English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → español / [ B ] / Biraz daha iyi

Biraz daha iyi traducir español

2,218 traducción paralela
Bu sabah odasından kafasında Darth Vader başlığı ile çıkıp, beni Güç ile boğmaya çalıştı. Yani diyebilirim ki, "biraz daha iyi".
Bueno, él salió esta mañana de su cuarto llevando el casco de Darth Vader y usando la Fuerza así que yo diría algo mejor.
Onu her dakika özlüyorum ve biraz daha iyi hissetmek istiyorum.
Mucho y todo el tiempo. Quiero sentirme mejor, aun por un minuto.
Biraz daha iyi yazabilsem...
Si pudiese escribir mejor iría más rápido.
- Evet, biraz daha iyi.
- Si, mucho mejor.
Sonra bazı şeyler yaşadım kendimi biraz daha iyi hissetmemi sağlayan şeyler ve Vicki'nin hepsinde payı vardı.
Ahora, de repente, consigo estos momentos y las cosas comienzan a sentirse un poco mejor. Y Vicki está en cada uno de ellos.
Sadece bunun, küçük yeğenini biraz daha iyi tanımak için bir şans olduğunu düşün.
Sólo considera ésto como una oportunidad para conocer a tu sobrina un poco mejor.
Ama, şunu söylemek istiyorum. Düşünceme göre beraber biraz daha iyi çalışsaydık L.A.P.D. nin yararına olabilirdi.
Mmm, pero, mm, yo quería decir que, eh, n-no creo que sea beneficioso para el departamento si hacemos que trabajar juntos sea más fácil.
Biraz daha iyi olabilirdi.
Podría estar mejor.
- Biraz daha iyi mi şimdi?
- ¿ Se encuentra mejor?
O biraz daha iyi.
Ese estuvo mejor.
- Ben biraz daha iyi oldum, ya sen?
- Estoy mejor, ¿ y tú?
Sanırım durum biraz daha iyi.
La cosa ha mejorado, supongo.
- Biraz daha iyi.
- Poco más.
Leverett biraz daha iyi. Yine arama şart ama boş arama yapıp resim linki olan sayfaları bulabiliyorsun.
Con una búsqueda encuentras links a fotos.
Eminim siz ve eşiniz beni biraz daha iyi tanımak için geçen vakitten zevk alacaksınız
Usted y su esposa disfrutarían mi compañía si me conocieran mejor.
Evet, biraz daha iyi.
Sí, un poco mejor.
Dikkat etse biraz daha iyi görünebilir.
Podría ser muy guapo, si lo quisiese.
Biraz daha iyi hissedene kadar gelebilirsin.
Sería lo indicado, hasta que te sientas un poco mejor.
Belki şehri biraz daha iyi bilsem içerdim ama...
Quizá una vez que llegue a conocer la ciudad un poco mejor.
Bu biraz da Hıristiyanlıktaki kefaret inancına benzer, yani daha önce yapmış olabileceğiniz kötü şeyleri telafi edebilmek için yaptığınız iyi şeyler gibi.
Esto es un poco como la penitencia Cristiana donde haces algunos actos buenos en la tierra para compensar los actos malos que puede que hayas cometido.
Biz daha iyi bir zamana kadar bunu biraz,
Y pensamos en posponerla, sólo un poquito.
- Ben de düşündüm ki hafif bir öğlen yemeği yiyelim ardından da vücudumu daha iyi tanıyabilmen için yatağımda biraz vakit geçirelim.
y luego pasemos un rato en mi cama para que conozcas mi cuerpo.
Belki biraz daha kahve iyi gelir.
Tal vez necesita algo mas de café.
Hey, hey, bekle biraz, benim daha iyi bir fikrim var.
Wow, wow, espera un segundo... tengo una mejor idea.
Bak, inan bana bu şekilde çok daha iyi olacak çünkü iç içe olduğun bir insanla çalışmak anlarsın işte, biraz gerginlik yaratabilir.
Haciendo esto, probablemente estés mejor porque trabajar con alguien con quien estuviste involucrado, tú sabes puede generar cierta tensión.
Aradığında biraz üzgündü ama ben ondan baskın çıktım ve o da kendisini daha iyi hissetti ve randevuyu iptal etti.
Estaba un poco molesta cuando llamó, pero luego yo hablé con ella y se sintió mejor, así que canceló la cita.
Biraz daha realist olsan iyi olmaz mı? - Biliyor musun?
¿ Quieres simplemente aceptar lo que hago?
Seni biraz hafif başlatsak daha iyi.
Podrías querer comenzar con algo suave.
Bizimle biraz vakit geçirirsen, bizi daha iyi tanıyabilirsin.
Y creo que cuando pases un poco más de tiempo con nosotros, realmente veras todo lo que sucede.
Bu çok daha iyi, ama halen biraz daha agresiflik var.
Es mucho mejor, pero sigues algo tensa.
Daha iyi bir fikir bulabilirim Kontes, eğer biraz beklerseniz...
Podría ser una idea mejor, condesa, creo, si usted esperara...
Biraz daha baksam iyi olur.
Debería seguir viendo.
Biraz akort bilsen daha iyi olurdu.
Estaría bien si supieras más acordes.
İyi bir fiyat için biraz daha bastıralım...
La presionaremos para conseguir un valor razonable.
Hayır biraz daha kalsam iyi olacak
- Tal vez deba esperar.
İşine karışmak istemem ama sosisleri biraz daha çevirsen iyi olur.
No quiero molestarte pero, ¿ podrías cocerlos un poco más?
Takılmayı çok isterdim abi ama biraz uyusam daha iyi olacak sanırım.
Me encantaría estar, pero creo que es mejor si duermo.
Ama biraz çikolatadan sonra daha iyi hissedeceğim.
Pero me sentiré mejor después de tomar mi chocolate.
"Bence baş" Emir eri "nizi biraz... daha iyi tanısanız... fena olmaz".
Creí que deberías conocer mejor a su principal perro faldero.
- Biraz daha iyi.
- Está mejor ahora.
Anlamazsın diye ne demek olduğunu biraz daha açayım. Usta gemici olmadan önce raconu iyi öğrenmelisin.
En caso que no sepas del todo lo que significa, significa que tienes que entender las sogas antes de ser un marinero formal.
"İyi" dedi ama biraz müzikle daha iyi giderdi diye düşünüyor.
Dijo : "Buena", pero cree que iría mejor con un poco de música.
Bence biraz daha sıkı yapsak daha iyi olur.
Traeré mi plancha, alisaremos esto y le haremos un bucle.
Ah, kulağa biraz çılgınca geliyor, ama, um, yunuslar çok sosyal varlıklar, ve seks... ( Kita ) Hey, daha iyi bir fikrim var.
- Bueno, parece una locura,... pero, los delfines son criaturas muy sociables, y el sexo... - Tengo una mejor idea. Porque no bajas al...
- Bir dakika. - İşte başlıyoruz. Davranışlarına biraz daha dikkat edersen çok iyi olur.
Ayudaría si te comportaras.
Biraz daha alsam iyi olacak.
Sí, quiero un poco.
Belki bir şey yapamayız ama eski düşmanlıkların bir gün biteceğine inanabiliriz. Aşiretlerin sınırları yakında bozulacak ve bu da bizim ortak insanlığımızı ortaya çıkartarak dünyayı biraz daha iyi hale getirecek ve Amerika bu yeni barış döneminde yol gösterici olmalıdır.
... que las líneas de las tribus pronto se disolverán que al empequeñecer el mundo nuestra humanidad común se revelará ;
Bence biraz daha yaşıtın biriyle çıksan senin için daha iyi olur.
Creo que estarías mejor... si sales con alguien de tu edad. No salimos.
- Biraz daha renkli olsa daha iyi sanki.
- Necesita un poco de color, ¿ no?
Demek istediğim her yıl cabernet Sauvignon'mı yapmak mı istiyorum? Veya biraz harmanlayarak, şarabı nasıl daha iyi yapabilirim görmek mi istiyorum?
Es decir, ¿ quiero fabricar cabernet Sauvignon cada año, o sólo producir Syrah, o acaso quiero meterles mano y ver si puedo hacer un vino mejor con ellos?
Gidip biraz uyumaya çalış, söz veriyorum yarın her şey daha iyi olacak, tamam mı?
Trata de dormir un poco y te prometo que mañana. Todo va a estar mucho mejor ¿ Está bien?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]