English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Kesinlikle

Kesinlikle translate Russian

38,670 parallel translation
Kesinlikle bunu yapacaksın.
Конечнo, paзоpвешь.
Kesinlikle.
Именно.
- Bu kısmı kesinlikle çıkaracaktım, Frank.
Я coбирaлcя вычеркнуть этo, Фpэнк.
Belle, güzel olduğu kadar tartışmacı da olabilir. Kesinlikle!
Но её страсть к спорам не уступает её красоте.
Kesinlikle.
Вот именно.
Kesinlikle, bu tarafta.
Определённо в той стороне.
- Tamamen güvenli. - Kesinlikle.
- Это абсолютно безопасно.
Eh, o kesinlikle sana bakmayı seviyor.
Ну, ей нравится смотреть на тебя.
Şu kadarını söyleyeyim Logan bu, kesinlikle uzun zamandır geçirdiğim en güzel geceydi.
Знаешь, Логан, это, без сомнения, была лучшая ночь за очень долгое время.
Kesinlikle.
Точно.
Patlamak üzereymişim gibi hissediyorum, kesinlikle okula geç kalacağız,
Ну, я чувствую, что я вот-вот взорвусь, мы определенно собираемся опоздать в школу,
Bu iyi değil, çünkü Strickland kesinlikle bana % 100 yumruk atacak.
Это плохо, потому что Стрикленд определенно собирается ударить меня на 100 %.
Oh, kesinlikle her seyi benden çikarir.
О, он определенно собирается выбить из тебя все мозги.
Kesinlikle hayır.
Точно нет.
Demek istediğim, kesinlikle toplantı yapmayacağım, bu yüzden işimi kaybedeceğim,
На шоу талантов я не попаду, и еще потеряю работу.
David dinle bu kesinlikle kabul edilemez.
Дэвид, слушай, это неприемлемо.
- Kesinlikle bam teli.
- Определенно больная тема.
- Kesinlikle hayır.
- Если бы.
- Bence kesinlikle...
- Я думаю, что мы...
- Mary, Mary... -... kesinlikle ödeştik. - Tamam, konuşma.
- Мэри, Мэри... действительно квиты...
Evet, kesinlikle öldüğünü sanıyor dostum.
Ага, она небось думает, что тебя убили.
- Şu anda aldığın oranda aldığın şeyi almaya devam edersen, iki haftan var. Kesinlikle, iki hafta!
Если будешь продолжать в таком же темпе, счёт пойдёт на недели.
- Evet, kesinlikle.
Да! Конечно, да!
Kesinlikle tanımıyorsun.
Попросту не знаете.
- Kesinlikle almadım!
Я наверняка этого не делал!
Kesinlikle şapkayı takmalıydı.
Он наверняка должен носить кепку.
Kesinlikle mümkün. Kendisi John'un terapistiydi.
Более чем, она была психотерапевтом Джона.
- Bağlılar! Kesinlikle!
Они связаны.
Kesinlikle!
Точно!
- Kesinlikle!
- Не говори!
Kesinlikle delikanlı.
Говорю тебе, парень.
Ölmek, tüm bir hayatı Şoksurat'ın süper bir ad olduğunu düşünerek yaşamaktan kesinlikle daha iyidir.
Ну, умереть определённо лучше, чем прожить всю жизнь тупорылым ушлёпком, считающим, что Шокерфейс - крутое имя.
O zaman ben çirkin olduğum için kesinlikle çok mutluyum.
Ну, тогда я благодарна судьбе, что я уродина.
- Kesinlikle polisleri arıyor. - Vay şerefsiz.
- Он явно вызывает копов.
Kelle kesinlikle Ruth Davenport'un. O dairede oturan kadının yani.
Голова принадлежит Рут Дэвенпорт, женщине, которая жила в этой квартире.
Kesinlikle.
Это действительно так.
Kesinlikle burada olmayan bir şeyden.
И тут чего-то определенно недостает.
Kesinlikle öyle.
Точно.
- Kesinlikle.
- Определенно.
Kesinlikle.
Определенно.
Kesinlikle!
Да уж!
Evet. Kesinlikle!
Да, именно!
Kesinlikle istiyorum. Evet.
Еще как!
Kesinlikle olmaz.
Точно нет.
Hayır, kesinlikle doğru yerdeyim.
Нет, это определенно, то место.
Kesinlikle o olamaz.
Определенно нет.
- Kesinlikle.
- Точно.
Kesinlikle randevu değil.
Это точно не свидание.
Olmam gereken yer kesinlikle burası.
Так здесь я и должен быть.
Kesinlikle evet.
Абсолютно.
Kesinlikle doğru.
Точно.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]