Zamanınızı boşa harcıyorsunuz translate Russian
42 parallel translation
- Çünkü zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Ты напрасно тратишь время!
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
В напрасно теряете время.
Bu yüzden zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Так что если для вас это - не потеря времени, то для меня - именно так.
Eğer insanlara bakıyorsanız, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Прекрасно. Мэнфред. Если вы ищете людей, вы напрасно теряете время - сегодня утром они ушли.
Sayın Yargıç korkarım zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Ваша Честь, я боюсь, вы теряете время.
Anket sonuçları "Zamanınızı boşa harcıyorsunuz." diyor.
Кажется мне, вы тратите наше время.
Size söyledim, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Я уже говорила тебе - ты теряешь время.
Tabii ki ama zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Конечно, но вы зря тратите время.
Mark Cooper'ı arayarak zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы тратите время впустую, разыскивая Марка Купера.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы зря теряете время
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы впустую тратите время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz beyler.
Напрасно тратите время, парни.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы попусту тратите время.
Ortağımla konuşabilirsin. - Zamanınızı boşa harcıyorsunuz! - Çocuklar büyük annelerindeler!
- Поговорите с моим напарником.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz, dedektif. Yer bilgisini bu sabah değiştirmiştim.
Я подделал утром данные местонахождения.
Fakat, bana sorarsanız, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Поверьте мне, вы напрасно тратите своё время.
Baştan söyleyeyim, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Что ж, могу сказать, что вы зря тратите своё время.
Her şekilde de zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
В любом случае вы зря потратили время.
Abigail'i görmek için, ki kendisi şu anda kayıp,... ve gördüğünüz gibi benim yanımda değil. Yani zamanınızı boşa harcıyorsunuz. Hey.
To see Abigail, who is missing, and clearly not with me, so you're wasting time.
Maalesef zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Боюсь, вы попусту тратите свое время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Ты тратишь время впустую.
Üzgünüm ama zamanınızı boşa harcıyorsunuz. Katya yarışmalara katılmak istemiyor.
Извините, что отняли у вас время, но Катя не заинтересована в соревнованиях.
Size yardım edemez. Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Он тебе не поможет, зря теряешь время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz. Söyleyeceğim hiçbir şey yok.
Зря стараетесь, сказать мне нечего.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы зря тратите своё время.
Üzgünüm, zamanınızı boşa harcıyorsunuz, tabii benimkini de.
Извините. Вы тратите время, своё и моё.
Ne yazık ki, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
К сожалению, вы зря тратите время.
- Zamanınızı boşa harcıyorsunuz, Savcı Yardımcısı Pine.
Послушайте, вы напрасно тратите наше время, заместитель прокурора Пайн.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Зря теряете время.
Baştan söyleyeyim, zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Предупреждаю сразу, вы зря тратите время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы теряете время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
ВЫ ТЕРЯЕТЕ ВРЕМЯ.
20 dakika önce aradınız ve arabanın sizde olduğunu söylediniz, hadi gelin, alın dediniz, ama şu hale bak zamanımızı boşa harcıyorsunuz.
Сказали, что "можно забирать", всё, типа, приходите. И вот мы тут сидим и тратим наше с женой время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
Вы зря теряете время.
Zamanınızı boşa harcıyorsunuz.
- Пацаны, вы зря тратите время.
Doğru davrandı, kendinden şüphelenilmesini sağlayacak bir şey söylemedi, suçlu değil. Zamanı boşa harcıyorsunuz. Benim ve ajanlarınızın zamanını.
Он сделал все правильно, ничто не заставляет сомневаться он не связан с преступлением - вы тратите время но лишь мое и своего агента.
Yani, içinizden herhangi birinin, mimar olmak haricinde birşeye en ufak bir eğilimi bile varsa zamanınızı ve benim zamanımı boşa harcıyorsunuz demektir.
Если у кого-то из вас есть хоть малейшая склонность к тому, чтобы стать кем-то другим, а не архитектором, вы зря тратите моё и своё время.
Zamanınızı benimle boşa harcıyorsunuz.
Вы попусту тратите своей время.
Sally Langston'u etkileyebilecek gerçek bir Tanrı adamı mısınız... yoksa zamanımı boşa mı harcıyorsunuz?
Подумайте хорошенько. действительно ли вы божий человек, который может на нее повлиять, или вы просто тратите мое время зря?
zamanı 41
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zaman doldu 144
zaman 286
zamanında 22
zamanla 88
zaman geçiyor 44
zamanım yok 137
zamanlama 22
zamanın var mı 17
zaman yok 141
zaman doldu 144