English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ E ] / Eve geliyorum

Eve geliyorum translate Russian

183 parallel translation
Ben hemen eve geliyorum, Bayan Romari.
Я приеду, как только смогу.
Giyiniyorum, dışarı çıkıyorum ve eve geliyorum.
Я одеваюсь, я выхожу и прихожу домой.
Eve geliyorum.
Я еду домой!
Eve geliyorum.
Я еду домой.
Eve geliyorum.
Думаю, я вернусь.
Eve geliyorum koltuğa oturuyorum ve kendime acımaya başlıyorum.
В течение десяти лет.
Bekle, Marge. Eve geliyorum!
Подожди, Мардж, я иду домой!
Süt almaya çıkıyorum eve geliyorum, bir bakıyorum ;
Я выхожу за квартой молока. Я вхожу, и нахожу своего сына, который балуется со своим телом будто это был парк развлечений.
Evet, ilk fırsatta eve geliyorum.
Да, я прилечу домой так скоро, как только смогу.
- Eve geliyorum.
- Я еду домой
Annem nasıl acaba diye eve geliyorum, ve lanet, aniden görüyorum ki, bir avukatla beraber yaşıyorlar.
Я приехал к матери, а она живет с чертовым адвокатом.
Benim de Gece yarısı eve geliyorum...
Но понимаешь, ля-ля-ля, понимаешь, я прихожу домой посреди ночи.
Eve geliyorum- - ve burnunu iğrenç Godiva'ya- - sokarken yakalıyorum!
Я прихожу и застаю тебя с этой патлатой уродиной.
Mary, eve geliyorum.
Всё, пожалуй. Мэри, я к тебе иду.
Natalie'yleyim. 1 : 15 treniyle eve geliyorum.
Мы с Натали, и уже едем домой.
- Eve geliyorum.
- Я еду домой.
Ben eve geliyorum, sen odana gidiyorsun sen mutfağa gidiyorsun, ben odama gidiyorum.
Я прихожу - ты уходишь к себе. Ты идёшь на кухню - я ухожу к себе.
Ah, sorun değil. Eve geliyorum.
Можешь не волноваться, я скоро приеду.
En kısa zamanda eve geliyorum.
И возвращаюсь домой как можно скорее.
Çok rahatsız edici bir şey. Eve geliyorum ve telefon neredeyse beni taciz ediyor.
а телефон буквально атакует меня.
Bir yıl sonra eve geliyorum ve babamı ölü buluyorum.
Меня не было здесь год, возвращаюсь, а папа мертв.
Burada ve dışarıdaki Tv seyreden herkes Anne, yakında eve geliyorum....
Все, кто сейчас меня видит... Мама, я скоро приду.
Selam, tatlım. Eve geliyorum.
Привет, милая.
Eve geliyorum.
Я по пути домой.
Eve geliyorum, yiyorum, uyuyorum.
Я же прихожу домой есть и спать.
Eve geliyorum.
Домой.
Noel için eve geliyorum.
Она теперь моя семья. Моя семья... Санта-Клаус сгорел!
Eve geliyorum.
Я иду домой.
Kafasında her şey düzenlendi ve şimdi eve geliyorum!
Он уладил все у себя в голове и теперь возвращается домой!
Peki sence neden ellerim kan içinde eve geliyorum?
А почему, по-твоему, я возвращаюсь весь в крови?
Eve geliyorum.
Я возвращаюсь домой.
Ama ben eve geliyorum.
Но я еду домой.
Anne, eve geliyorum, yoldayım.
Мам, я уже еду домой.
Zorlu bir işgününden sonra eve geliyorum ve işte buradasın. Harper's Bazaar dergisi ve şekerlemelerinle oturuyorsun.
Я прихожу домой после трудного рабочего дня, а тут ты, бездельничаешь со своими конфетками и "Харперc базаром".
Jenny'i okula götürmek için havaalanından dosdoğru eve geliyorum ama o evde değil ha?
- Я только что из аэропорта, специально заехал, чтобы отвезти Дженни в школу, а она уже ушла?
Günün sonunda, etiketimi çıkarıyorum. KAPALI Çekmeceyi açıp beynimi alıyor, kafama takıyorum park yerine gidip, arabamla eve geliyorum.
В конце дня снимаю табличку с именем, открываю шкафчик, достаю свой мозг, ставлю его на место, иду на стоянку для персонала, еду домой.
Kendi evime gelirken, eve geliyorum diye haber vermem mi gerekiyor?
Я что, должен докладывать, что собираюсь прийти в собственный дом?
Eve geliyorum, dayak yemiş gibiyim.
Возвращаюсь домой без живого места.
Ben eve bunun için mi geliyorum?
И я приxожу домой... a тут тaкоe?
Eve hep geç geliyorum. Karım, bir şey var sanacak.
Я постоянно поздно прихожу домой... моя жена будет думать что что-то случилось.
Eve geliyorum.
Привет, милая.
- Hemen geliyorum. - Sonra çok hastalanacaksın ve kendi başına yemek yiyemeyecek hale geleceksin. Anneciğinin seni eve götürüp yanında kalması gerekecek.
Да, а потом ты сильно заболеешь и будешь не в состоянии есть, так что маме придется отвести тебя домой и оставаться с тобой пока Дози не воссоединятся.
Tatlı Bobby'me. Daha iyi hissediyorum ve size yepyeni bir şarkı söylemek üzere eve geliyorum. Lütfen gel.
Моему любимому Бобби. чтобы спеть тебе свою новую песню. и я тебя с ним познакомлю.
Çok zor bir işim var, ve eve gece geliyorum, ve, şey...
У меня очень сложная работа, и я прихожу домой ночью и...
Bu eve ilk kez geliyorum.
Я в этом доме впервые.
Evet, evet, çok şanslıyım ama günde 12 saat çalışıyorum, ve sonra eve ne için geliyorum?
И да, я очень счастливая, но я работаю по 12 часов в день.
Eve sadece yazın geliyorum.
Я приезжаю домой только на лето.
Eve sana geliyorum, Molly.
Я иду домой к тебе, Молли.
Siz ikiniz doğruca eve gidiyorsunuz ve ben de sizle geliyorum!
Вы двое отправляетесь домой, и я иду с вами!
Sence eve geç mi geliyorum?
Думаешь, мне нравится возвращаться поздно?
Ben eve her gün bisikletle gidip geliyorum.
Я каждый день езжу домой на велосипеде.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]