English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ A ] / Am i dead

Am i dead tradutor Turco

1,331 parallel translation
- Am I dead?
- Ben ölü müyüm?
Am I alive or am I dead?
Yaşıyor muyum, ölü müyüm?
Just tell me. Am I dead?
Söyle bana ölü müyüm?
- Am I dead or alive?
- Peki. Yaşıyor muyum, ölü müyüm?
- Am I dead, and no one told me?
- Öldüm ve kimse de söylemiyor mu?
Am I dead?
Öldüm mü?
- They will kill him. - I am already dead.
Ben zaten ölüyüm.
Am I not dead?
Ölmedim mi?
Johannes am I dead?
- Johann..
- If you don't help me with this, I am dead.
- Bu kez çok ileri gittin!
You won't be happy if I am dead!
Ölürsem mutlu olmazsın.
Where am I gonna find a patron of the arts in Winnipeg... in the dead of winter, in this depression?
Winnipeg'deki bu kara kışta, bu buhran döneminde sanatıma müşteriyi nereden bulacağım ki?
I am already the wife of another man, and will be faithful to him, whether he be alive or dead.
Başka birisinin karısıyım zaten. Yaşarken olduğu gibi ölüyken de ona sadık kalacağım.
I am dead man.
Ben ölü bir adamim.
I guess I really am your son because I'm dead too.
Sanırım gerçekten de ben senin oğlunum, çünkü ben de ölüyüm.
Those people are my agency's life blood. You start calling them about a dead model and I am out of business. / Scott.
Onlara telefon açıp ölen bir mankenden söz ederseniz batarım.
Here or there, I am dead anyway.
Burada ya da orada, ben zaten öldüm.
Am I really, really dead?
Ben ciddi ciddi öldüm mü?
- I'll have you know I am un-dead.
- Biliyorsun ki ben bir Ölmeyenim.
In case I haven't been clear, I am undead, not dead-dead.
"Eğer tam açık olmadıysam belirteyim : ben bir ölmezim, ölü değilim."
" No longer mourn for me when I am dead
" Öldüğümde benim için artık yas tutmayın,
I may be jammed... possibly dead... but I am not begging.
Kafam karışmış olabilir... ölmüş de olabilirim... ama asla yalvarmam.
No, Mom, I am not dead.
Hayır anne, ölmedim.
I am so dead.
Kesin öldüm.
I'm not dead, am I?
Ölmedim, değil mi?
When I am dead, my dearest, sing no sad songs for me.
Öldüğüm zaman, sevgilim, benim için üzgün şarkılar söyleme.
If you're perusing this letter, then my premonition was right, and I am dead.
Eğer bu mektubu okuyorsanız içimdeki ses doğruyu söylemiş demektir, ve ölmüşümdür.
And if I am dead, is this heaven or hell?
Öldüysem burası cennet mi cehennem mi?
I am dead.
Ben ölüyüm.
If I continue to be enslaved by the Goa'uld I carried, I am as good as dead.
Eğer taşıdığım Goa'uld'un kölesi olmaya devam edeceksem, zaten ölüyüm demektir.
I am dead, as are the others who may reside in this body.
Ben ölüyüm, bu bedende bulunan diğerleri gibi.
Eric, if I'm right about the Lady of the Lake, and I think I am... they might already be dead.
Eric, gölün hanımı hakkında bir şey biliyorsam, ki biliyorum Onlar çoktan öldü.
Let me ask you, who exactly am I working all these dead girls for?
Bu ölü kızlarla ilgili olarak kime çalışıyorum ben?
Anything we could lift from the docks went straight to his store but he's dead, so why am I wasting your time, right?
Limandan çaldığımız her şey onun dükkanına gider ama şimdi öldü, fazla vaktinizi almayayım.
But I am posting a reward... $ 500 out of my own pocket... for knowledge of that dear child, living or dead.
Fakat kendi cebimden 500 $ lık ödül koyuyorum... o çocuk hakkında her hangi bir şey... bilen varsa ve söylerse diye.
Am I... dead?
Ben ölü müyüm?
- What am I now, the walking dead?
- Şimdi neyim, yaşayan ölü mü?
I have walked over dead bodies to get where I am today
Ben cesetlerin üzerinden yürüyerek buraya ulaştım.
What am I supposed to do with a dead fish?
Ölü bir balıkla ne yapacağım?
But there you are "live from The Hague" and here I am working with this sack of dander on a dead-end regional morning show.
ben de burada kedi tüyü içinde, aptal sabah programında çalışıyorum.
I am officially a dead man.
Resmen ölü bir adamım.
Without that chip, I am dead.
O çip olmadan, zaten öleceğim.
The Kharo is dead, Jhinna, but I am alive.
Kharo öldü Jhinna. Ama ben yaşıyorum.
And, sobbing, fall upon my bed I want to know that I am dead
Hıçkırarak yatağıma kapan. Öldüğümü anlarım o zaman.
If I never hear your love or hold your hand again in this life, promise me we will touch when I am dead.
Bir daha aşkını hissedemez yada elini tutamazsam, öldüğümde bana dokunacağına söz ver.
This is where Carl proves that the universe will fall apart if I am not dead by tomorrow.
Burası Carl'ın evrenin çökeceğini ispatladığı yer. Tabi eğer yarına ölmüş olmazsam.
I am dead.
Öldüm.
Even if I am dead I'll return, next year... with my Mommy.
Ölmüş olsam bile annemle gelecek yıl dönerim.
Now I am dead and take my crying mother's heart with me.
Şimdi artık ölüyüm ve şimdi anne yüreğimle toprağa gidiyorum.
I have made enquiries and I know now that you spoke the truth. I beg your pardon. He's dead and I am sorry.
Sizin Tanrınıza inanmıyor değilim, fakat dünyayı bu şekilde olması için yarattığına inanamıyorum.
It's because I am dead!
Bittabi, çünkü ölüyüm!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]