Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ B ] / Ben annen

Ben annen перевод на английский

1,700 параллельный перевод
Ama ben annen değilim.
Well, I'm not your mom.
Gabrielle, ben annen.
Gabrielle. it's Mom.
Ama ben annen gibi yapmayacağım.
Well, I'm not gonna be like your mother.
Hey ben annen.
Hey, it's Mom.
- Ben annen.
- This is mom.
Ben, Ben annen için üzüldüm.
I'm- - I'm sorry a-about your mother.
Ben annen.
It's Mom.
Vivian, ben annen.
Vivian, this is Mom.
Rebecca, ben annen için değersiz bir erkek arkadaştım.
Rebecca, i was a... a crappy boyfriend to your mother,
Günaydın, ben annen.
Morning, it's Momma.
Merhaba bebeğim, ben annen.
Hey, baby, it's me.
- Harika! Ben Riki'nin dükkânında tezgahtarlık yaparım annen vitrini falan düzenler, böylece hep beraber sen, ben, Riki, Riki'nin dedesi...
I'll be a salesman in Riki's shop, your mom can dress the window, then all of us together, you, me, Riki, Riki's grandfather...
Ben senin annen değilim!
I am not your mother.
Bence annen ve ben önce arkadaş olmayı denemeliyiz, Sam.
I THINK YOUR MOM AND I NEED TO WORK ON BECOMING FRIENDS FIRST, SAM.
Senin annen ben değilmiydim?
I'm your mama, right?
Ah, annen ve ben hayatımızın bundan sonraki kısmı hakkında konuşuyorduk.
Uh, your mother and I have been... talking about the next chapter in our lives.
Sen, annen ve ben deniz kenarına tatile gideceğiz...
You, mom and me we hit the road to seaside...
Sana söz, annen ve ben sana haber vereceğiz, tabii cezayı belirlediğimizde.
I promise you, your mom and I will let you know what it is when we figure out what it is.
Annen endişelendi, doktorlar endişelendi, ama ben endişelenmedim,... çünkü ben senin hasta olmadığını biliyordum... sen acı hissetmiyordun, sadece çok cesurdun.
And your mom was worried and the doctors were worried, but not me because I knew you weren't sick, you weren't hurt, you were just brave.
Biliyorsun, ben, sen, Jake, Charlie, annem, senin annen.
You know, me, you, Jake, Charlie, my mom, your mom.
Annen ve ben bu konusmanin ne zaman olacagini merak ediyorduk.
Your mother and I were wondering when we were going to have this conversation.
Haklısın, ben de senin annen gibi hissediyorum.
It's all right, I felt I was your mother, too
Sanki, bir zaman tünelindeymişim gibi, annen, ben, yeni bir bebek ve bu ev.
Like I landed in a time warp. Your mother, me, a new baby, this house.
Annen ve ben birkaç kişiyle konuştuk.
Mother and I talked to some people.
Ben senin annen miyim?
Am I your mother?
sen, ben, Maddie, annen.
You, me, Maddie, your mother.
Annen ve ben...
We hadn't heard from you.
Tami ve ufak Buddy Jr. Annen ve ben...
Tami and little Buddy Junior and your mom and I...
Annen kiş yapmak istedi, ama ben kişten nefret ederim.
Well, your mother wanted quiche. I hate quiche.
Ben senin annen değilim. Kimsenin bakıcılığını da yapmıyorum. Ama şöyle diyelim, çok kötü görünüyorsun.
Now, I'm not your momma, and I ain't one to wipe other's noses, but let's just say you've looked better.
Annen ve ben Viking filmini yaptığımızda.
When your mom and I made the viking epic.
Annen ölmeden önce ben... Bu nasıl söylenir bilmiyorum.
Before your mother died, I I ´ m not sure how to say this.
Beyaz kumsal, tertemiz mavi sular annen bana, onun için bir tek ben varmışım gibi bakıyordu.
White sand, clear blue water, your mother looking up at me like I was the one.
Sen, annen ve ben oturacağız ve bunun hakkında konuşacağız, en kısa sürede bu sorunu çözeceğiz.
You, your mother and I are gonna sit down and have a talk about that as soon as she and I sort this whole thing out.
Phoebe, annen, baban ve ben biraz yalnız konuşalım izin verirsen.
Phoebe, perhaps you'd let Mommy and Daddy and I talk alone for a little bit.
Yürümeye başladığın zamandan beri annen ve ben, senin özel olduğunu anlamıştık.
"i am so disappointed in you" silence. Since the time you could walk,
Bebeğim ben ağlarken sen gülüyorsun... annen hep yanında olacak.
Laugh baby why are you crying.. .. mama is going to be by your side.
Ben de annen gibi davrandığım için üzgünüm.
Well, I'm sorry I been acting like I'm your mother.
Annen ve ben biraz gerginiz çünkü endişeleniyoruz.
Mom and I are a bit nervous, because we're worried.
Annen ve ben doğum gününde sana bir köpek almayı düşünüyoruz, ama söz vermiyoruz.
Your mom and I are discussing a dog for your birthday, but no promises.
Annen ve ben doğum gününde sana bir köpek almayı düşünüyoruz.
Well, your mom and I are discussing getting a dog for your birthday.
Babamın aramasına iki dakika var ve ben ona annen burada olacak dedim.
We've only got two minutes until my dad calls, and I promised him your mom would be here.
Annen ve ben sizin için dünyanın sonuna kadar gideriz.
Your mom and I would search to the ends of the Earth for you five.
Ben, benim annen.
Ben, your mother.
Annen ve ben düşündük, ve bir süreliğine Trudy Teyze'nle kalmanın daha uygun olacağına karar verdik.
So your mother and I have decided that you should go and stay with your Aunt Trudy for a while.
Annen herkesle çıkardı, ama ben sadece futbol takımının kaptanıyla.
Your mom dated everyone, but I just dated the quarterback.
Sammy, annen ve ben gayet iyiyiz.
Sammy, your mother and i are just fine.
Evet, "ben." Hayır, "ben, annen."
Yeah, "me." No, "mom." "Me, mom."
Bu akşam sen ben ve annen, üçümüz, yemek yemeğe ne dersin?
How about a dinner with your mom and I, the 3 of us?
Biliyorsun, annen ve ben, burada bir araya geldik, ahbap.
You know, your mom and I used to fit two of us in there, buddy.
Sürekli senin kız arkadaşın, karın annen olmaya çalışmakla o kadar meşguldüm ki ben asla kendime Kate olmaya izin vermedim.
You know, I've been so busy trying to be... always your girlfriend, your wife, the mother, and... I've never...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]