Ben idare ederim traduction Français
191 traduction parallèle
Dinle beni sersem, işleri ben idare ederim.
Ecoute, jeune sotte. Je m'occupe de tout.
Sen bana aldırma. Ben idare ederim.
Ne t'en fais pas pour moi, ça ira.
Bay Kingsby'nin tüm işlerini ben idare ederim.
Je m'occupe de toutes les affaires de M. Kingsby.
- Ben idare ederim. Ben önceden söyleyeyim de.
Ça m'étonnerait, je n'ai pas un radis.
Ben idare ederim.
Je me débrouillerai.
Ben idare ederim.
Je peux m'arranger.
Önemli değil, efendim. Ben idare ederim.
Ça ne fait rien, commandant.
Oscar, ben idare ederim.
Oscar, ça va aller.
Ben idare ederim.
Ça ira...
Teşekkürler fakat ben idare ederim.
Ça ira, j'ai ma canne.
Burayı ben idare ederim.
Je m'occupe du reste.
Sen kendi işine bak, şovu ben idare ederim.
Vous dirigez le boulot, moi... l'opération.
- Zahmet etmeyin. Ben idare ederim.
- inutile, je me débrouillerai.
- Ben idare ederim.
- Je me débrouillerai.
Yok, ben idare ederim. Teşekkürler Polly.
Non ça ira, merci.
Ben idare ederim.
Ça ira.
- Ben idare ederim.
- Je m'en passerai. - Comment?
Bütün yaratım sürecini ben idare ederim.
Je dois être seul maître de ma création.
Ben idare ederim.
Je vais me débrouillé.
- Bos ver. Ben idare ederim.
- Non, ça vaut pas la peine.
Ben idare ederim.
Tout ira bien.
İşi ben idare ederim.
Je m'occupe de tout.
Onu ben idare ederim.
Je l'ai rêvée, je la ferai disparaître.
Uçan, şişko periler değil kaderimi ben idare ederim.
C'est moi qui commande mon destin, pas... des fées grassouillettes et flottantes.
Oh, ben idare ederim. Ne zamana olur?
Oh, je suis assez stable.
Ben idare ederim.
Ça va aller.
Ben idare ederim. - Buzcu geldi hanım!
Voilà le glacier!
Ciddiyim baba, ben idare ederim.
- C'est bon, reste avec maman.
Paramı ona ver. Ben idare ederim.
Donnez-lui le fric que vous m'avez pris, moi, je me débrouillerai.
Ben idare ederim!
Baisse ton arme!
Neden? Şey, parkı ben idare ederim.
Je suis responsable du parc.
Burayı ben idare ederim.
Je monte la garde.
Ben idare ederim çocuklar, tamam mı?
Je m'en occupe.
Hayır, Buffy. Başını belaya sokma. Ben idare ederim.
Non, Buffy, va pas chercher des ennuis.
Ben onları idare ederim.
Je m'occupe d'eux.
Muley idare edebiliyorsa, ben de ederim.
Si Muley... Si Muley arrive à s'en sortir, je dois y arriver aussi.
O ne kadar mutlu olursa bana o kadar az karışır, ben de bölüğü daha iyi idare ederim.
Plus il est content, moins il m'ennuie... et mieux je m'occupe de sa caserne.
Ben idare ederim.
On se débrouillera.
Ben burada idare ederim.
Je resterai assis, c'est ce qu'ils m'ont dit.
Ben teşekkür ederim beni idare ettiğiniz için.
Je vous remercie de leur part.
- Ben de idare ederim.
- Je saurais lire un menu.
Ben idare ederim.
Ça ira, merci.
İdare ederim ben.
Non, ça ira.
Beni dert etmeyin. İdare ederim ben.
Je m'en sortirai.
Ben yerde idare ederim.
Je serai bien par terre.
- Yakalayamayacak Ben onu idare ederim.
- C'est bon. Je m'en occupe.
Ben Bayan Rhoades'u idare ederim.
Je peux m'occuper de Mme Rhoades.
Ben şekerle idare ederim.
Je me contenterai d'un Tic Tac en attendant.
Ben Liebowitzlerde sizi idare ederim.
Reposez-vous. Je vous excuserai chez Liebowitz.
Size telefon ederim. Ben yokluğumda işleri idare edeceğinize eminim.
Je ne pense pas que vous aurez besoin de moi.
Teşekkür ederim, hayatım. Vicenta ve ben can idare ediyoruz.
Merci, Vicenta et moi on se débrouille.
idare ederim 72
ederim 242
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben içerim 23
ben istedim 39
ben ilgilenirim 144
ben isterim 63
ederim 242
ben iyiyim 1860
ben istiyorum 105
ben istemiyorum 126
ben işe gidiyorum 20
ben içerim 23
ben istedim 39
ben ilgilenirim 144
ben isterim 63