Hayatımda translate Russian
5,158 parallel translation
Baba hayatımda yok, o yüzden bunu kendim yapacağım.
Отец ребёнка не со мной, и я буду справляться сама.
Beni kardeşimden söküp aldılar, beni bildiğim tek anneden alıp götürdüler. Hayatımda beni isteyen tek kadın.
Они оторвали меня от моего брата, забрали меня у единственной матери, которую я когда-либо знал, единственной женщины, которая когда-либо... хотела меня.
Hayatımda gördüğüm en güzel kızla tanıştım.
Я встретил самую красивую девушку, из всех, что видел в своей жизни.
Hayatımda Philadelphia'da geçirmeyeceğim ilk Noel olacak bu. Üzgünüm.
Ты знаешь, это будет первое Рождество в моей жизни, которое я не проведу в Филадельфии.
O yıllardan bu yana hayatımda bir sürü değişiklik oldu.
Моя жизнь очень изменилась за последние годы.
Hayatımda hiç o kadar cesur bir kadın görmemiştim.
Я не видел женщину храбрее.
Onu hayatımda hiç duymadım.
Никогда не слышал о ней.
Şu anda olduğun kişi... Hayatımda, kızımın hayatında isteyeceğim biri değilsin.
Кто ты теперь, ты... не тот кого я хочу видеть в своей жизни!
Bu, hayatımda gördüğüm en harika şey. - Aubrey.
Круче этого я ничего в своей жизни не видел.
Bu adamı hayatımda daha önce hiç görmedim.
Никогда в жизни не видела этого человека.
Şunu söylemeliyim ki,... hayatımda eşim Alicia Florrick'den daha adil ve daha dürüst birini hiç tanımadım.
Я просто хотел сказать, что я никогда не встречал более справедливого и честного человека, чем моя жена, Алисия Флоррик.
Hayatımda bu kadar terleyen birini görmedim.
Первый раз вижу, чтобы кто-то так сильно потел в своей жизни.
Biliyorum aptalca gelecek ama hayatımda mutlu olduğum tek zamanın kız kardeşime okuma öğrettiğim zaman olduğunu fark ettim.
Это прозвучит глупо, но я понял, что единственный раз, когда я был действительно счастлив, был когда я учил свою сестрёнку читать.
Hayatımda yaptığım tek iyi şey...
А единственную, хорошую вещь..
Şu anda buraya giren kız, hayatımda görmek istediğim en son kişi.
Я заметила одну девушку, с которой ни за что не хотела бы встречаться.
ilk kez de değil üstelik bunca yıllık meslek hayatımda bu son kez de olmayacak.
Не в впервой уже я с места на место кочую будучи копом. Да, наверное и не во второй.
Bil bakalım hangisi hâlâ hayatımda?
Угадай, кто из них всё ещё в моей жизни.
Christie her zaman hayatımda değildi.
Кристи не всегда была в моей жизни.
Onu hayatımda ilk kez görüyorum.
Я в жизни его не видел.
Fakat pişmanlıklar içindeki hayatımda geriye baktığımda beni gülümseten tek şey sensin.
Но я жалею не обо всём. Тебя я всегда вспоминаю с улыбкой.
Ama sonra fark ettim ki, hayatımda bir kadın olmadan nasıl biri olduğumu bulmam gerek.
Но затем, я осознал, кем являюсь без этих девушек.
Yalvarmayacağım ama sen oğlumsun ve ne olursa olsun seni hayatımda istiyorum.
Я не буду просить, но ты мой сын, и я хочу, чтобы ты был в моей жизни, несмотря ни на что.
Beni etkilemeye çalıştı ama sonra aşk hayatımda ne kadar şanslı olduğumu hatırladım.
У меня действительно отстойное везении в личной жизни.
Hayatımda ilk kez sesini duymaya ihtiyacım oluyor ve sonuç bu mu yani?
Я имею ввиду, что я активно ищу звук твоего голоса и это все что получаю
- Hayatımda gördüğüm en temiz ev neredeyse, sanki kimse orada yaşamıyormuş gibi.
Кровать заправлена. Чище дома я никогда не видел, будто там никто и не живет.
Ama gerçek şu ki çocuklarımla düzgün bir ilişki ve insan ırkına olan inancımın çoğu da dahil bu meslek için hayatımda pek çok şeyden vazgeçtim, öyle ki dünyada uyum sağlayabileceğim başka bir yer yok.
Но правда в том, что я отдал этой работе большую часть своей жизни, включая нормальные отношения со своими детьми, и большую часть веры в человеческую расу, и теперь... на Земле не осталось другого места, где бы я вписался.
Hayatımda olman bile saçma aslında.
Ты даже не должен быть в моей жизни.
Hayatımda öyle mutlu bir anı yaşadığımı hiç hatırlamıyorum.
Я думаю, это был самый счастливый момент в моей жизни.
Hayatımda sadece sen varsın â ™ ª - O'nun evinde.
В его доме.
Hayatımda bir şeyden hiç bu kadar emin olmamıştım.
Да. В жизни не был более уверенным.
Çünkü hayatımda ilk defa gerçek bir insanım ve küçük bir öksürük dışında harika hissediyorum.
Потому что хоть раз в жизни я это я и за исключением небольшого кашля, я чувствую себя отлично.
Siz hayatımda gördüğüm en inanılması güç yalancısınız.
Вы - самая эффектная врунья, которых я когда-либо встречал.
Hayatımda böyle düşünceli bir insan görmedim.
Никогда не видел более вежливого человека.
Önceki hayatımda ne kadar kötü bir şey yaptım ki bunu hak ettim ben?
раз такое наказание мне досталось.
Hayatımda çok kötü şeyler yaptım Nicolai.
Я сделал много плохого в своей жизни, Николас.
Wow, bu hayatımda gördüğüm en büyük ev.
Ого, такого огромного дома я ещё не видел!
Hayatımda umutlandığım ilk andı.
Тогда я впервые в жизни почувствовал надежду.
Hayatımda yediğim en iyi bifteklerden biri.
Я в жизни не ел стейка лучше этого.
Hayatımda gördüğüm en güzel şey ya.
Это самое лучшее, что я видел в жизни.
kanca-up çoğu Ben yetişkin hayatımda yaşadım o kadınlarla olmuştur Bu baba sorunlar vardı.
Чаще всего в своей половой жизни я имел баб, у которых были проблемы с папочкой.
sürekli zorbalık, kesinlikle, tüm olmadı, ama ben... Ben kimseyi dövmedim ettik hayatımda.
Запугивание - это тоже было, но я в жизни никого не ударил.
Gencim. Hâlâ hayatımda bir şeyler yapabilirim.
Я ещё молод, я ещё могу изменить свою жизнь.
Hayatımda değiştirmek istediğim şeyler var ama bu beni farklı biri yapmaz.
Конечно, в моей жизни есть вещи, которые я хотела бы поменять, но это не сделает меня другим человеком.
Hayatımda yaptığım tek iyi şey o.
Она – светлое пятно в моей жизни.
Hayatımda pek çok kişiyle tanıştım.
Я встречал много людей в моей жизни.
Hayatımda öyle biriyle tanışmadım.
Кто, черт побери, этот Долан? Я никогда не встречал такого человека
Hayatımda duyduğum en kötü fıkraydı.
Это - худшая шутка Из всех что я когда-либо слышала.
Aşkının sadakati öyle bir şeyi anlamama neden oldu ki! Onun için mümkün olabilecek en iyi koca olmaktan daha büyük bir hırs yok hayatımda.
И ее безграничная любовь помогла мне понять, что в жизни нет ничего важнее чем быть для нее самым лучшим мужем на свете.
Hayatımda bir şey vardı, çok korktuğum ve saklamaya çalıştığım bir şey.
В моей жизни кое-что было, я была... Я правда была напугана и пыталась спрятаться.
Neden "hâlâ" dedin ki? Sanki bir sabah uyandığımda, kafamda bir seri katili sevdiğime dair travmatik anılar olmadığında hayatım sona erecekmiş gibi?
Почему ты говоришь "пока", как будто я собираюсь проснуться в один прекрасный день и понять, что моя жизнь кончена из-за того, что у меня нет травмирующих воспоминаний о том, что я любила серийного убийцу?
Hayatımda hiç sağlam durmadım.
Я никогда не был сильным.
hayatımda ilk kez 38
hayatımda ilk defa 27
hayatımdan nefret ediyorum 19
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımda ilk defa 27
hayatımdan nefret ediyorum 19
hayatım 3662
hayatim 33
hayat 236
hayatı 33
hayat devam ediyor 42
hayatımı 47
hayatını 28
hayatımın aşkı 18
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatın 30
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45
hayat nasıl gidiyor 25
hayat kısa 24
hayat güzel 31
hayatta 78
hayatın 30
hayata 34
hayatını yaşa 16
hayat dolu 30
hayattayım 45