English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ Y ] / Yukarıdan

Yukarıdan tradutor Francês

1,508 parallel translation
Yukarıdan emir geldi. : General Yang'ı beklemeyin.
Il y a un ordre de ci-dessus : "n'attend pas le Général Yang."
Suç mahalline her zaman yukarıdan bakın, beyler.
toujours regarder la scène du crime dans son ensemble, messieurs.
Yukarıdan bize bildirilen kurallar listesi falan yok.
Je sais. Ce n'est pas comme si on avait des règlements au-dessus de la tête.
- Fazla yukarıdan bakmıyor musun?
Le piédestal est un peu haut, vous ne croyez pas?
Öyleyse yukarıdan başlayacağız.
Donc on va commencer là-haut.
Evet. Yara yukarıdan aşağıya açılmış.
Oui, la blessure est orientée vers le bas.
Yukarıdan gelmiş.
C'est venu du haut.
Bu yukarıdan düşmüş.
Elle venait d'en haut.
Park etrafında çatı aramaları başlatın, yukarıdan yapılacak bütün uçuşları kısıtlayın, hava idaresinden yardım isteyin eyin.
Interdisez les survols. L'Aviation vous aidera.
Bryan ı çok fazla özlüyoruz, ama onun ruhu burada, yukarıdan bize bakıyor ve düzgün bir kutlama yapmaya çalışan bazı ahmaklara gülüyor. Evet..
Bryan a disparu mais il est présent, regardant et riant comme les fous qui essaient de porter un toast approprié.
Bana yukarıdan bakıyorlar.
Ils me prennent de haut.
Tamam, bak. Bende bol para ile büyüdüm ve sana yukarıdan bakmıyorum.
J'ai grandi avec de l'argent, mais je ne te rabaisse pas.
Sana bu emrin yukarıdan geldiğini söyleyeme çalışıyorum.
Ce que j'essaie de te dire, c'est que ça vient d'en haut.
Oldukça yukarıdan.
De tout en haut.
- Aslında onu yukarıdan aşağı yaptılar. - Hakikaten mi?
Ils ont construit le toit d'abord!
- Yukarıdan talimat geldi.
Ma hiérarchie est passée par là.
Sen yukarıdan bir kadeh al ya da şişeden iç.
Monte chercher un verre ou bois à la bouteille.
Margos bizim uyuşturucu baskınını yukarıdan izliyordu.
Margos nous a vus lors de la saisie de drogue.
Dorothy hepinizi severdi. Biz uyurken yukarıdan bizi seyredeceğini biliyorum.
Dorothy aimait chacun d'entre-vous et je sais qu'elle veillera sur nous pendant notre sommeil,
Bence gizli askeri operasyonların yukarıdan gözlenmesi gerekir.
Les opérations militaires secrètes doivent être supervisées.
Sadece bir ay daha yetecek kadar erzak var. Yukarıdan aşağıya erzak getirmenin güvenli bir yolunu buluruz.
Nous n'avons de la nourriture que pour 1 mois, donc d'ici là on devra trouver une solution pour être ravitaillés de la surface.
Yukarıdan aşağıya, büyülü, boşluk.
En haut, en bas, ensorcelé, vide.
Yukarıdan aşağıya 8, "praclarush" yazmışsın.
A vous de le dire. 8 vertical vous avez mis Proclerush.
Yukarıdan aşağı 7'de "kutsal vücut" yazıyor.
L'indice pour 7 vertical est corps céleste.
Yukarıdan geçebiliriz.
On peut le survoler.
Yukarıdan direk aşağıya mı? Yukarıdan direk aşağıya.
Monter et descendre?
Dönen LCD ekranı yukarıdan veya zemin hizasında makro çekim yaparken çok işe yarıyor.
Le pivotement LCD est épatant pour les plans en plongée ou en macro, au sol.
Yukarıdan gelen emirlere göre, daha az cinayet olmalı daha fazla değil.
- Là-haut, ils veulent moins de meurtres, pas davantage. C'est le comté d'Anne Arundel.
Kendini geliştirdi. Şehirli kıyafetleri, şehirli arabası. Bizim gibi zencilere yukarıdan bakıyor artık.
Elle a changé de fringues, de caisse, elle se la joue hautaine avec les blacks de la ville comme nous.
Beyler, yukarıdan gelen emirlere göre yaşanan suçlar bütün bölgeler bazında bu yılın sonunda ortalama yüzde 5 düşecek.
Je tiens de mes supérieurs que le taux de criminalité, district par district, doit baisser de cinq pour cent d'ici la fin de l'année.
Yukarıdan iyi görünüyor.
C'est super là-haut.
Yukarıdan
- Dans le nord.
- Yukarıdan başlayıp gölün yarısına kadar uzanıyor.
Ça va d'ici jusque là-bas, à la moitié du lac.
Yukarıdan düştü.
Il a été balancé de lâ-haut.
Yukarıdan gelecek bir yardım aramıyorum.
Je ne m'adresse pas à Dieu.
- Ben yukarıdan alırım.
- Je vais le prendre d'en haut.
Ama bir daha bakınca yukarıdan aşağıya doğru lastik izleri gördüm.
Mais prenez un second regard. j'ai vu les traces de pneus menant bas de la colline.
- Eğer onlara bu kadar yukarıdan bakarsan tabii.
- Si vous les regardez de là-haut.
- En aşağıdan yukarı herkese.
- Tout le monde jusqu'en bas de l'échelle...
O odada ilk defa... Al'dan başka birisinin "hergele" diye... bağırdığını duyuyorum Dan. Ama Al o tırabzandan sarkıp... sana işaret edip bıçağınla yukarı çıkmanı istemedi.
C'est la première fois que j'entends crier "enculé" de cette pièce, Dan, ne sortant pas de la bouche d'Al et ne le faisant pas accourir vers la balustrade pour te dire de monter avec ton putain de couteau.
Bullock'a gelince, dükkanının üst katında yatıyor. Yukarı tırmanıp onu bıçaklaman için... duvara merdiven dayarım Dan.
Quant à Bullock, il dort au second étage de son magasin, je placerai une échelle sur le mur, pendant que tu monteras le poignarder.
Ta Hoboken'dan bir otobüse bindim. Bir milyar basamak falan çıktım yukarı.
J'ai pris un bus depuis Hoboken, j'ai grimpé quelque chose comme un milliard de marches.
Kumarbazlar masada para kaybedince Macaristan'dan Hilda ile yukarı çıkıyorlar.
Il fait venir des filles de l'Est pour l'hôtel. Les parieurs perdent aux jeux et vont voir Hilda la hongroise.
Daha yukarıdan!
Là-haut.
Aşağıdan yukarıya doğru beni biraz süzdüler Ve birbirlerine döndüler.
# Il m'a regardé de bas en haut
Hayır, hayır, hayır.... Yukarıdan değilmiş.
Ca ne venait pas de là-haut.
Curtin'in karısının Foley'nin evini aramaları aşağı yukarı Foley'nin Afganistan'dan dönmesinden sonra kesilmiş.
Les appels de Mme Curtin chez Foley ont arrêté quand Foley est rentré d'Afghanistan.
Yukarıdan aşağı 8 ne?
C'était quoi?
Seni yukarıdan zar zor görüyorum.
Dis donc, j'ai du mal à te voir tellement que je suis grand.
"İlk Otomaton'dan geri dönerken ağaçların arasında..." "... tepenin en yukarısında, " Barok bir yapay bahçe kalıntılarına benzeyen yıkıntılar gördüm.
En quittant le premier automate, je vis à travers les arbres très haut sur la colline les ruines d'une grotte baroque
Bu da parçayı bayağı farklılaştırdı, sözler ve melodi aşağı yukarı... direkt House of the Rişing Sun'dan... alınmış olmasına karşın.
Ça a vraiment changé la chanson mais le texte est resté le même que "House of the Rising Sun", et la mélodie aussi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]