смотреть и ушел.
Ben de... eve gittim.
Так что я пошел домой.
Sonra eve gittim. Beni bilirsiniz. Evde Tanrı'ya duamı ettim.
Но я пришёл домой и помолился Господу.
Birden, babamın o konuşma metnini bekliyor olduğunu hatırladım... ve yazıyı bitirmek için bir koşu eve gittim, ama bir an evvel bitirebilmek için o heyecan ve telaşın sonucunda... cümlelerde bir sürü hata yapmıştım.
Вдруг я вспомнила, что папа ждет свою речь, и я бегу домой, чтобы допечатать ее до конца, но так тороплюсь закончить работу, что делаю кучу опечаток.
Eve gittim ve dedim ki "Önemli olan şey, Joe hiçbir zaman bir anda karar verip Roma'ya uçmuyoruz".
Пришла домой и сказала : "Видишь ли, Джои, мы ни разу не летали в Рим по первому желанию".
Eve gittim ve eski gazeteleri paketlemeye başladım.
Чтобы забыть этот отвратительный эпизод, я пошел домой и стал подшивать газеты.
Eve gittim.
Пришел домой и..
Tam bir yıl önce son defa eve gittim.
Ровно год назад я в последний раз побывал дома.
Ben de eve gittim.
Я отправился домой.
Defolmamı söyledi ben de otobüsle eve gittim.
Сказала, чтобы я убирался к черту, и я поехал домой на автобусе.
O anda, ayrıldım. Eve gittim.
Ну, тут я сразу домой рванул.
Arabayı bırakmak için eve gittim. ... ve birkaç dakikalığına içeri girdim.
Я остановился у дома, вышел из машины зашел в дом на пару минут.
Çok sıkıldım, eve gittim. Kapıyı açtım. Babanla Sherry'nin ne yaptığını görünce notaya kendim bastım.
Мне надоело, я ушёл, поехал домой, вошёл в квартиру и когда увидел, что папа с Шерри там делают, то издал пронзительный крик.
Eve gittim, sakalımı kestim ve bir hafta sonra kırık sırtımla onun ofisindeydim.
Я сбрил бороду, а через неделю пришел к ней на прием со сломанной спиной.
Ben dört eve gittim. Hepsini sattım.
Я обошла четыре дома, и все продала.
- Doğruca eve gittim.
- Я поеxал прямо домой.
Malzemeleri almak için eve gittim.
Сходил домой, коe-что взял.
- Eve gittim.
Домой.
Daha iyiydim. Eve gittim.
И я поехал домой.
"Bankta uyuyordum, sonra eve gittim" alçak herif çok yumuşak oynadın, neden bana izin vermedin neden onu oracıkta çivilememi engelledin?
"Я спал на парковой скамейке". Ну, в самом деле! Что вы с ним так мягко?
Onu orada bıraktım ve ben de eve gittim.
Я высадил ее у ворот и поехал домой.
Eve gittim.
Я входил в дом.
Eve gittim ve iki saat uyudum tamam mı?
Пришли ко мне, пару часов поспали, ага?
Sabah 6 gibi sana temiz elbise getirmek için eve gittim.
Да, я только в шесть утра съездил домой, чтобы взять для тебя чистую одежду.
Yakında, Babylon'da tanıştığım çok tatlı bir çocukla eve gittim.
- Недавно я привел к себе домой прикольного парня, с которым встретился в "Вавилоне".
Daha sonra eve gittim, Tobolsk'a...
А потом я домой к себе поехал, в Тобольск.
Sonra eve gittim.
После я пошел домой.
Yaz için eve gittim. Ailemi gördüm.
Я просто... я отправился домой на лето, повидал моих предков.
Eve gittim ve karıma Tulsa konusunu anlattım ve o gitmiyor.
Я пришел домой, сказал моей жене о Талсе, и она не поедет.
Geç olduğunu söyledi, öpüştük ve eve gittim.
Она сказала, что уже поздно, прощальный поцелуй и я ушел.
Eve gittim.
И я поехал домой. Я переговорил с Марг.
Eve gittim.
Я пошёл домой.
Fotoğrafları çektim ve basmak için doğruca eve gittim.
Я сделал пару снимков и поехал домой проявлять пленку. А дальше — обрыв.
Ona hala genç olduğumu göstermek için oraya gittim. Savaş yorgunluğu nedeniyle eve gönderdiler!
Я хотел доказать, что еще молод, а меня отправили домой как не годного к службе.
Hayır, genel eve bir kez gittim ve orada beni hıçkırık tuttu.
Я был в борделе один раз в жизни. Я подцепил икоту. Это закончилось чем-то вроде этого.
Eve bile gittim. Bu seni mutlu etti mi?
Я даже дома побывал.
oraya birsey üzerine gittim, ben uzakta çalışırken 6 da tamamen ve adamlar birlikte değiştiriyorlardı ve Na Yeong herhalde geldiğinde eve 9 u bulup geç kalacaktı.
мХ ГЮ ВРН! щИ! щИ!
Bir sorun mu var? Dün gece babamı Sherry ile romantik bir yemek yemesi için eve davet ettim. Ben de "La Traviata" ya gittim.
Прошлым вечером я пригласил папу использовать мою квартиру для тихого романтического ужина с Шерри, пока я нахожусь на "Травиате".
İkinci sınıftan itibaren üç yıl boyunca okuldan eve koşarak gittim. Ama asıl sebep Millie'ydi.
Но правда в том, что это было из-за Милли.
Eve gidip çocuk bakıcısıyla yüzleşemeyecek kadar küçük düştüğümden, nedenini sorma, hayvanat bahçesine gittim.
Я была слишком унижена, чтобы возвращаться домой и встречаться с нянькой. Так что, и не спрашивай почему, я поехала в зоопарк.
Eve geç gittim.
О, я поздно пришел домой.
- Pasta yedikten sonra eve gittim.
- В котором часу?
Eve gittim...
Ударь меня! Прости.
Bak Jack. Güvenli eve gitmemi istedin, ben de gittim.
Джек, я выполнила твою просьбу и съездила в тот дом.
Eve erken gittim. Babamın eşyalarını karıştırdım.
Я заскочил в магазин, ушел домой пораньше, начал разбирать вещи своего папы.
Ertesi sabah ayrılıp eve gittim.
Извини

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]