Yine yanlış tradutor Francês
323 parallel translation
Yine yanlış!
Faux!
Bayan Johnson, Virginia yine yanlış tarafta.
Virginia se trompe de côté.
"Hiç" yine yanlış numarayı çevirdi.
"Personne" fait encore erreur!
Yine yanlış bir şey mi söyledim?
J'ai dit une bêtise?
Çünkü yine yanlış bir şeyler yapar ve sizi kızdırırım diye düşündüm.
J'aurais encore fait une bêtise et ça vous aurait fâché.
Görünüşe bakılırsa, yine yanlış yere geldim.
J'ai encore atterri dans le mauvais coin.
Her zamanki gibi, yine yanlış kıyafetleri aldım.
- Je n'ai pas pris les bons habits.
Yine yanlışın var, çünkü o kılıcı yerine ben ulaştıracağım.
Encore faux, parce que je vais faire en sorte que cette épée revienne à l'envoyeur.
- Umarım yine yanlış alarm değildir..
- C'est pas une fausse alerte, j'espère.
yine yanlış.
Ca ne va pas!
- Burası Sheveleva'ların evi. - Yine yanlış geldik.
Au revoir et bonne chance.
Hayır, yine yanlış.
Non, c'est mauvais.
- Bir olamaz mıydı? - Yine yanlış.
- Alors, 1 h, peut-être?
Yine yanlış!
Tu as encore perdu.
Yine yanlış.
- Non. Dernière chance.
- Yine yanlış.
- Encore faux.
- Yine yanlış, Moneypenny. O sensin.
Erreur, Moneypenny.
Yine yanlış sikik göz kapağından mı nefes alıyorsun?
Tu respires encore par la mauvaise paupière, putain?
Yine yanlış zamanda geldin adamım.
T'as encore mal choisi ton moment, vieux.
Yine yanlış bir şey yaptım.
J'ai fait quelque chose de mal?
Yine yanlış.
- Perdu. Sisko à Dax.
- Yine yanlış adamı seçtin.
On dirait que tu t'es trompée de type.
Shanti. Yine yanlış paket mi aldık?
Shanti... avait un colis et vint ici par erreur?
Yine yanlış birşey mi söyledi?
– Désolée. Elle a encore dit une bêtise?
- Savaşta veya barışta, üstlerinizin yanlış hareket ettiğini düşündüğünüzde, onlara yine gazetelere... demeç vererek mi saldırırsınız?
Si quelque chose vous faisait dire que vos supérieurs se trompent, vous précipiteriez-vous vers la presse pour dénoncer leurs comportements?
Ama yine de anlamıyorum, sorularımı yanlış anlamıyorsunuz ya, Parson?
Ça ne vous gêne pas que je pose autant de questions, pasteur?
Yine de yanlış olan bir şey var.
Mais il y a une faille : la poupée!
Yine de bir tane vereyim. Ona yanlış birşey söyleyip senin başına dert açmak istemedim.
Je ne veux pas faire de gaffe devant elle.
Yine de tehdit etmek çok yanlış.
Mais quand même, c'est mal de l'avoir menacé.
Yine yanlış rotadaydık.
Ben... euh...
Sizin gibi kibar bir bey için anlaşılabilir bir şey... - ama yine de yanlış. - Hayır.
Insouciance compréhensible... néanmoins regrettable
Yine de kusura bakma eğer sözlerim yanlış yönlendirdiyse ama anlayacağın sen burada kalacaksın.
Je suis désolé de t'avoir induit en erreur... mais en fait... tu vas rester ici.
Ama kıçının üstünde, çamurda olsan, biraz yanlış yöne de gitsen yine de bir hahamsın!
Mais même sur le cul, même dans la boue, même en partant dans le mauvais sens, tu restes un rabbin!
Yine de, yanlış bir şeyler olduğunu biliyorum.
Je le crois, et le laisse entrer... tout en sachant qu'il y a quelque chose de louche.
- Yine beni yanlış anlıyorsun.
- Vous m'avez mal compris.
Yine mi yanlış anlaşılma?
Encore des malentendus?
Yine mi yanlış?
Encore faux?
Yanlış yönde olmasına rağmen yine de bir tutku.
Même imprécise, ça reste une passion
Yine de yanlış giden bir şey olduğu hissine kapılıyorsun.
... et pourtant il y a quelque chose qui cloche.
Yanlış bilgi sağlayan Federasyon casus ağının yine iş başında olduğunu görüyorum.
Je vois que les espions de la Fédération ont encore fourni de fausses informations.
Ama yine de yanlış geliyordu.
C'était mal quand même.
Yine kimse ile buluşmayacak ve yanlış bir şey yapmayacak.
Il va voir personne et va rien faire.
Yine kafasında o yanlış sesler beynini emip geri tüküren sesler belirmişti.
C'était la même voix dans sa tête. La mauvaise voix... celle qui lui suçait le cerveau et le crachait sur le pavé.
Yine ne yanlış yaptık ki askerler peşimizden geliyor.?
Attrapez!
Yine mi yanlış?
Encore faux!
- Yine, yanlış.
- Encore faux.
Yanlış bir şey söylersem beni yine öldürebilir.
Si je me trompe, elle me tuera
Bence yine de yanlış.
Tu as mal agi quand même.
Ne kadar dibe batarsanız batın... yine de bir doğru ve bir yanlış vardır. Ve hep bir seçim yapmak gerekir.
Quelque soit le temps depuis lequel tu t'enfonces... il y a toujours le bien et le mal... et tu finis toujours par choisir.
Yanlış bir şey yapsa bile, yine de baban.
Même s'il fait des trucs moches, c'est ton père.
Yanlış ve yine yanlış, züppe.
Erreur.
yanlış 511
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
yanlış anladın 80
yanlış numara 72
yanlış anlama 85
yanlış yaptım 18
yanlış oda 23
yanlış yapıyorsun 36
yanlış anlamışsın 22
yanlıştı 16
yanlışlıkla oldu 20
yanlış anladın 80
yanlış numara 72
yanlış anlama 85
yanlış yaptım 18
yanlış oda 23
yanlış yapıyorsun 36
yanlış anlamışsın 22
yanlış düşünüyorsun 23
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69
yanlış mıyım 46
yanlış bir şey yok 16
yanlış anladınız 51
yanlış bir şey mi söyledim 70
yanlış anlamayın 50
yanlış olan nedir 21
yanlış adam 16
yanlış cevap 43
yanlış olan ne 69
yanlış mıyım 46
yanlış bir şey yok 16
yanlış anladınız 51
yanlış bir şey mi söyledim 70
yanlış anlamayın 50
yanlış olan nedir 21
yanlış adam 16